On Dört Şubat Döngüsü [ODŞD] BXB

~74~ Eşcinsellere Saygı

Finaal ama ikinci kitabın ilk bölümünü geciktirmemeye çalışacağım güzellerim, rahat olun🍭

Önceki bölüme dikkatt❤️

Neffex off❤️

Güz

Korna sesiyle gülümsedim. Apartmandan benimle çıkan birkaç çift arabaya ters bakışlar atarken yürümeye devam ettim.

Çocuklar sokakta top oynuyordu. "Güz abi! Benim takımıma gel de güçleneyim!"dedi çocuklardan birisi. Severdim onu, bazen futbol oynardım ve onun takımında olduğumda dünyalar onun olurdu.

"Şu an işim var, başka zaman söz sendeyim,"dedim saçlarını karıştırıp.

"Ya...Senin çok işin var, hiç yorulmuyor musun?"

Çekirdek çitleyen annesi köşeden melül bir bakış attı. "Bir kız omuzlarını ovuyordur da yorgunluğunu alıyordur değil mi?"

Gülümsedim. "İyice kızların peşinde sandın beni."

"Ee yakışıklı çocuksun, yok mu birileri?"

Karşı daire komşum lafa atladı. "Vardır da bu söylemiyordur kız."

"İyi günler, ben kaçayım artık,"dedim gülerek. Onların ahiret sorguları başlamıştı.

"Şu yakışıklı da arkadaşın mı? Hiç görmemiştim, benim kızın tipi vallahi. Okuyor mu?"

"Okumuyor, ayyaşın teki zaten."

"Aa! Öyleleriyle takılmasan ya çocuğum! Aman aman!"

Arabaya bindim. "Sür, sür akşama kadar burada kalırız sonra."

Yalgın gülümsedi. "Tamam balım sen iste."

Sokaktan çıktığımızda başımı cama yaslayarak ona döndüm. "Ne düşünüyorsun?"

"Hiç."

"Hiç mi?"deyip gülümsedim.

"Belim ağrıyor ya iki gündür,"dedi yandan bana bakarak. Sırıttım.

"Senin suçun, üzerimde öyle durursan belin ağrır demiştim."

"Hemen ya hemen bana bok at. Yok ilaç alayım mı diye sorma, öpme, sevme ve sırıt öyle."

"Ne bu? Klasik Wattpad pasiflerinin tripleri mi?"dedim sırıtmayı kesmeden.

Kendisi de gülmeye başladı.

"Ben seni rahatlatmasını biliyorum."

"Şimdi öyle değil."

Kırmızı ışıkta durdu. Bekledik, bekledik... "Ne trafik var sikeceğim kendimi şimdi, on dildo soksam yine bitmez bu."

Dizini okşadım. "Bitecek."

Yan tarafımızdaki arabada adam sanki biz ilerlemiyormuşuz gibi durmadan bize korna çalıyordu. Galiba bizi tanıyordu çünkü beni abartılı hareketlerle gösterip yanındaki oğluna sormuştu.

Yalgın bana yandan kısa bir bakış attı.

Eğilip fermuarını indirdiğimde güldü. Burnumu sürttüm, direksiyona ritim tutmaya başladı. Gülüp dilimi bastırdığım an başımı daha da yaklaştırdı.

"Biz manyağız,"dedi gülmeye devam ederek.

Dilimle daireler çizdim, biraz da okşadım. Öyleydik ve bunu seviyordum. Çok fazla seviyordum. Aletini kavrayıp ağzıma aldım, parmakları saçlarım arasına girdi. Tüm vücudum hazla ürperirken tamamını aldım ve her bir noktasını emdim.