~14~ Teklif

5.6K 495 157
                                    

Güz

Başımı hızla iki yana sallayarak elimi kapının tokmağına atmam bir oldu.

Kahretsin, kahretsin! 

"Sakın bana öyle bakma Duru. Bile bile beni buraya getirttin, çalışmamız bile yokmuş!"

Kan beynime sıçramıştı. İlkokulu tekrarlamıyordum!

"Canım... Önce dinle,"dediğinde gözümü kırpmadan Yalgın'a bakmaya devam ettim. Bana tuzak kurmadığı kalan Duru'yu da kendine benzetmişti! Şerefsiz, her yerden fırlıyordu.

Yalgın kıvırcık saçlarına daldırdığı eliyle onları karıştırdı. Keskin mavileri yüzümde bir tur attı.

"Çocukluk yapma,"dedi Duru.

"Onunla çalışmak istemiyor olmam mı çocukluk yoksa senin buna inanıp çalışmak için çağırman mı?"dedim alayla.

Bacağının üstüne attığı bacağını indirdi. "İyi bir teklif var."

"İyi teklif Yalgın'la çalışmam mı?"diye soludum.

Yalgın elini saçlarından çekti. "Buna inanman da çocukluk değil mi?"dedi gülerek.

"Siktir git."

"Bir kadının önünde küfür etmek istemiyorum,"dedi sinir bozucu gülümsemesini yüzünden silmezken. Açık renk kotu ayak bileklerini tamamen örtmüyordu, bacaklarını koltuğa uzatarak yatar pozisyona geçti.

"Gösterişçi budala. "

"Keyfin bilir, paraları ben götürürken velet sevgilinle göt kadar yatakta sikişirsiniz."

"En az küfürlü versiyonu bu kalmış,"dedim Duru'ya dönerek. Duru yarım ağız güldü.

"İyi para ama Güz. Doğru söylüyor."

"Yalgın'ın yapabileceği şaşırtıcı bir şey daha, ha?"

Yalgın dik dik yüzüme baktı.

"Yine de... Teşekkürler Duru. İstemiyorum."

"Sevgilisi izin vermiyormuş Duru, Güz'ü tekrar baştan çıkarmamdan korkuyormuş,"dedi Yalgın vah vahlayarak.

"Kimse benim hayatıma müdahale edemez, çocuksu şakalarını kendine sakla."

"Hah,"dedi. "Doğru olan bu değil mi? Oyuncağını vermemek için direnen çocuklar gibi bakıyor yüzüne."

"Yalgın, canım... Tamam."

"Boş ver Duru. Yalgın arkasından devam ettiğimi görünce kıskanmış, biraz büyüsene,"diye sızlandım.

"Off benden sonra o herife vermek üzmüyor mu seni?"

Bir anda yakasını tuttuğumda gülmeye başladı. "Ne oldu? Pozisyonları karıştırmadım zannediyorum."

"Siktir git am kafalı!" Mavi tişörtünün yakasını sıkarken yeşillerime gevşek bir ifadeyle bakmaktan başka yapabildiği bir şey yoktu. "Her şeyi tip sanan bir ezikten ibaretsin sen. Keşke sadece tip yerine bir şeyler daha kazansaydın."

"Eyvallah,"dedi gülümseyerek.

Yakasını sinirle bıraktım.

"Ve Duru, üzülmüş gibi bana bakma. Beni buraya getirten sensin.  Geçmişi durmadan kurcalayan sensin."

"Güz bak-"

"Rahat bırak beni. Bir daha seninle çalışmayacağım."

"Güz-"

"Benim yüzümden kendini harcama,"dedi Yalgın. "Duru'yla bir bütünsün."

"Kes sesini, seni ilgilendirmez!"derken nevrim dönmüştü. Gitarımı yerden alıp soğuk bakışlarla ikisine baktım. Duru hafiften kızarmıştı, önüne bakıyordu.

"Güz bekle!"

Parmak göstererek kendimi dışarı attım.

Ben Güz'ü anlıyorum çünkü ben yazdım falan hhdhs neyse şaka bir yana Güz, Duru'ya Yalgın ile görüşmeyeceğini kesin bir şekilde belirtmişti, çalışma vs. Duru Yalgın'ın da öğretmeni. Ona göre ayarlamak istemişti falan filan. Duru bunu bile bile karşısına çıkardı ve Güz aniden kızmakta haklı bencee.

On Dört Şubat Döngüsü [ODŞD] BXBWhere stories live. Discover now