ayak burkulması

13K 926 513
                                    

İyi okumalar. 💎

"Canın çok acıyor mu?" diyip sargı bezini bağladı jungkook, dediğine göz devirip alayla gülümsedim. Canım acısa ne yapacak acaba? "Sanane?" diyip başımı yana eğdim. "Bir kez düzgün cevap verir misin?" diyip aşağıdan bana baktığında göz devirip dudaklarımı ıslattım. "Acıyor." diye kısaca cevap verdim.

"Peki o zaman, al bunu." diyip cebinden çikolata çıkartıp bana uzattığında alayla gülümsedim. Bu çocuk ciddimi yoksa benimle dalga mı çekiyor? "Yine mi?" diyip bıkkınlıkla nefes verip ağlamaya hazırlandım artık.

"Evet, eve gidince verecektim ama, burada buldum seni." dediğinde kaşlarımı çattım. "Sapık falan mısın sen jungkook?" dediğimde ayağı kalkıp gülerek bana baktı. "Hayır, sadece çok anlayışlı bir komşuyum." dediğinde kahkaha attım. "Sen mi? Ay hiç güleceğim yoktu." diyip yalandan gülüp göz devirdim.

"Hadi, gelsene kahven soğudu kookie." diyip sinirle nefes verdi bong cha, bu kıza ne oluyor böyle? Kazmayı alıp ağzına ağzına vurmak istiyordum. Jungkook bana son kez gülümseyip yerine geçmişti.

"İyimisin haneul?" diyip baştan kafasını uzatarak bana bakmaya çalışan taehyung'a gülüp kafamı salladım. "Çok iyiyim." diyip gülümseyip ardında suratımı asıp göz devirdim. "Taş gibi taş." diyip sırtıma vurmaya başladı daniel. "Dur öküz dur. Böbreğim ağzımdan çıkacak şimdi. Jungkook bitti sen mi başladın." diyip kaşlarımı çatıp daniel'in saçını çekip ağzına vurdum.

"Ayıp oluyor ama." diyip kaşlarını havalandırdı jungkook. "Sürekli atışıyorsunuz, birazda sevişin be." diyip isyan etti jimin. "Acaba ölümüne imza attığından haberin var mı jimin-ah?" diyip kaşlarımı havalandırarak jimine baktığımda suratı ciddileşmişti. "Şey, ben bir birinizi sevin dedim ya. Hani kavga bitsin, gibisinden." diyip konuyu toparlamaya çalışınca göz devirdim, jungkook ise mal mal gülüyordu.

"Sanane, karışma sen." diyip suratımı astım. "Tamam, o zaman başka bir şey konuşalım. Aa kamp'a gidelim mi?!" diye bir fikir ortaya attı ıseul, suratımı ekşitip başımı iki yana sallayıp göz devirdim. Şimdi kapm ne alaka, ve bu kızın aklına ne garip şeyler geliyor böyle.

"Mükemmel fikir!" diye lafa atıldı taehyung. "Bence de mükemmel, hem değişiklik olur." diyip taehyung'a katıldı daniel'de. Şimdi jimin de atlar ola- "evet! Ne zaman gidiyoruz." işte, atladı bile. "Benden uzak olun da ne zaman giderseniz gidin." diyip kahvemde bir yudum aldım.

"Sensiz olmaz." diyince suratımı buluşturdum. "Kanal 7'yi çok izliyorsun sanırım ıseul." diyip güldüm. "Ya salak. İtiraz istemiyorum." diyince umursamazca başımı sallayıp elimi havaya 'çok beklersin' dermişcesine sallayınca elime vurmuştu.

"Peki, ne zaman gidiyoruz?" diye lafa atıldı jungkook. "Hele bu geliyorsa hiç bir güç beni o kamp'a götüremez." diyip omuz silktim. "Görürüz." diyip iddalı iddalı konuştu taehyung. "Görürüz canım." diyip tek kaşımı kaldırıp gülümsedim.

"Bu arada, bugün jungkook bizim fakültedeydi. Yani bizim bölümde mi?" diyip içimden dualar etmeye başladım, umarım bizim bölümde değildir. "Hayır,yan fakülteden." diyip ayak ayak üstüne atıp kahvesinden bir yudum aldı taehyung. Derin bir nefes verip gülümsedim. "Ne gülüyorsun öyle?" diyip tek kaşını kaşdırdı daniel.

"Ben size demedim mi kesin aşık oldu." diyip gülerek bir bana bir jungkook'a baktı jimin. Uzanıp kolunu çimdiklediğimde kaşlarını çatıp kolunu ovalamaya başladı. "Acıdı!" diyip dudak büzdüğünde dil çıkardım. "Hak ettin." diyip omuz silktim. "Peki, bizim yan fakülte, ne fakültesi?" dediğimde jungkook cevap vermişti.

"Tıp." dediğinde kaşlarımı havalandırdım. "Nasıl ya? E hani senin işin müzik editörlüğüydü?" diyip başımı yana eğip tek kaşımı kaldırdım. "Sana hesap verecek değil." diyip ukalaca gülümsedi jungkook'un yanındaki kız. Önündeki kahve bardağını elimle itip kızın üzerine düşmesini sağladım. İyi bike dayandım.

"Ya! Ne yapıyorsun manyak?!" diye cırlayıp ayağı kalkıp çantasını alıp hemen cafe'den çıkmıştı. Aa daha karpuz kesecektik? "Müzik işim hobi, okuduğum bölüm tıp." diyip omuz siklti. "Ne yapayım, evde adam mı ameliyat edeyim?" diyince göz devirdim. "Tıp okuyorsun ama böyle saçma espiriler yapıyorsun? Ne ironi ama." diyip tek kaşımı kaldırdım.

"Sadece soğuk bir espiri." diyip gülümsediğinde göz devirdim. "Bu akılla tıp bölümünü nasıl kazandın merak ediyorum." diyip kahvemden bir yudum aldım. "Sende bu sinirle nasıl bu yaşa kadar yaşadın ben anlamıyorum." dediğinde düz bir şekilde jungkook'a bakmaya başladım. "Kızın üstüne kahve döktün manyak." diyip kaşlarını havalandırdı taehyung. Sanki yeni idrak etmiş gibi.

"Daha yeni mi jeton düştü, kız gideli 5 dakika oldu salak." diyip güldüm, keyfim az da olsa yerine gelmişti. "Yine bana kızacaksın ama yaptığın hoş değildi." diyip kafasını iki yana salladı jungkook.

"Onun konuşma şeklide hoş değildi." diyip omuz silktim, oh olsun. Bu daha hiç bir şey ona şükretmeli.

~~

"İnat etme işte seni bırakayım, zaten ayağın iyi değil." diyip önüme geçmişti jungkook göz devirip ellerimi belime koydum. "Sadece başımdan git." diyip yoluma devam edecekken elini belime sarıp kolumu omzuna atmıştı.

"Zaten aynı yere gidiyoruz. Beraber gitsek bir şey olmaz." diyip yürümeye başlayınca kaşlarımı çatıp göz devirdim. "Çok ters bir kızsın." diyip sırıtarak suratıma baktığında göz devirdim tekrar. "Ama bu seni oldukça çekici yapıyor." dediğinde kaşlarım havalanmıştı. Ne dedi o? Çekici mi dedi yoksa ben mi yanlış duydum.

"Sen kesinlikle sapıksın." diyip derin bir nefes verip göz devirdim. "Yavaş, canım acıyor!" diye bağırıp dudak büzdüm. Ben sakat bir insandım, yavaş yavaş ilerlemem lazım. "Peki, geldik sayılır zaten." diyip gülümsedi.

Tam apartmana girecekken maşhur teyze apartmandan dışarı çıkmıştı. "Ooo, kolay gelsin jungkook evladım." diyip güldüğünde göz devirdim, o kadar ağır değilim. Ayrıca bende yürüyebiliyordum. Salağa yatma, o anlamda demediğini biliyorsun haneul. İyide bu teyzenin evde oturup torunlarına patik örmesi lazım. Gelmiş azgın azgın hitaplarda bulunuyor ya.

Jungkook teyzeye gülümseyip yoluna devam etmişti, ayağım çok acıyordu. Tek gelsem nasıl olurdu, düşünemiyorum bile. Yalan yok baya yardımcı olmuştu, tanrı aşkına! Zaten onun yüzünden oldu.

Asansöre binip katımızı tıkladığında kolumu omzundan çekmeye çalıştım ama izin vermemişti. "Daha gelmedik." diyip belimdeki elini sıkılaştırdığında göz devirdim.

Kata geldiğimizde inip kapıma geldik, çantadan anahtarı çıkartıp kapıyı açtım. İçeri girince beni koltuğa bırakıp gülümsemişti. "Eğer yardıma ihtiyacın olursa mesaj atman yeterli." diyip tekrar gülümseyip evden çıkmıştı. Tanrım! Kayafayı yesem ne olur acaba?

~~

Oy ve yorum atmayı ihmal etmeyin aşklarım. ♡ sizi seviyorum, kendinize cici bakın! ♡

apartment 55 ° jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin