apartment 55 ° jjk

kadınlar güldür ma çiçektir

İyi okumalar. 💕

"Ya jimin! Ver şunu bana." elimdeki cipsi benden kaçırıp hızla ağzına tıkan jimine karşı sinirle bağırmıştım.

Bir yandan koşuyorduk, bir yandan da kavga ediyorduk.

"Sevişirseniz veririm." dediğinde etraftaki insanlar bize bakmaya başlamıştı.

"Ya salak! İnsanlar bakıyor dur çabuk." diye bağırdığım da gülüp koşmaya devam etmişti, öyle de bir koşuyordu ki. Yetişmem imkansızdı, rasmen beni oynatıyordu.

En sonunda durup derin nefesler almaya başladım, çok yorulmuştum.

"Ya jungkook, şuna bir şey der misin?" dediğimde gülmüştü.

"Sevgilim, o cipsin standını satın alabilirim senin için. Neden yoruyorsun güzel canını?" diyip yanıma geldi, yanağıma minik ve sulu bir öpücük kondurup geri çekildi.

Samimiyeti ve söyledikleri gülümsememe sebep olmuştu.

"Cips standını istemiyorum, şu salağa bir tane yapıştırsan yeter." diyip kaşlarımı çatıp jimine bakmaya başladım.

Karşımda durmuş utanmadan en sevdiğim karidesli cipsimi yiyordu.

Hadi ama abartmıyorum, sadece 1 paket vardı ve onu da ben almıştım. Ve o benim en sevdiğim cipsimdi!

Uğruna savaşmak bir gururdur benim için.

"Bok ye!" diyip dudaklarımı büzdüm.

"Sen cipse müptelasın, ben ise sana." yanımdan gelen mırıltılarla bana hayranlıkla bakan sevgilime çevirdim başımı, utanmıştım.

Aynı zamanda da içimden fangirl çığlıkları atıyordum. Bu derece sevilmek.. Muhteşemdi.

"Nasıl böyle güzel sevebilirsin?" diyiverdim birden gözlerine bakarken. Kendimi kaybediyordum gözlerinde, razıydım kaybolmaya. Eğer böyle kaybolacaksam.. Razıydım.

Yanımdan gelen flaş sesiyle gözlerinin büyüsünden ayrılıp yerinde sevinçle zıp zıp zıplayan jimine çevirdim başımı.

"Tanrım! En mi en best çiftim. Ne güzel bakışıyordunuz öyle! Bu fotografı yatak odama asacağım!" dediğinde kahkaha atmaya başlamıştı herkes.

"Ya oğlum sen salak mısın? Bu fotografı neden yatak odana asıyorsun?" diyip gülerek yerinde yayıldı daniel.

"Hadi, yemekler hazır!" platoniğin sesini duyduğumda göz devirmiştim. Zorla kendini dâvet ettirmişti pikniğimize.

Birde jungkook'a yanaşmıyor mu? Tanrım! Çıldırabilirim.

Kız güzel yemek yapıyordu, hakkını yiyemem ama, bu ne yavşaklık arkadaş. O benim sevgilim benim.

Derin bir nefes verdim, yanımdan gelen kıkırtıyla başımı jungkook'a çevirmiştim.

İçimden değil de dışımdan mı söyledim acaba?

"Evet." jungkook gülümseyerek bana baktığında şaşkınlıkla havaya kaldırdım kaşlarımı.

"Yine mi dışımdan söyledim?" dediğimde kafasını iki yana salladı.

"Hayır, sadece surat ifadenden anladım. Sanırım yavaş yavaş ezberliyorum seni, ve bu çok güzel bir duygu!" diyip oturduğunda bende yanına oturdum.

"Anladım." diyip başımı eğdim, utanmıştım. Bu aralar yanında çokca utanıyordum, bu söylediği iltifatlar-güzel sözler.. Çok ama çok farklıydı. Herkesten farklıydı O.