56. BÖLÜM

13.9K 1.2K 1.1K
                                    

"Beni bırak Oğuz! Bırak!" diyerek sertçe kurtulmaya çalıştım.

Hiç ummadığım bir yumuşaklıkla, "Bu sefer bırakmaya hiç niyetim yok Pelin." diyen Oğuz, kollarıyla beni mengene gibi sarmış, vücuduna bastırmıştı. Üstelik nefesi bira kokuyor, dili dolaşıyordu. "Cesaretimi toplayıp iki senedir sana açılamadım." dedi. "O yüzden şimdi beni dinlemeni istiyorum."

Seçil'le Esma bize doğru gelmeye çalışsalar da, aradaki kalabalığın engeline takıldılar. Seçil'in birkaç kere üst üste, "Oğuz!" diye tehditkar bağırışı müziğin sesine karıştı.

Arkadaşlarımın yanıma ulaşmasını bekleyene kadar, iki kolumu da sertçe kurtarmaya çalıştım. "Beni rahat bırak Oğuz. Burada olay yaratma lütfen."

"Sen de debelenip durma o zaman. Çok bekledim Pelin, bir kere bile cesaret vermedin, bana bakmadın bile. Ne yaptıysam dikkatini çekemedim. Sana olan duygularım yüzünden sınıfta maskaraya döndüm. Bu sefer bana bir şans ver, lütfen konuşalım."

Beni saran kolları gevşemişti ama hala bırakmaya niyeti yok gibiydi. Başımı çevirdiğimde kalabalığın diğer tarafından, yüzü acıyla çarpılmış Esma'yı gördüm. Seçil yolu nispeten yarılamış, insanları itiştirerek yanımıza gelmeye çalışıyordu.

Bu defa daha sertçe, "Oğuz!" deyip tekrar silkelendim. "Senin konuşma anlayışın bu mu? Lütfen bırak! Şu anda alkollüsün ve ne yaptığının farkında değilsin."

Beklemediğim bu yakınlık beni iyiden iyiye huzursuz etmişti. Etrafımızdaki insanlar kendilerini müziğin ritmine kaptırmış, dünya umurlarında değildi. Bizi tartışan sevgili filan sanıyorlardı belki de.

"Asıl sen farkında değilsin Pelin. Okulda sana kimse göz koymasın diye çok uğraştım. Seni başkasıyla düşünmek bile canımı yakıyordu. Etrafında adeta kalkan oldum ama sen bir kere bile duygularımın farkına varmadın."

Oğuz'un itirafları karşısında ne diyeceğimi şaşırmıştım. "Demek ki benim önceliklerim ve seçiciliğim farklıymış." dediğimde yüzünün rengi değişti, boynundaki damar kabardı.

Kurtulma umuduyla hemen taktik değiştirip yumuşadım. "Bunun için üzgünüm Oğuz ama ben hiçbir zaman gelip geçici bir ilişki peşinde olmadım."

"Sence ben bu muyum Pelin? Gelip geçici ilişki arayan zengin piçin teki miyim? O yüzden mi hiç bakmadın bana?" Sesi sert çıktığında biraz daha suyuna gitmenin iyi olacağını düşündüm.

"Hayır, onu demek istemedim." Belimi gerip, kendimi geriye itmeye çalıştım. "Benim başkasıyla ciddi bir ilişkim var Oğuz. Ben sözlüyüm."

"Bu sefer elimden kaçıp gitmene izin veremem Pelin. Sana inanmıyorum." Kollarını tekrar sıktı.

Karşı koymaktan yorulmuş, canım yanmaya başlamıştı. Bu yakınlıktan bir an önce kurtulmak istiyordum. Alkol kokan nefesi midemi bulandırdı.

Daha fazla dayanamayıp, "Umurumda değil Oğuz. İnanmıyorsan parmağıma bak." diye bağırdığımda şaşkınlıkla yüzüme baktı. Anlaşılan benden böyle bir çıkış beklemiyordu. Boş bulunup kolunu gevşettiğinde sağ elimi kurtarıp hemen onu ittim ve yüzüğümü gösterdim.

Parmağıma odaklanan gözlerinde büyük bir hayal kırıklığı vardı. Bir an gözlerini kapatıp yutkundu, sonra tekrar açtı. "Ben...ben ...özür dilerim Pelin. İki yıldır ben seni aklımdan..." diye kekelediğini gördüğümde öfkem sönmeye yüz tuttu.

"Başka bir şey söyleme Oğuz. Bırak arkadaş kalalım. Şu anda sarhoş olduğun için bu cesareti bulduğunu varsayıp senden nefret etmemeye çalışacağım." Sakin durup, ondan kurtulmak için güç bulmak umuduyla derin bir nefes alıp bıraktım.

Maskeli Baloda Sevdim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin