"Bakın, sizi anlıyorum. Ama tişörtünüzü iade etmek için beni aramanız ve bu şekilde davranmanıza hiç gerek yok. Sadece mağazaya gidip bunu halledebilirsiniz."
Hailee karşısındaki adama açıklama yapmaya çalışırken fazlasıyla sinirlenmişti. Bugün çalışmıyordu bile.
"Bunu bana siz sattınız. Ben mi uğraşacağım?"
"Çok üzgünüm ama bir anda yanınızda belirip cebimden çıkarttığım tişört ile sizinkini değiştiremem ya da iade alamam. Dediğim gibi bugün butikte değilim ama siz giderseniz eğer oradaki arkadaşlar yardımcı olur."
"Bayan Steinfeld, müşteri her zaman haklıdır."
Calum sinirle konuştuğunda Hailee artık sabrının taştığını hissediyordu. Bu ünlülerin hepsi bu kadar şımarık ve aptal olmak zorunda mıydı? Basit bir tişört iade etmek için mağaza çalışanını izin gününde arayıp bağırmayı kendi hakkı sanıyordu.
"Bay Hood, ilk olarak müşteri mağazadayken haklıdır. Ayrıca tekrarlıyorum, butiği aramalısınız. Bugün benim izin günüm. Hoşça kalın."
Hailee telefonu kulağından uzaklaştırdı ve karşı taraftaki adam konuşmaya devam ederken aramayı sonlandırdı. Bu adam sinirlerini bozmaya başlamıştı. Cep telefonunu koltuğa fırlattı ve dondurma yemek için mutfağa yöneldi.
O sırada arabasında oturan Calum yüzüne kapanan telefon karşısında şaşkın bir şekilde kalmıştı. Telefonunu elinde tutup sinirle sıkarken son kez araba camının dışına, butiğe baktı ama o yoktu. Muhtemelen gerçekten izin günüydü.
Yarın tekrar gelmek üzere arabasını çalıştırdı ve oradan uzaklaştı.
📍Selaam, yeni bir Calum Hood kurgusu yazıyorum anlamış olacağınız gibi.
Bu sadece pilot bölüm, diğer bölümlere de bakmayı unutmayın.
Ayrıca okurken yorum yaparsanız ve oy verirseniz çok sevinirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boutique | C.H.
FanfictionCalum Hood en sevdiği butiğe gittiğinde, bu sefer ilgisini kıyafetlerden daha çok çeken bir şey vardı. Hailee.
