Prince Or Princess? • KookMin [✓]

-10-

🍁

Kaçıyordum.

Jungkook'un neden yaşamama izin verip ardından beni kovaladığını hala anlamadığım için yalnızca kaçıyordum.

Sessiz koridorda topuklu ayakkabılarımın adım sesleri sert zeminde tok bir ses çıkartırken ellerimle giydiğim elbisenin elimden kayan lila rengindeki kumaşını birazcık yukarı çekerek adımlarımın biraz daha hızlanmasını sağladım.

Sarı, uzun saçlarımı salık bırakmış ve her adım atışımda hafifçe havalanan saçlarımla önümü görmekte zorluk çekerken bir saniye bile durdurmadım kendimi.

Ellerim hâlâ elbisemin etek kısmında yerlerini korurken oldukça tedirgindim.

Jungkook'un beni o anda neden öldürmediği gerçeği beni meraklandırıyor ama onun karşısına çıkacak cesareti kendimde bulamıyordum.

Ben ilk defa ölümden korkuyordum.

Hayır ben ölümden değil, onu bir daha göremeyecek olmamdan delicesine korkuyordum.

Kafamı hafifçe döndürüp ardıma baktım. Orada değildi. Koridorda hiç kimse yoktu. Jungkook'un olmaması benim için daha da bir iyiydi tabii ki de.

Bu derin bir nefes almama neden olurken bedenimin birine çarpması ile aldığım nefesi birdenbire tuttum.

"Nereye?"

Sert çıkan sesi derince yutkunmama neden olurken başımı korkuyla önüme doğru çevirip endişeyle kaldırdım.

Gözlerinden ateş çıkıyordu.

"Gidiyoruz."

Bileğimi sertçe kavrayıp beni hızlıca çekiştirtirdiğinde gözlerim dolmaya başlamıştı.

Bileğim acıyordu...

Bu sadece büyük bir bahaneydi benim için. Onun beni öldürecek olması korkutuyordu zihnimi.

'Seni öldürecek Jimin. Sonun bu.'

Habire bu kelimeyi tekrarlıyordu beynim.

Boş koridoru arkamızda bırakarak saraydaki başka bir koridora yönlendirdiğinde bizi derin bir nefes almaya çalıştım. Bu koridor, o sessiz koridordan çok daha kalabalıktı.

Yanlarından geçtiğimiz kişiler tekrar ve tekrar bize bakarak terbiyesizce kıkırdıyorlardı.

Gerçekte ne olduğunu bilseler, gülebilecekler miydi acaba? Yoksa beni öldürmeleri için Jungkook'u dolduracaklar mıydı?