Ben kafamdaki soru işaretleriyle yanıp tutuşurken kısa sessizliği taylor bozdu:

Taylor": Elena, Chuck'ı daha tam olarak tanımıyorsun bile , ama onu hemen hayatının merkezine koymuşsun bu hiç normal değil, ona güvenmiyorum ve samimi bulmuyorum hiç de bulmamıştım zaten. Gözünü aç biraz elena çocuk değilsin kaç yüz yıldır yaşıyorsun insanları çözemediğini söyleme bana."

Dean": Elena , Taylor haklı Chuck'ı Şivanın yerine koymuşsun resmen oymuş gibi davranıyorsun ama o değil. Yakşanın sevgisine inanırımda Chuk'ın kine inanamam o derece uyuz oluyrum o çocuğa."

Ben:" Haklısınız sanırım. Şivaya o kadar çok benziyordu ki, birden kaptırdım bilmiyorum. Biraz daha zaman geçsin iyice anlarız. Herneyse hadi kalkında dışarı çıkalım. Hem Taylor sende karnını doyurmuş olursun?"

Taylor": Bir gün sadece bir gün hamart bi kız ol ve gzel bi sofra hazırla bebeğim lütfen.!"

Taylor yalvarırcasına konuştuğunda kıkırdamadan edemedim. Hızla yukarı çıkıp üzerimizi değiştirdik, Ben üzerime siyah şortumu giyinip üzerinede siyah beyaz baskılı göbeği açık bi bluz giyinip siyah deri ceketimi geçirdim. siyah beyaz Converslerimide ayağıma giyindikten sonra hızla merdivenlerden iip diğerlerini beklemeye başladım. Açık bıraktığım uzun dalgalı saçlarımı bileğimdeki tokayla at kuyruğu yaptığımda işlem tamamlanmıştı, Akşam olmuş sayılırdı fazla özenmemede gerek yoktu açıkçası. Dean siyah ve yakalı tişörtü ve siyah dar pantolonuyla her zamanki gibi yakışıklı görünüyordu, ellerini saçlanın aasından geçirerek kendince şekil verdiğinde merdivenlerden yavaş adımlarla inip yanıma geldi. Taylor ise Dean indikten 5 dakika sonra merdivenlerin başından görümüştü , beyaz gömleğinin kollarını dirseklerine kadar kıvırmış altına ise lacivert dar kot geçirmişti. Yanımdaki iki adamda kelimenin tam anlamıyla karizmatik yakışıklı ve sexiydi, başka bi çıklama söz konusu bile değildi. Dean'ın " E hadi gidelim bakalım" komutuyla kendimizi evin dışına atmıştık. Akıllılık edip yanıma motosikletimin anahtarlarını almış garaj kapısının tomatik düğmesini açarak içeri girip motosikletime yaklaşmıştım ki Dean'ın sesiyle ona doğru döndüm. Garajdaki Lamborgini'nin yanında durmuş bana :

Dean:" Cidden motosikletle gitmeyi mi düşünüyorsun?"

Ben:" Kesinlikle. Yeni bebeğimi denemek istiyorum."

Dean:" Elena bi ara hatırlatta sana oyncak bebek alayımda onunla oyna. Kızım delimisin akşam akşam gel işte iş çıkartma da tek arabayla gidelim." 

Diyince tek kaşımı kaldırıp 'Sence seni dinlermiyim' bakışı attım. Anlamış olacakki of'layarak Taylor'a dönüp elini omzuna koydu ve sanki ciddi birşek söylecekmiş gibi suratını garip bi şekile sokmaya çalıştığında:

Dean:" Dostum, Yıllardır bu kızın inadını, nazını dırdırını, aşklarını meşklerini çekiyorum. Eh nihayetinde bi kardeşi ortaya çıktığına göre sıramı sana savıyorum. Bol şans." diyince Taylor kaşlarını çatmış ' ne diyo bu mal' der gibi Dean'ın suratına bakmaya başlamıştı. Daha fazla bu çocuğun gevezeliğini kaldıramayacaktım, biliyordum biraz daha konuşursa onu ısırabilrdim.

Ben:" Yeter artık kesin gevezeliğide çıkalım bi an önce zaten bugün canım yeterince sıkkın biraz daha sıkılmak istemiyorum."   İkisi birden gözlerini devirip onayladıkları gibi arabaya binmişlerdi. Topladığım saçlarımı tekrar açıp siyah motosikletin üzerindeki kaskı kafama yerleştirip motora atlayıp gazı kökledim, Bu bebek cidden çok iyidi. Sürücü koltuğunda oturan Dean arabayı garajdan çıkadığında motosileti hareket ettirip hemen arkasndan sürdüm.... 

-----

Motosiklet sürmek gerçekten iyi hissettiriyordu. Dean en yakın Cafebar tarzı olan yerde arabyı park edince bende hemen arkasnda park edip kaskıda çıkardığım gibi yanlarına gittim.Hep birlikte cafeden girdiğimizde buranın kafeden çok bar olduğunu anlamamız uzun sürmedi içerde mavi ve kırmızı led ışıklardan başka ışık yok gibiydi ortam sigara ve alkol kokusundan geçilmiyordu. 

Melez PrensesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin