23. BÖLÜM

1.4K 165 15
                                    

Mavi Vurgun hızla ilerliyordu ve bir Elif buna çok seviniyordu. Elif sizi çok seviyordu.

*

Açık artırmanın bittiği duyurusundan sonra derin bir nefes verip ciğerlerimi rahatlattım. Açık artırma boyunca yaşanan gerginlik, beni de etkilemişti. Aslında gerginlik sayılmazdı, sonuçta olay buydu. Sürekli bir rekabet olması gerekirdi. Öyle de oldu, fakat bazı insanların sadece para yarıştırdığını fark ettim. Amaçları yardım etmekten çok gövde gösterisi yapmaktı. Açıkçası bir taraf bu işten faydalandığı için sevinmem gerekirdi fakat insanların bu hale düşmesi beni oldukça üzmüştü.

Açık artırmada arada Boran da teklif vermişti fakat hiçbirini almamıştı. Bunu özellikle yaptığını çok geç fark ettim. Fark ettiğimde ise Karan Kutluay'a karşı teklif veriyordu ve teklif verdikleri şey oldukça eski ama hala kutup yıldızı gibi parlayan mücevher kaplı bir kolyeydi. Kolyenin pahalı olduğuna eminim fakat verilen teklifler öylesine fazlaydı ki, o kolyeden belki üç tane alırdı. En son çok ciddi bir rakam duyduğumda Boran'ın yüzünde gururlu bir gülümseme vardı, bunu kolyeyi alacağı için yaptığını sanmıştım fakat sonra Karan, Boran'ın verdiği tekliften çok daha fazlasını verdi. Birkaç bin değildi, birkaç yüz bindi. Evet, bir kolyeye servet yatırmıştı ve ben yüzümde şok ifadesiyle kalakalmıştım. Sonra Boran'ın geri çekildiğini ifade eden sözlerini duyduğumda ona baktım. Yüzündeki gülümseme gururlu ve sinsi bir hal alırken ne yapmaya çalıştığını anlamıştım ve yüzümdeki şok ifadesi yerini yavaşça hayranlığa bıraktı. Karan, Boran'la yarışmaya kalktmıştı, hatta kaba tabiriyle sidik yarıştırmıştı ve Boran onu ciddi bir zarara sokarak ağzının payını vermişti. Gözlerimde istemsizce oluşan hayranlıkla Karan'a baktım.

Sanki ne yaptığını çok geç fark etmiş gibiydi. Yüzündeki boşluk kolyenin ona satıldığını duyuran sesle öfkeye dönüştü. Kızgın bakışları önce Boran'ı, ardından beni buldu ve sonra hızla arkasını dönüp salonu terk etti. Her adımında öfkesini balo salonunun mermer zemininden alacakmış gibi sert ve keskin bir tını vardı. Bu hareketleri ondan biraz çekinmeme sebep oldu fakat içimdeki hayranlık bütün bunları perdeledi.

Açık artırmanın bitişiyle bağış yapmak isteyen insanlarla ilgilenen birkaç görevli ortaya çıktı ve birkaç insan bağış yaptı. O an aklıma Boran'ın bana verdiği hisse geldi ve hemen harekete geçtim. "Boran,"

"Efendim güzelim?" Kahverengi gözleri belirgin bir hayranlıkla beni bulduğunda söyleyeceklerimi unuttum,nutkum tutuldu sanki.

"Ben," Duraksayınca derin bir nefes aldım, heyecanlanmış mıydım? "Senin bana verdiğin hisselerin gelirini önümüzdeki 12 ay boyunca Bahadır'ın derneğine bağışlamak istiyorum."

Boran kocaman gülümseyerek eğilip yanağımdan öptü ve geri çekildi. Gözlerinde hala hayranlık vardı, ama şimdi onlara farklı bir şeyler daha eklenmişti. "Ben hallediyorum şimdi," Yanımdan uzaklaşıp beni Ecrin Hanım ile yalnız bıraktı.

"Elem," Ecrin Hanım'ın sözleriyle ona döndüğümde bana fırsat vermeden devam etti. "Az önce Boran'ın yanında bir kadın vardı ya, ne konuşuyorlardı, duydun mu?"

"Hayır, ben geldiğimde sustular." Endişeli tavrına ve dişlerini geçirdiği dudağına bakılırsa o da kadından benim gibi hazzetmemişti.

"Hadi be,"

"Neden sordunuz ki?"

"Kadından pek hoşlanmam da, Boran'a sorsak söylemez. Kesin bir işler karıştırıyor o şeytan, kime yaklaşsa huzursuzluk bulaştırır." Ecrin Hanım'ın sözleriyle kadının bana bakışları aklıma geldi, gerçekten de ürkütücü bakışları vardı ve sanırım yeni hedefi bendim! Neyse ki antremanlıyım, ben bir şeytanla bunca yıl yaşamışken onunla baş edemeyecek kadar amatör değildim.

Mavi Vurgun | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin