Bölüm 10 / Part -1

30.6K 2.2K 361
                                    



Önemli bir açıklamayla geldiiim

Hikayeyi sizleri eğlendirmek belki şanslıysam evlerinize, gülüşünüze misafir olmak için yazıyorum. Sıkça bölüm yazabilecek kadar boş zamanım yok . Bundan dolayı bölümleri 2 part halinde haftada iki kez yayınlama kararı aldım. Umarım bu kararım sizleri memnun eder. Seviliyorsunuz.


Tanımadığım bir genç bana elini uzattı. Elini tutup ayağa kalkmayı deneyeceğim esnada bir kol, birleşmiş ellerimizi ayırmak suretiyle beni kucağına aldı. Mehmet'im! Ben şaşkınım çocuk benden şaşkın salondaki üç beş kişi daha da şaşkın.

"Bundan sonrasını ben hallederim sağ ol." İlerideki koltuklardan birine beni yavaşça bırakıp önüme diz çöktü. Yani bir yüzüğü olsa aynı zamanda sevgili olsak ilişkimiz de birkaç yılını doldurmuş olsa tam evlilik teklifi edilecek sahne ama ne eksik tahmin edin? Ben cevaplayayım bu saydığım her şey.

Gözünü vücudumda gezdirerek hasar tespiti yapmaya çalışıyor ben de onu aklıma kazıyorum. Sakallarını, çikolata gözlerini, Mehmet kokusunu...

Gözleri diğer bölgelerimden biraz daha fazla olarak göğüs bölgemde takılıyor haliyle rahatsız oluyorum bir an. Benim göğüslerim bedenime göre nasıl desem biraz iri.

O; yüzden çok dar bir şeyler giymeyi pek sevmem fakat sporcu atleti olmadan da spor yapamayacağım için mini boy gri kapüşonlu ceket giymiştim üzerine ama koşarken daha da yüksek ihtimalle düşerken fermuarı açılmış olmalı ki manzara olduğu gibi ortada.

Yetmezmiş gibi az önce bu kılıkta yerde yuvarlandım. Daha fazla ne kadar rezil olabilirim diye düşündüysem hep daha çok rezil oluyorum. Mehmet, derin bir nefes alıp bir an gözlerini kapattı ama çok kısa bir an. Sakinleşmek istiyor gibi. Uzanıp önümdeki fermuarı çekip gülümsedi.

"İyisin dimi? Çok kötü düştün hastaneye gidelim mi?"

"Yok öyle abartılacak bir şeyim yok. Sadece bileğim ağrıdı biraz. O da anlık bir şeydi. İyiyim." Utandım. Yani ilgisi burnumun ucunu sızlattı be. Tam bu esnada iyi gün dostu hocam geldi.

"Belizciğim iyi misin? İki dakika yalnız bıraktım başına gelmeyen kalmamış. Sağ olun Mehmet Bey gerisiyle ben ilgilenirim."

Hoşt git be! İlgilenirmişmiş, yok ya! Mehmet'ten sonra senin ilgilenmen attan inip yaya yürümek gibi bir şey. Ayrıca vazo muyum ben? Bir fikir sorsanız nasıl olur? Tabii ki şıklardan biri Mehmet'se ve seçim yapmam isteniyorsa diğer şıkkı dinlememe bile gerek yok. Direk biriciğimi seçerim ama soraydınız iyiydi. Hem biz Belizciğim seviyesine ne ara geldik Yavuzcuğum?

Mehmet hala önümde diz çökmüş vaziyette duruyorken omzuna elini koyan hocama ters bir bakış atıp omzunu silkti. Ov. Ayağa kalkıp ürkütücü bir şekilde gülümsedi.

"İlgilenirsiniz? Düşmesine izin vererek mi ilgileniyorsunuz?! O esnada zarar görseydi aynı oranda ben sizinle ilgilenmek zorunda kalacaktım. Zamanıma yazık olacaktı." Mehmet Asaf istediğinde korkutucu olabiliyor arkadaşlar kesin bilgi. 

Şu an dönüp bana kafa atsa yadırgamam ama umuyorum ki şiddet yanlısı bir kişiliği yok. Ayrıca sen bana zarar gelmesinden mi korktun ya ben seni yerim. Seni daha fazla bu korkuya maruz kırakmayıp kendime mi alsam ben?

"Siz tanışıyorsunuz galiba?" Yavuzcuğum onca yutkunmanın üzerine bu cümleyi mi kurdun? Pes.

Mehmet cevap vermeyip bıraktığı bir eşyaymışım gibi olduğum yerden kucakladı beni. Az önce bir sorunum olmadığı konusunda teyitleşmiştik Mehmet Asaf neden beni taşıyorsun?

İstanbul MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin