5.BÖLÜM - BU KADAR DA OLMAZ!

29.7K 1.8K 73
                                    


Akşamın geri kalanı sorunsuz geçmişti ve kızları eve yollayan erkekler bara gitmeye karar vermişlerdi.
Arabada Sevda sinir krizi geçiriyordu.                                                              
“Abin ama harbi öküzmüş Arya kusura bakmayacaksın artık, çok sinirliyim saydıracağım.” Bara gitmelerine sinirlenen Sevda, bütün yol susmak bilmedi.                                                                                                                                                           “Bırak saydırmayı da anlat, nasıl oldu nasıl öptü?”
“Dağ magandasıdan halliceydi Arya, oldu mu? Ben diyorum adam çekmiş bara gitmiş, hala bana nasıl öptü diyor.”
“Hakikaten ya senin o abin de benim abimden az öküz değil yani, sen de kusura bakmayacaksın. Aldı namuslu adamları yoldan çıkarmaya. Zaten ben adamı karısından kurtaramamışım, harem kurduracak adama. Dağıtırım lan o haremi.”
“Ne ayırması be, iyice sapıttın ha?”
“Yo ilk duyduğumda düşündüm. Ama nasıl yapacağımı henüz bilmiyorum. Onun planını yapmadım.”
“Aman nasıl yapamadın sen onu ya? Yuh, diyorum başka da bir şey demiyorum sana Arya. Yuva yıkacaksın resmen.”
“Ne yuvası be, o arap yarması kadından olsa olsa kuş yuvası olur. O da kafasındaki saçla.”
“Ay ne iğrenç espriydi Arya. Sus lütfen.”
“Niye bence gayet güzeldi. Kuş yuvası.” Deyip kendi kendine kahkaha attı.
Sevda da ona bakıp güldü. “Hadi eve küçük hanım. İyi geceler ve kimsenin karısı ile uğraşma!”
“Kızım sende sanki hobimmiş gibi konuşma! Her gün beş altı yuva yıkmıyorum. İyi geceler. Kaçtın sanma, yarın tüm ayrıntıları istiyorum.”
“Olur.” Dedi sıkıntılı bir şekilde. Sonra da kendi evlerinin garajına park etti arabayı. Hava soğuktu, ama salıncağın üzerindeki pike onu sevindirmişti.
Hemen gidip, sarıldı ve oturdu. Abisi ile hep burada oturur, dertleşirlerdi. Burak tam bir dosttu. Hiçbir zaman yargılamayan, suçlamayan ve hep yanında olan kişiydi.
Telefonuna gelen mesajla ürktü. Açtı ve gönderenin ismine baktı: ‘DOKTOR’
K:“Eve yetiştin mi?
Zaten sinirliydi hemen cevap verdi.
S: “Sanane acaba? Seni ilgilendirmez.”
K: “Sevda!”
S: “Sen barlarda gezerken bana hesap veriyor musun? Ayrıca neyim oluyorsun da sana hesap veriyorum ben ya? Rahat bırak beni, dediğin gibi uzak duralım birbirimizden.”
K: “Zaman asim. Zaman... Öpüyorum, iyi geceler.”

Telefonu elinden bıraktı ve ne kadar süre ağladı bilmiyordu ama eve geçen abisinin arabasını gördü. Neden erken gelmişti?
“Sevda? Senin neyin var?” Deyip telaşla kızın yanına koşup, sardı onu.
“Abi!” diye inleyip, göğsüne yattı Sevda. Dakikalarca saçını okşadı Burak kardeşinin.
“Neyin var birtanem söyle bana? İşe dalıp, çok ihmal ettim seni, değil mi?”
“Abi,” derin nefes aldı, “abi ben aşık oldum.” Deyip tekrardan hıçkırıklara boğuldu.
Abisi farkındaydı kardeşindeki değişikliği ama kim olduğunu bilemiyordu. Yoksa akşam arayan Çağlar denen zibidi mi?
“Anlatmak ister misin meleğim?”
“Belki daha sonra.” Gözlerindeki yaşı pikeye sildi. “Sen neden erken geldin?”
“Ya Karahan’ın yarın erkenden işe gitmesi gerekiyormuş, bir de sevgilisi bara giderse onu öldürürmüş.” Dedi gülerek.
“Karahan’ın sevgilisi mi varmış?” başından aşağı kaynar sular döküldü. Hiç bu kadar aşağılanmamıştı. Yer ayaklarının altında kayıyordu.
“Her halde. Zaten çıkışta o direkt eve gitti. Behram’ın da yarın eşi geliyormuş. Lansman için. O da erken yatmak istedi.”
‘Yuh! Çifte depresyon.’ Diye geçirdi içinden.
“Neyse uyuyalım. İyi geceler.” Deyip odasına çıktı. Eline telefonu aldı ve Arya’ya yazmaya başladı.
S: “Hangisinden başlasam? İyi haberden evet. Bara gitmemişler. Sevin sevin tabi. Ama şöyle ki ‘KARAHAN’IN SEVGİLİSİ VARMIŞ.’ Bu da bir şey mi bir de şunu dinle ‘SIRF SEVGİLİSİ ÜZÜLMESİN DİYE GİTMEMİŞ BARA.’ ŞEREFSİZ. Şimdi bundan bana ne diyebilirsin. Şeyhimiz neden gitmemiş biliyor musun? Yarın sevgili eşi geliyormuş. Ben uyuyamıyorsam, sende uyuma istedim. Görüşürüz.”
A: “Hain kuzen :’( “

KARA SEVDA - TUTKU SERİSİ I-FİNALWhere stories live. Discover now