Yasak Meyve: Nar.

◘24◘ Zor Sorular

İthaf: jiminlovejennie

Acıkmıştım.

Aynı zamanda terlemiştim.

Sanırım uyumak istiyordum ama zaten günlerimin yarısından fazlası uyuyarak geçiyordu. Genel olarak her zaman bir ikilem içindeydim ama fiziksel aktivitelerimi de sorgular olmuştum. Nasıl olurda sürekli uyumak rağmen kendimi bu kadar yorgun hissederdim?

Bunu son günlerde çok üzülmüş olmama verebilirdim ama ben bir tanrıçaydım. Bu kadar güçsüz düşmem normal değildi. Hades'in yeryüzüne çıkmamla ilgili söylediklerini düşündüm. O yüzden de olabilirdi ama yeraltının kasetini hissedebiliyordum gözlerimi açmamama rağmen. Buraya gelmeden öncesini hatırlamaya çalıştım. Mağarada olduğumuzu ve orada konuştuğumuzu hatırlıyordum. Saniyeler içinde güçten düşüp bayıldığım aklım geldiğinde gözlerimi açarak bulunduğum yere göz attım.

Hades'in odasındaydım. Gözlerimi açar açmaz karşıma çıkan tablolar bunu kanıtlamıştı. Hades neredeydi?

Ağır ağır yerimden kalktım ama ben hareket ettikçe başımda bir ağrı kendini gösteriyordu. Normal olmayan bir şeyler var gibi hissediyordum. Ellerimi başına getirerek biraz ovduktan sonra kapının açılmasıyla kafamı kaldırıp gelene baktım. Sanki başka birini görme ihtimalim varmış gibi gelen kişinin Hades olması beni şaşırtmıştı. Belki de Aella denen sürdüğü de bekliyor olabilirdim. O yüzden şaşırmıştım belki de.

Elinde bir kadeh vardı, üstü yine siyah derilerle kaplıydı ve saçları yine ıslaktı. Yine mi antreman yapmıştı? Nasıl her eserlerine evi kadar harika olabiliyordu? Gülümsediğinde cümlemi aklımdan düzelttim. Nasıl bir saniye sonrasında bile daha harika olabiliyordu?

"Uykuyla aşk yaşadığını düşünüyorum artık."

Gülümsemeye halim yoktu ama yine de dudaklarım kıvrılmıştı. Seninle aşk yaşıyorum. Yatağın kenarına oturarak elindeki kadehi bana uzattı. İçinde ne olduğunu bilmesem de alıp içtim. Herhalde beni zehirleyerek hali yoktu.

Limonlu tat genzimi temizlerken derin bir nefes aldım ve sonunda kadehin içindekinin ne olduğunu sormayı akıl edebildim.

"Bu ne?"

"Zehir."

Yapmacık bir şekilde güldükten sonra kadehi ona uzattım. Elimdeki kadehi aldıktan sonra gözlerimin içine bakmaya başladı.

"Daha iyi misin?" Onu onaylarcasına kafamı salladım.

"Dün neden bayıldım?"

Elimdeki kadehi yere fırlattı ve yanıma uzandı. Elini alnına koymuştu ve farkettim de... sakalı mı uzamıştı?

"Güçten düşmen sonrası aşırı güç birikmesi. Orası Yerlatına ait ve sende yerlatında güç bulduğun için ani güç patlaması diyebiliriz."

"Seni öptüğüm için mi bu da?

Ellerindeki bakışlarını gözlerime çevirdi. Yüzün e emuzşp bir ifade vardı. Bunu bu kadar açık dile getirmeme gülmüş olmalıydı ki gülmemek yanaklarını ısırıyordu. Bunu yanaklarının iyice içe çökmesiyle anlamıştım.

"Hayır, Persephone," dedi tane tane. "Narı yediğim için."

"Hmm..." diyerek tek hecelik bir ses çıkardım ve önüme döndükten sonra elimi enseme getirerek kaşıdım. Arkadan gülme sesi geldiğinde bakışlarımı odanın diğer köşesine çevirerek onu duymamaya çalıştım ama gülmesi kahkahaya döndüğünde bende gülmüştüm. Arkamda hareketlilik hissettiğimd eona döndüm. Kafasını yatağa gömmüştü ve o şekilde kahkaha atıyordu. Kafasını yastıktan kaldırdığında gözleri yaşlanmıştı ve hala gülüyordu. Herşeyiyle o kadar mükkemmeldi ki... Bu anda ölmek istedim. Onun gülüşüne bakarak saatler geçirebilirdim, ölmemi isterse ölebilirdim.