32.BÖLÜM

8.4K 512 23
                                    


TUTSAK

32.BÖLÜM

Toprağı usul usul okşarken yüzün de garip bir gülümseme vardı.Aslında bugün en mutlu günüydü akşam evlenecekti sevdiği adamla sonsuza kadar mutlu olacaktı ama işte annesi, babası olmayacaktı.Sabah erkenden uyanıp mezarlığa gelmişlerdi Muratla.Önce onun annesini ziyaret etmişlerdi şimdi de kendi annesini babasının mezarlığına gelmişlerdi.

"Annem,babam bugün benim en mutlu günüm siz yoksunuz yanım da ama hissediyorum izliyorsunuz beni bir yerlerden"

Ağlamak istemiyordu ama gözlerinin dolmasına da engel olamıyordu İpek. Keşke yanlarında olsaydı, keşke...

"Bende söz veriyorum kızınızı asla yalnız bırakmayacağım hep yanında olacağım. Onu mutlu edeceğim"

Murat'ın konuşması üzerine İpek ayağa kalkıp koltuğunun altına girdi ve ellerini sevdiği adamın beline doladı.

"Çok güzel bir ailemiz olsun istiyorum Murat.Bizim ailemiz olmadı ama ikimiz yeni bir aile kuracağız birlikte"

Murat,İpeğin saçlarına öpücükler kondururken kokusunu da içine çekti.Hayatında ki en büyük şanstı İpek.

" Her şeyin bir nedeni var sevgilim.Asla annemden başka bir kadını bu derece seveceğimi düşünmedim birgün biriyle olacaksam her zaman annemin yüzüne benzeyen biriyle olacağını düşündüm ama öyle bir şey oldu ki beni kendine aşık ettin üstelik hiç pes etmedin, beni sevmekten hiç vazgeçmedin"

Evet vazgeçmedi çünkü çok sevdi sadece aşk değildi bu başka birşeydi bağımlılık gibiydi tutkuydu farklıydı çok farklıydı.Murat'a aitti ve ve bunu onu gördüğünden bu yana hissediyordu.

"Sende her şeye  rağmen benden vazgeçmedin beni sevdin,sonunda sevdin"
Murat sıkıca sarıldı İpeğine artık şu akşam biran önce bitsin istiyordu.Çok özlemişti onun tenine dokunmayı ve aynı zaman da ruhuna dokunmayı.

"Gidelim mi artık?"dedi Murat. İpeğin daha fazla üzülmesini istemiyordu çünkü.Bugüne kadar yeterince üzülmüştü daha fazlasına izin vermeyecekti.

"Gidelim hayatım" Dualarını okuduktan sonra el ele uzaklaştılar mezarlıktan ve arabaya geçtiler.

"Nereye gidiyoruz şimdi?"Murat'ın sorusu üzerine derin bir nefes aldı daralmıştı çünkü. "İyi misin?"diyerek sorularına devam etti Murat.

"İyiyim hem de çok iyiyim.Beni düğün mekanına bıraka bilirsin makyöz gelmiştir"

"Bana gelinliğini göstermedin umarım sinirimi bozacak türden değildir"

"Acayip sinirlerin bozulacak"
Muratın ters bakışları üzerine İpek gülümsemeden edememişti ne yapabilirdi kızdırmayı seviyordu.

"Şaka yapıyorum hemen de çatılıyor o kaşlar" İpek uzanıp sıkı bir öpücük bıraktı Murat'ın yanağına işte şimdi keyifleri yerine gelmişti. Radyo açıp pencereden dışarıya baktı genç kız..'evleniyorum millet' diye bağırma isteği gelmiştiiçinden tabiki de mesele evlenmek değildi. Aylarca sevdiği,onun için mücadele ettiği adama kavuşmaktı.

"Murat kumpir yiyelim mi?bak Ortaköydeyiz hem hadi lütfen lütfen"
Ortaköy tabelasını görünce aklına direk kumpir geliyordu çünkü.

"Şimdi mi?Olmaz şimdi işimiz var "

"Ama canım çekti aklım da kalır olmaz ki hadi sevgilim ama kırma beni"
Israr ediyordu çünkü canı istemişti bir anda. üstelik yol üstündelerdi ne olucaktı yani?

"Sana ne zaman hayır diyeceğim acaba?"
İpek mutlulukla ellerini çırparken Murat park için yer bulmuştu bile şanslı günündelerdi. Arabadan indiğinde gülerek Murat'ın elini tuttu İpek..Hiç böyle el ele gezmemişlerdi doğru düzgün.

TUTSAKWhere stories live. Discover now