20

1.3K 52 1
                                    

Multimedya'da Eylül var...

Bu bölümü çoook sevdiğim kişiye hediye ediyorum. Meriç izgi....
 
   Otelden içeri girdiğimde gözüme ilk çarpan şey koskocaman "ULAS" yazısı oldu.

  Bu bu harika birşey, kocaman altından bizim ismimizin baş harfleri yazıyor, yazıyor da Ulaş nerde ki.

"İlacım."

   Belimi saran kollarla yerimden sıçradım, it an çomağı hazır- yani iyi insan lafın üzerine gelirmiş!

"Beğendin mi?"

"Beğenmek ne kelime Ba-yıl-dım."

"Sevindim, bu otel artık senin üzerine ve bu gün açılış var, yani 2 saat sonra."

"Şimdi bu otel benim mi? Harika! 2 saat mi! Ayy Ulaş şimdi mi haber verilir! Çek ellerini hazırlanmam lazım."

"Bebeğim sakin ol, konundan konuya atlama. Evet bu otel artık senin, ve 2 saat var, kusura bakma hanım efendi yokdunuz odada! Ayrıca bu konuyu oda'da konuşucaz. Ve beraber gidiyoruz."

  Ulaş, belimdeki ellerini çekip sol eliyle sağ elimi kavradı ve hafif  çekiştirmeye başladı.  Asansöre binip kaldığımız odanın katını  bakmadan tuşlarken, ben olsam o tuşların içine içine girip yarım saate okadar katın arasından kaldığımız katın numarasına basardım.
Cool adam...
 
Bu zamana kadar hiç elimi bırakmadığı gibi, odamızdan içeri girene kadar da bırakmadı. Sonunda kapıyı açıp içeri girdiğimiz zaman elimi bırakıp tek kaşını kaldırdı, bu gün daha bir cool mu ne?

"Anlat bakalım nerdeydin?"

"Sen gittikten sonra eşyaların birkaçını yerleştirdim, daha sonra canım sıkıldı sen de yoktun bu sefer bende üzerimi değiştirip sahile gittim.
Hem sen nerdeydin?"

"Yemek almaya gitmiştim de, niye kimseye haber vermeden gidiyordun!"

"Ya aşkııımm boşver şimdi benim hazırlanmam lazım hem benim sevgilim ne giyicekmiş?"

"Takım elbise giymicem, rahat bir şeyler giyicem."

"A.a benim açılışımda sen takım elbise giymicekmisin?"

"Ne gerek var ki? Hem sevmediğimi biliyorsun."

"İyi tamam... Aşkımm?"

"Ne istiyorsun?"

"A.a öyle şey olurmu, ya hani bizim senle aldığımız siyah, uzun, dekolteli bir elbise vardı ya-"

"Hayır!"

"Ama aşkım lütfennn."

"Hayır diyorum Aslin! Başka birşey giy."

"Ya ama senin yanından ayrılmicam ki, hem kim bakar ki bana? Yanımda sen varsın."

"Olamaz-"

"Ya Ulaş ama lütfen, 40 yılın başı senden birşey istedim, diyorum ki kim bakabilir Ulaş Keskinin Karısına."

  Oha ne dedim lan ben, Ulaş'ın aslında güzel olur da, ne saçmalıyorum ben ya.

"Tamam karıcım giyebilirsin."
 
İzin verdi, yani tek kelimeye mi bakıyordu, off bakıyorsa bakıyor Aslin. 1.5 saatin kaldı sen hâlâ konuş.

Kendi kendime göz devirip dolabın önüne geçtim, hayır yani madem kıyafetlerimizi yerleştiriyolar niye ben bukadar uğraştıysam.

Elbisemi üzerime geçirip saçımı yapmaya başladım, bu sırada da Ulaş duş alıyordu. Herşeyim bittiğinde aynanın karşısına geçtim ve kendimi süzmeye başladım.

Ulaş'ın kolları belime dolandığında gülümsedim ve ellerimi ellerinin üzerine koydum.

'Çook yakışıklı olmuşsun sevgilim, bütün kızlar sana bakıcak."

"Sende çok güzel olmuşsun 'karıcım', emin ol sen varken kimse bakamaz."

"Tabiki de bakamazlar, hadi gidelim."

Ulaş, kafasını sallayıp elimi tuttu, bende son anda çantamı alıp yanından yürümeye başladım.

 
  Sahile doğru adımlarken, Eylül'e mesaj atıp gelmesini söyledim. Ulaş belimdeki elini elime kenetlediğinde şaşkınca ona baktım.

"Ulaş ne yapıyorsun?"

"Ne sevgilim'in elini tutuyorum."

"İnsanlar?"

"Of Aslin bağzen çok boş konuşuyosun."

  Allah Allah boş konuşuyormuşum, daha insanlara açıklamadan bu şekilde birden çıkmamız küçük! Çaplı krize sokabilir yani... tamam önemsemiyor olabilirim ama Ulaş bir mafya ve onun bir sürü düşmanları var.

Görüş alanıma ilk 3üzler daha sonra diğerleri girdi, Allah şırfıntıha bak ne kadar çirkin olmuş, Ne! Bu kızı biç sevemicem.

  Hepsi birbirniden yakışıklı olmuş valla, o kadar şanslıyım ki.

*******

"Aslin!"

"A Eylül hoşgeldin canım tanıştırıyim-"

Ukay abim bir eli uzatarak lafımı böldü.

"Bir dakika bir dakika Aslin, bu kız kim?"

"Arkadaşım."

Verdiğim cevaba hepsi aynı anda tepki verince ben ofladım. Eylül ise güldü.

"Ne!"

"Off arkadaşım işte, Eylül, bu sevgilim Ulaş sana bahsettiğim, abilerim Ukay, Uraz, Uzay, bu da kuzenim Berk birde sevgilisi Ece."

"Memnun oldum."

Eylül'ün konuşmasına yine herkes aynı anda cevap verdi.

"Bizde."

"Kürsiye otelimizin sahibi Aslin Keskini davet ediyorum."

  Adımın duyulmasıyla kürsiye doğru ilerlemeye başladım ki, o ses birkez daha kulaklarımda yankılandı 2 sene sonra tekrar o kulakları inleticek ses.
  Ve Siyah aşkın rengine bürünür "kırmızı" aşk böyle değilmidir kırmızı ve can yakıcı...

Yb hatta ara bölüm, yb'ler artık Perşmbe günleri gelicek, bu bölümü umarım beğenmişsinizdir sizleri seviyorum öpüldünizzz😘😗😍😘😗😘😘😗😈😈😈😈😨😨😅😅😣😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢😢

BAĞIMLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin