5'İ BİR YERDE #Wattys2018 FİNAL YAPTI!

48 saat

"Siz serum bitince çıkabilirsiniz ama 48 saat boyunca uyumicaksınız" dedi. "Tamam" dedim ve kafamı salladım. Uzun bir sessizlik oldu 5'i bir yerde endişeyle bana bakıyodu. "Ya alttan alttan birşey mi geliyo?" Dedim kaşlarımı çatıp. Sonra birden gözlerimi sonuna kadar açıp doktora baktım. "DANG! 48 saat uyumicakmıyım!?" Dedim sinir ve endişeyle. "Hmm evet" dedi. "Dang! Allah Allah anladım da bizede mi 48 saat?" Dedim gözlerimi kısıp. Doktor bana anlamsızca bakıyodu. "Anladım" dedim ve kafamı salladım.

...

Soğuk hava suratıma çarpmıştı. "Ya 48 saat ne!? Küfür gibi!" Diye söyleniyodum koluma giren Aksel ise kafasını sallıyodu. "Ya ama ya" dedim ve ağlamaya başladım.
(Harika bir oyunculuk yeteneği bravo!) Aksel bana döndü. "Hiç taklit yapma Afra bunun kaçışı yok güzelim" dedi kaşlarını çatıp.

(Hayırdır Kemal Su cevap vermedin?) Dedi Azize. Ben ise sadece göz devirdim. "Aaa Rüya! Rüya'yı unuttum!? Nasıl oldu acaba!?" Dedim endişeyle. "Merak etme ben arayıp sordum ateşi çıkıyomuş arada sıra da ama iyiymiş" dedi İlker abi. Derin bir nefes verdim. Melis bize bakarak. "Rüya kim?" Dedi merakla. "Rüya benim kardeşim" dedim ve yürümeye devam ettik.

...

Gözlerim mosmor olmuştu ağlamaktan.
(Siz diğceksiniz noldu bu kıza YİNE!) E 48 saat uyumicaktım tabiki de romantik filmin dibine vurdum. İnce ince gelen horlama sesi ile yanımda uyuya kalan Aksel'e baktım. Hayvan gibi uyuyodu sinirle kaşlarımı çattım ve yataktan ittim.

Kısa süre sonra kafasını ovalayarak kalktı. "Noldu bana? Nerdeyim ben?" Dedi. Sonra da yatağa geri oturdu. "Bi-biz bu-burda ağlamaktan geberelim sen uyu" dedim ve ağlamaya devam ettim. "Ya yine ne yaptım ya!?" dedi ve inledi. "Yok birşey Aksel! Kalk git hadi!" Dedim ve yatağa uzandım yavaş yavaş gözlerim kapanıyodu ki birden suratıma yediğim su damlalarıyla geri açtım. "Uyuma Afra! U-yu-ma!" Dedi İlker abi. Odayı süzdüğümde farkına vardım.

Resmen bütün ev odamdaydı. "KALKIN!" Diye bağırmamla koltukta uyuya kalan Savaş ve Barış yere düştü,Oğuz hemen ayağa kalkıp odadan çıktı,Melis ise hala uyuyodu. "Ya yeter ya yeter ya!" Dedim bir Erman Kuzu edasıyla.
(Hayır esmasıyla) diyen Azize'den daha fazla soğumuştum.
(Sen ve iğrenç şakaların) dedi Kemal Su. "Yine ve yine söylüyorum ben uyurken bağırmayın veya konuşmayın!" Dedi Melis sinirle. "Annem Melis kalk yavrum hadi hadi çocuğum hadi Melis!" Dedim bir anne edasıyla.
(Hayır es-)
(Lütfen sus Azize hepimiz anladık)
"Yaaaa benim uykum vaaar!" Dedim mutsuz mutsuz. "Eeee?" Dedi hepsi. "Eeeesi biraz bakın valla 10 bilemedin 20 dakika uyusam ya nolur!" Dedim bebek gibi.
(O bebek taklitlerinden birisi değildi merak etmeyin) "Hayır demek ne demek? Hayır anlamak bu kadar mı zor bir kelimeyi? Bak güzelim,bak bebeğim,bak sevgilim bak aşkım ha-yır hayır olmaz!" Dedi Aksel ve yanağımı öptü. Odaya üstünde battaniye,burnu kıp kırmızı bir adet Rüya girdi ve yanıma gelip oturdu. "Abla" dedi ve elinde ki peçeteyi aceleyle burnuna götürüp hapşurdu. "Se-sen iyimisin?" Dedim ve elimi anlına koydum o sıra da da herkes teker teker odadan çıkıyodu. "İyiyim sen?" Dedi ve geri kalktı. "İyiyim bebeğim sen hadi git uyu" dedim. Kafasını salladı ve arkasını dönüp odadan çıktı. Aksel ise yatağa uzanmış uyuyodu bende kolunun üstüne kafamı koydum ve sarıldım sıkı sıkı. "Seni seviyorum"dedi ve saçlarımı öptü. "Bende" dedim ve esnedim.

...

Üstümde panda desenli pijamam ve ben karşınızdayız. Yine tabisi harıhayım.
(Gereksiz,ruh hastası,manyak,egoist)
(Azize sen çok gereksiz-)
(Sen beni seviyosun!) Dedi Azize. Ya ama yeter ya! İç seslerim aşk yaşıyo resmen! Yiter ya! Yiter ya!
(Ne-nerden çıkardın! Ben yazardan hoşlanıyorum hıh!)
(Sana sevgilim var dedim Kemal Su! Hıh!) Ya yeter diyorum! Kime diyorum!? Bir susun da devam edeyim yazmaya!
(Yanlız yazar benim gerizekâlı sen bir karakter parçasısın!) İyi be oynamıyorum! Hadi bakalım öldürücem kendimi!?

"Huhuu?" Sesi ve kulağımda şıklatılan elle kendime geldim. "İyimisin?" Dedi Oğuz. "Ha? Haha!" Dedim ve arkama yaslandım. "Herkes nereye gitti?" Dedim ardından kaşlarımı çatıp. "Herkesin işi varmış bende anlamadım. Rüya'da uyuyo zaten" dedi ve oturdu yanıma. "Ya bu ne monoton mono-" sözümü sertçe kapanan kapı kesti. "YA MELİS HEMEN EVE GELİYOSUN!" Diye bağırdı İlker abi. Biz Oğuz'la birbirimize baktıktan sonra İlker abiye döndük. "Noldu?" Dedim kaşlarımı çatıp. "MELİS! AH MELİS AH!" Dedi yakınarak sonra da telefonla yine birisini aradı. "ALO AKSEL HEMEN GELİN ABİ!" Dedi sinirle. "NE Mİ OLDU!? MELİS HANIM ATEŞ'LE BULUŞMUŞ! O OLDU!" Diye gürledi ve telefonu kapattı biz şok bir ifadeyle bakakalmışken Sema abla telaşla aşağıya indi.

"Afra! Afra kızım" dedi ve tamamen aşağıya indi. Telaşla kalktım. "Rüya! Çok ateşi var düşmüyo!" Dedi hemen Oğuz'un kolundan destek alıp koşmaya başladım arkamdan da Oĝuz geliyodu. Yukarıya odasına çıktık baygın gibiydi yarı uyur yarı uyanık. Oğuz hemen kucağına aldı ve odadan çıktık. Hızla aşağıya indik ve evden çıkıp arabaya bindik. "Ben...bende geleyim mi?" Dedi İlker abi telaşla. "Sen kal abi" dedi Oĝuz bende arabaya bindim ve Oğuz sürmeye başladı.

...

Rüya'ya serum takılmıştı ve daha iyiydi. Benim üstümde hala pandalı pijama vardı ve herkes bana bakıp gülüyodu. Odaya geri girdik Oğuz'la. "Ben bir ariyim Aksel'i" dedim ve telefonumu elime alıp aradım.

Karaselim Aranıyor...

"Alo"
Aksel: Alo Afra"
"Aksel noldu? Kızın üs-"
Aksel: Kendini tuvalete kitledi ve çıkmıyo!" Dedi sinirle.

"Off"
Aksel: Napıcaz hiç bilmiyorum"
"Ben bir geliyim konuşayım olur mu?"
Aksel: Rüya kötüyse gelme biz hallederiz güzelim"
"Yok yok iyi o ben hemen geliyorum"

Dedim ve telefonu kapattım. "Oğuz benim acil eve gitmem lazım sen kal burda olur mu?" Dedim. Kafasını salladı. "Melis iyimi?" Dedi telaşla. "İyi iyi merak etme" dedim ve odadan çıktım hızla hastaneden de çıktım ve bir taksiye binip adresi verdim.

...

Eve gelmiştim. Ücreti verdim ve aceleyle arabadan inip kapıya gittim. Zili çaldım,Sema teyze açtı. İçeri girdim ve Salonda oturan 5'i bir yerdenin yanına gittim. "Nerde?" Dedim nefes nefese. "Odasında tuvaletine kilitledi kendini" dedi İlker abi. Hepsinin morali bozukdu.
(E bozulur tabi!) Dedi Azize. Merdivenleri çıktım ve Melis'in odasına girdim. Kapıyı kapattım ve tuvalete yaklaştım. Burun çekme ve ağlama sesleri geliyodu. Tuvaletin kapısın önüne oturdum. "Melis" dedim sakin sakin. "Afra git lütfen" dedi ve ağlmaya devam etti. "Bak sadece biz varız izin ver içeri gireyim sonra yine kilitle istersen" dedim. Sessizlik oldu ardından yavaşca tuvaletin kapısı açıldı. Kalkıp içeri girdim geri kapattı ve kilitledi. Yere oturdu ve bana sımsıkı sarıldı.

İlk bir afalladım ama sonra bende ona sarıldım. "Ağla bebeğim rahatlarsın" dedim şevkatle. O zaten ağlıyodu ben söyleyince birşey değişmedi. "Anlatmak istersen dinlerim" dedim. Benden ayrıldı ve peçete alıp burnunu sildi. "O gece ben istedim" dedi ve ağlamaya devam etti. "Hangi gece bu hani o olaylı sabahın öncesinde-"
(Ya sen ne saçmalıyon ya!?)
(Kız kaç saatir uyumuyo salak!) Kemal Su'ya sonuna kadar katılıyodum.
"Ya anladım ben tamam" dedim...