Murat'ın gözlerinin dolduğuna yemin edebilirdi,ama o kadar kızgındı ki bu sefer yelkenleri suya indiremiyordu İpek.  Çünkü söz konusu içinde ki bir candı. 
Nasıl onu kafeslemek için kullandığını düşünürdü? Hala nasıl bu tür sözler söyleye bilirdi?

"Saçmalamada yürü"

Murat,kızın kolundan tutup çekiştirmeye başladı bir anda. Arabanın kapısını açıp bindirdi hemen İpeği.

"Serdar,İpek hanımı evine kadar bırak"diyerek gözlerini tekrar İpeğe dikti."Arabanı yarın göndertirim"diyerek devam etti. İpeğin içini çekerek ağladığını görünce hemen arabanın kapısını kapattı Murat, yoksa dayananamayabilirdi. Saçmalıktı!o adama benzeyen bazı tarafları vardı kabul ediyordu bu yüzden kendi yaşadıklarını yaşatamazdı kimseye, az bile olsa yaşatamazdı.O yüzden bu bebek doğmamalıydı, hiçbir şekilde doğmamalıydı.

ERTESİ GÜN

O kadar halsiz ve bitkin hissediyordu ki İpek. Bütün gece doğru duzgun uyumadığı yetmiyormuş gibi hafif bir kanaması olmuştu,bu yüzden erkenden doktora gitmişti.Hamileliğin riskli olduğunu, dikkat etmesi gerektiğini ve dinlenmesi gerektiğini söylemişti doktor.  Sinir stresten de uzak durmalıydım.Tabi ne kadar başarılı olunabilirdi bu konuda bilmiyordu.  Arabadan inip yeni iş yerine doğru ilerledi.Amcası çağırmıştı karşıdan, Üsküdar'a gelmişti bu yüzden.İçeriye girdiğinde etrafına bakındı genç kız.Her yer inşaat halindeydi.

"İpek hoşgeldin kızım"

Amcasının sesi üzerine arkasına döndü tabi yanında Muratta vardı."Hoşbulduk amca" Gözlerini Murattan kaçırıyordu çünkü şu anda gerçekten yüzünü bile görmek istemiyordu, o kadar kızgındı ki ona.

"Burayla artık tamamen senin ilgilenmeni istiyorum,sol tarafta gördüğün yer bize ait yani Kurhan pastahanesi altında olacak.Bu gördüğün yerin tamamı da Çınar mağazası olacak üst katta muhasebe bölümü, senin odan ve Murat'ın odası olacak"

Amcası anlatıyordu ama İpeğin şu anda hiç umrunda değildi.Evet burası çok güzeldi ama bebeğinden başka ve  bunu nasıl açıklayacağından başka hiçbir şey düşünemiyordu.

"Sen her zaman çok yaratıcı oldun,işçiler hızla çalışacak. Burayı da senin üzerine yapacağız, notere gidip bu işlemleri de halledelim"

"Amca böyle bir şeyi kabul edemem.Tamam işletirim başında dururum fakat bu başka bir şey .Burası bana mı ait olacak?" Murata baktığında onunda kendisine baktığını gördü."Ayrıca Murat onaylayacak mı?kendi mağazası da var sonuçta" Yine öyle yakışıklıydı ki,böyle önüne düşen bir tutam saçı geriye atma isteği oluşuyordu İpekte. Bu adam yüzünden aptallığın en üst seviyesine ulaşmıştır.

"Ben sadece kar odaklıyım, burası sadece şubelerden birisi.Senin üzerine olmasını bende istedim. Çünkü benim için çok önemli değil"

Bu şekilde içine sinmiyordu İpeğin. Buranın maaliyetinin bir kısmını amcası karşılayacaktı. İleride bir gün yine başına kalkınmasını istemiyordu.Muhtemelen Murat'la olan durumundan sonra, amcasıyla arası bayağı bozulacaktı ve geleceği de düşünmek zorundaydı.

"Bir şartla kabul ederim; buranın maliyetini ben karşılaşacağım amca.Sen değil."

Murat'ın hayran dolu bakışları İpeğin yüzünde gezindi.Asla kimseye minnet duymuyordu,tek başına nasılda ayakta dimdik duruyordu böyle. Evet hayran olmamak gerçekten elde değildi. İpek bütün kadınlardan farklıydı, çok farklıydı.

"Bunu karşılayacak kadar paran yok kızım"

Bir kısım birikimi vardı ancak buraya yetmeyeceğini biliyordu İpek. Bu yüzden başka yollar bulması gerektiğinin farkındaydı.

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin