41. Bölüm

7.2K 345 57
                                    

İviiiiiiiiit uzun bir aradan sonra herkese merhaba. :D Kırk bir kere maşallah.

Yav accık şu ikinci kitabım olan 'Karanlığın Meleği' kitabımı okuyun yetim gibi kaldı yavrucak.

"Kardeşim senin İngilizcen mi vardı?"

"Good morning canım." Kapıya son kez vurup açmasını bekledim. Kapının kilidinin açılma sesi gelince kulpu aşağı indirip odaya girdim.

Ateş yerde oturmuş önünde kağıt helvalar ile bekliyordu ve elini yumruk yapmış havada tutuyordu.

"Sakın Ateş! Sakın aklından bile geçirme!" Ateş sırıtıp ilk kağıt helvaya vurdu. Ciğerim parçalanıyor!

"Kulun köpeğin olayım yapma. Etme eyleme ben yaptım sen yapma." Ateş diğer elini çenesine koyup biraz düşündü.

"Aslında olabilir. Benim de işime gelir." Ellerimi kaldırıp hayır dercesine salladım.

"Vazgeçtim kağıt helvalara ne yaparsan yap. Gerekirse ırzına geç ama sana kölelik etmem." Ateş dudağını büküp bana sonra kağıt helvalara baktı.

"Yazık olacak." Kağıt helvalara sert bir şekilde vurdu. Ah nefes alamıyorum! Ateş minoşlarıma vurmayı kesip ayağa kalktı ve gülerek odadan çıktı. Hain köpek!

Altı üstü bir kağıt helva. Dimi?

Yerdeki kağıt helvaları alıp çöpe attım. Salona geçip tekrar oturdum. O sırada kıçımın titremesi ile çığlık attım.

"Bir şey mi oldu?" Kerem kafasını kapıdan uzatmış bakıyordu.

"Altımda telefon varmış bir an şey olunca şey ettim." Kerem gülümsedi ve başını sallayıp bir odaya girdi. Orada ne var da hep oraya giriyor? Bunu sonra araştırırım, telefona bakıp kimin aradığına baktım. Tabi ki de Kıvanç.

"Efendim Kıvanç?"

"Bu akşam Arda yakalanacak falan ya Mert'i de biz yakalayacağız." Hı?

"Derken?"

"Anlamayacağını biliyordum. Diyorum ki Mert'i bu akşam eve çağır, sonra bizim eve gelen polisler yakalasın. Bu kadar kolay bunda anlamayacak bir şey yok ki."

"Taam Kıvanç taam." Telefonu kapatıp koltuğa fırlattım ve Kerem'in girdiği odaya girdim. Oha!

Kerem barfiks çekiyor. Aman Allah'ım şu kaslara bak.

"Doyamadın bakıyorum." Kerem imayla gülüp yanıma geldi.

"Küçük şeytan ne oldu söyle bakalım?" Ben miyim şeytan?

"Aaa sana yakıştıramadım ben miyim şeytan?" Kerem gülüp alnımı öptü. Bu niye çok gülümsüyor. Tamam gülsün ama, başkasının yanında olmaz yakarım onu.

"Ya şey oldu. Şimdi Kıvanç aradı ve...." Kerem tek kaşını kaldırmış ne söyleyeceğimi beklemeye başladı. Tamam bu söylediklerimden sinirlenecek ama Kıvanç istedi.

"Mert'i buraya çağırmamızı ve o-"

"Kesinlikle olmaz!" Niye sinirlendi ama?

"Bir tanem lütfen bu gün Arda yakalanacak." Aslında izin vermese de çağıracaktım. Kerem bıkkınlıkla nefes verip tamam anlamında başını salladı. Heyt be kimin sevgilisi.

"Mükemmelsin sen." Kerem'e sarılıp yanağından öpmeye başladım.

"Tamam bırak yalaka. Anca işime gelince öp." Kerem'e dil çıkartıp salona geri gittim. Ateş koltukta yayılmış tavana bakıyordu. Acaba aklından neler geçiyor. Ateşin yanına çömelip omzunu dürtükledim.

Erkek Lisesi Where stories live. Discover now