Ömrü boyunca ufacık detayları bile planlayan, titizlik hastası, aşırı mantıkçı, duygusuz deyim yerindeyse robot gibi yaşayan Bulut'un bir gecede değişen hayatının hikayesi Evlenmeden OLMAZ.
Evlenme teklifi almayı beklediği gecede müstakbel damat...
Çelimsiz VIP bölümünden sonra gerçekten koskocaman bir şaşkınlığım var :D Geçen bölüm neredeyse bütün yorumlar Ece ve Ece'nin kayın validesine olan saldırganlığı hakkındaydı. Bir Allah'ın kulu da bu Nehir sultan neden kayın pederini sakinleştirici ile uyutuyor demedi :D Yazık değil mi yaşlı başlı adamcağıza. Kimse fark etmedi bile :P
Korkudan ne yapıcağını bilemez halde hastaneden içeri girdi Bulut. Eli ayağı birbirine girmiş telaştan kendini kaybetmişti. İş yerinde toplantı için hazırlık yaparken annesinin hastaneye kaldırıldığı haberini almıştı. Ne olduğuna durumunun ne kadar ciddi olduğuna dair tek bir şey öğrenememişti.
"İyi mi? Ne kadar kötü durumu..." VIP kapısının önünde bekleyen Danny'nin yanına koşarak gitti. "Neyi var? Ağır yaralı mı? Araba kazası mı?" Tek kelime etmeyen Danny tırnaklarını kemiriyor cümlelerini toparlamaya çalışıyordu." Konuşsana ne oldu anneme, ameliyatta mı?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"İ-içerde..." Eliyle Paşazade'ler için ayrılmış odayı gösterdi Danny. Heyecandan Türkçe'yi unutmuştu. "Araba kazası değil ama..." Tırnaklarını kemirmeyi zar zor bırakıp "...daha kötü bir şey oldu." dedi. "E-ece..."
"E-ce mi?" Korkusu üç katı artmış bir şekilde içeri koştu Bulut. Bir arabanın annesine yapabileceği en korkutucu şey birkaç kemiğini kırmaktı. Söz konusu Ece olduğu için durumun ne kadar vahim olduğundan emin olamıyordu. Annesinin başına her şey gelmiş olabilirdi. Sonuçta Ece laz kızıydı, Yatırtepe'liydi ve en önemlisi bela mıknatısıydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bana o kızı bulucaksınız..." Derin derin nefes alıp sakinleşmeye çalıştı kadın. Hala daha eli titriyor yediği tırmıklar yüzünden tüm teni sızlıyordu. "Üstüme atladı. Hayır atladı demek az kalır, uçtu resmen." Kolundaki kırmızı çizgileri ve diş izlerini polise gösterip "Bakın bana, şu halime." dedi. "Kırmızı zebraya döndüm. Her yerim delik deşik.Isırdı beni düşünebiliyor musunuz? Yamyam. Birde utanmadan VIP etinin daha bir lezzetli olduğunu haykırdı. Kudurmuş olmalı. Çağırın eşimi bana kuduz aşısı yapsın! "
"Haklısınız hanımefendi." Söylenen kadını dinlerken olan biteni anlamaya çalışıyordu baş komiser. "Saldıranın yirmi yaşlarında bir kız olduğuna emin misiniz? Küçücük bir kızın tek başına sizi bu hale getirdiğine inanmamı mı bekliyorsunuz?"Saçı başı dağılmış ağlamaktan gözleri kıpkırmızı kesilmiş kadına baktı şüpheyle adam. Kadının vücudunda ki yaralar o kadar fazla duruyordu ki.
