1. Bölüm KARMA (part 1)

50.2K 1.3K 219
                                    

"Tıpkı Sindirella'nın elbisesi gibi bu elbise senin için yaratıldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Tıpkı Sindirella'nın elbisesi gibi bu elbise senin için yaratıldı .Buradaki tek fark sihirli bir değnek yerine benim parmaklarımın mucizeyi yaratması." dedi Songül Ece'ye imrenerek bakarak.

Aynadaki yansımasına bakıp gülümsedi Ece. Bedenini saran dantel işlemeli beyaz elbise üzerine tam oturmuştu.Etek uçlarına serpiştirilen minik inciler boynundan asla çıkarmadığı kolyesiyle mükemmel bir uyum içersindeydi. Dağınık şekilde yandan örülü saçları ve hafif makyajı mahalle kuaförüne gittiğini bağırmayacak kadar sade bu akşam gidecekleri restoranda parlamasına yetecek kadar şıktı.

"Yani bir peri anne olmayabilirim ama ilerde çocuklarınız olursa içlerinden birinin adını Songül koymanız gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta vefa sadece bir semt adı değil." dedi Songül suratında heyecanlı bir bakışla.

"Bu iğrençti."  Elbisesini inceleyen bakışlarını yaklaşık bir saattir hak ettiği iltifatı bekleyen arkadaşına çevirdi Ece. Gözleri yatağının üstüne tünemiş dudaklarını büzmüş onu süzen Songül'e değdiğinde,

"Kurtarıcımsın, bu elbise gerçekten mükemmel. Hatta buna elbise demek hakaret sayılır. Bu bir, bu bir..." an be an gururdan kabaran çakma peri annesine gülümseyerek "...sanat eseri." dedi Ece. Duyduklarının verdiği rahatlamayla yatağa uzanan Songül'e arkasını dönüp çantasını hazırlamaya başladı.

Sıradan biri bu konuşmalarını duysa abarttığını düşünebilir dalga geçebilirdi. Ama söz konusu Ece olunca üzerine uyan elbise bulmak hiçde kolay değildi. Aldığı çoğu kıyafet ya üzerine çok bol gelir yada içine sığmak adına kadınlara işkence çektirmek için yaratılmış korselerden birini giymek zorunda kalırdı. Sıradan bir kızdı Ece. Ortalama bir Türk Kızı. Koyu kahve saçları ne insanda dokunma istediği yaratacak kadar kıvırcık nede rüzgarda asilce salınacak kadar düzdü. Boyu çoğu mankenin bacak boyuna eşit olmasına rağmen o herzaman bunu saklamanın bir yolunu bulurdu. Hayatı boyunca asla biraz daha ye kopacaksın gibi bir cümleyi işitmemiş ama asla kilolu olmamıştı. Yazları tüm gücüyle diyete girer kışları hakettiği saltanatı yaşardı. Filmlerde ki gibi çok zengin bir hayata sahip değildi. İki katlı eski ahşap bir evde çocukluk arkadaşı Ege ile, maaşı yettiği ölçüde lüks yaşıyordu. Hal böyle olunca an be an daha da hayran kaldığı elbisesi onun için bu gece yaşayacağı masala bir davetiyeydi.

"Ben arabayı hazırlayayım."

Songül arabayı hazırlamak için giderken o kendini izlemekle meşguldü. Her şeyi yanına aldığından emin olunca son bir kez aynada kendine baktı. Üzerindeki mini elbiseyi çekiştirirken "Gelinliğe beş kala."diye mırıldandı Ece.
Görünüşü evlenmeyi düşünmeyen bir adamı bile nikah masasına oturtabilirdi.Yatağın üzerinde duran pudra rengi trençkotunu üzerine geçirirken yüzüğü gördüğünde nasıl tepki vermesi gerektiğini düşünüyordu.

Furkan ile üniversiteden arkadaşlardı ve iki senedir düzeyli bir ilişkileri vardı. Genç adam evlenmek için başarılı olması gerektiğini söylemiş, bir kaç ay önce avukat olarak Ece'nin çalıştığı şirkette işe girmişti. Üstelik bir süredir çok fazla tuhaf davranıyordu, sanki söylemesi gereken bir şeyler olan utangaç bir çocuk gibi. Bunu sadece Ece değil birlikte yaşadığı Ege ve en yakın arkadaşı Songül'de hissetmişti.Tüm bu işaretler yetmezmiş gibi İstanbul'un en pahalı restoranlarından birinde bu geceye özel olarak yer ayırtmıştı Furkan. Alın size evlenme teklifi sinyalleri.

Evlenmeden OLMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin