4. Bölüm Pişmanlık

16.2K 977 82
                                    

"Neredesin be Ece?" Bardaktan boşalırcasına yağan yağmura aldırmadan sokakları kolaçan ediyordu Furkan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Neredesin be Ece?" Bardaktan boşalırcasına yağan yağmura aldırmadan sokakları kolaçan ediyordu Furkan. Yaklaşık yarım saat önce arabasını yolun ortasına bırakıp genç kızı aramaya yaya devam etme kararı almıştı. Hızlı adımları köşe başında ki marketi görünce yavaşladı. Titrek sokak lambalarını boğmak istercesine tüm gücüyle parlayan tabelaya baktı. Bu saatte belkide bulabileceği tek açık dükkan bu olmalıydı. Sevgilisine dair bir iz bulmak umuduyla koşar adımlarla içeriye girdi. Kasada bekleyen ve neredeyse ayakta uyuyan görevliye cüzdanında duran resmi uzattı. "Bu kızı gördünüz mü?" Yüzünden aşağıya akan suları elinin tersiyle silerken "Bu saatte açık bulabildiğim tek dükkan sizsiniz." dedi. "Belki buraya girip, telefonu falan kullanmak istemiştir. Eğer biraz düşünürseniz..."

"Ben GPS miyim?"

"Yinede çok değil eğer biraz düşünürseniz..."

"Bedavaya olmaz."

"Ne isterseniz veririm." Uzattığı resme bakmayan kasiyere cebinde duran tüm nakiti uzattı Furkan. Sunulan yüzlüklerin yeterli olmadığını düşünen kasiyer arkasını dönerken "Kolumdaki saat, bu yeterli olur mu?" dedi. "Gerçekten pahalı bir marka. Sahte falan değil, inanmıyorsanız kartvizitimi verebilirim.." Telaştan titreyen ellerle kartvizitlerinden birini çıkartmaya çalıştı. Kasiyerin sarhoş olduğunun farkına varmış genç kız için daha da korkmaya başlamıştı. Kısa süre önce Ece'nin yardım istemek için girmiş olabileceğini düşündüğü markete hiç uğramamış olmasını diledi. 

Bir hafta önce hediye gelen saati kartviziti ile birlikte sarhoş adamın eline tutuşturup "Sevgilimi gördünüz mü?" dedi. "Bayanın biri bu sokağa girdiğini gördüğünü söylemişti, eğer yardımcı olursanız,yarın paranın daha fazlasını getiririm."

"Nasıl bir avukat bu halde görünür?Bırak saati ben paraların gerçek olduğuna inanmakta zorlanıyorum. " Kollarını birbirine dolayıp karşısındaki yüzü süzdü kasiyer. Denize düşmekten beter halde ıslak kıyafetlere bakıp yüzünü buruşturdu."Yine de bu hale gelmekte biraz haklısın.Bu saatte buralar biraz tehlikeli olur. Sarhoşu var hırsızı var..." Elinde duran ve avucuna sığmayan paraları kasaya yerleştirirken " Senin kız biraz masum bir tipe benziyor." dedi. " Bacak kadar da bir şey, buralarda çiğ çiğ yerler onun gibisi."

"Onu gördün mü görmedin mi?"Alaycı tavırlarıyla sinirlerini oynatan adama neredeyse hırlayan bir ses tonuyla sordu Furkan son kez. Adamın yüzüne yansıyan sırıtış içinde kalan son sabrı da alıp götürmüştü.

 Aralarında duran tezgahı aşıp sarhoş adamın yakasına yapıştı. Hissettiği endişeden olacak kendini kontrol etmekte zorlanıyordu. "Sana bir soru sordum. Şimdi bir cevap bekliyorum." Kasiyerin ayaklarının yerden kesilmesine aldırmadan tüm gücüyle sarsıyordu. Tezgahın üstünde duran resmi işaret edip "Buraya girdi mi, girmedi mi?"dedi.

Evlenmeden OLMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin