BÜYÜK PATRON

~24. Bölüm~

Oylar ve yorumlar fazlasıyla az olmasına rağmen nasıl 6k olduk bilmiyorum. Hikayemi başından sonuna kadar okuyan herkese çok minnettarım kendinize iyi bakın ♥♥♥♥

Demir'in Anlatımı

Beren sözlerime gülümseyerek karşılık verdiğinde bende aynı sıcak bir şekilde gülümsedim. Ayağa kalktığında kapı aniden açılmıştı, Ömer elinde konfetiyle girip patlattığında Asya'da arkasından içeriye girip alkışlıyordu.

Beren irkilmiş olacak ki koluma girdi daha sonra ona sevimlice bakan Ömer ve Asya'ya bakıp gülümsedi.

''Siz, sorunlusunuz.'' Dediğinde Ömer kollarını açıp kafasıyla Beren'i çağırıyordu. Beren tereddüt etmeden Ömer'e sarıldığında Asya, Ömer'in tişörtünü çekiştiriyordu.

''İlk önce bana sarılması lazımdı.''

Beren gülen suratıyla Asya'ya da sarılınca kapıda Yağız beyaz önlüğü ile belirdi.

''Beren, daha iyi misin?'' diye sorduğunda Beren gülümseyerek kafasını olumlu anlamda salladı.

''Gayet iyiyim.'' Dediğinde Yağız'da Beren'e sarılmak için kollarını açtı. Beren, Yağız'a kısa bir süre sarıldıktan sonra ondan uzaklaştı.

''Nerede kalacaksınız?'' diye soran Yağız'a bakıp boğazımı temizledim.

''Eve gitsek iyi olur, Beren'in dinlenmesi lazım.''

''Ev şuan güvenli değil bence.''

''Polisler kapıda bekleyecekler ayrıca koruma tuttum ve o şerefsizlerin hepsi hapiste.''

''İyi madem, ben işime döneyim dikkatli olun.'' Deyip gittiğinde Beren bana bakıp yorgunca gülümsedi.

''Artık gidelim mi?'' dediğinde kafamı olumlu anlamda salladım.

  Ömer'de bizimle geliyordu ve bu beni rahatsız etmiyordu, kardeşimin hayatını iki kez kurtaran bu çocuğa kanım ısınmaya başlamıştı ama bunu bir süre bilmese iyi olurdu sonuçta ağırlığımı korumam lazımdı.

Evin önünde arabayı park ettiğimizde üçü de durup eve ve birbirlerine baktılar.

Ömer haylazca sırıtıp, ''Geçti ve gitti işte. Hadi parti zamanı.'' Deyip arabadan indiğinde Beren'de inmişti. Bende Asya'yı kucağımı alıp peşlerinden ilerledim.

Asya'yı tekerlekli sandalyesine bindirip görevliyi çağırdım ve duş için Asya'ya yardım etmesini söyledim.

Beren'de duş almak için odasına çıktığında rahat bir şekilde koltuğa oturdum. Ömer elinde cipsle gelip karşıma bağdaş kurup oturdu, ben ise aç gibi cipsi yiyişini izledim.

''İster misin? Valla bayatlamadan yemelisin.''

''Hayır, bende duş alsam iyi olacak.''

''Bende mi alsam?'' dediğinde tek kaşımı kaldırıp ona baktım.

''Hepiniz duş alınca gaza geldim.'' Deyip güldüğü anda öksürmeye de başladı.

''Salondan ayrılma.''

Öksürmesini durdurmadan, ''Merak etme kendi evim kadar rahatım burada.''

Bir şey demeden odama çıktım ve sıcak suyla duş alıp rahatladım. Saçlarımı kurutup üzerime rahat bir şeyler giyindikten sonra Beren'in odasının önünde durup kapısına tıkladım.