3.

2.2K 112 15
                                    

Özür dilemesine şaşırmış olmama rağmen, bunu ona belli etmeyecektim.

"Ne var? Yine dalga mı geçiyorsun?"

'Hayır' der gibi başını salladı. Af dileyen, pişman bir kedi. Çok masumdu. Ama ona yenilmeyecektim.

"Havuza girmek istemiyorsan, başka bir yere gideriz." dedi.

İşte buna gülünürdü. Ali ve Ben? Ben ve Ali? Dışarı çıkmak. İçimdeki Selin, şimdiden karnına kelebekler doldurmuştu. Ama, bir teklife kanacak kadar basit bir kız olmamalıydım.

"Hayır. Eve gideceğim ben."

"Ev mi? Otele demek istedin herhalde."

Bunu bile biliyordu ya. Bunu bile.

"Pardon da, ilkokulda ki matematik notu mu falan da biliyor musun?"

"Kesin kötüdür senin matematiğin."

İstemsizce ikimizde gülümsedik. Sadist tarafının yanında, birde gizli sapık takipçiliği başlamıştı.

"Hey! Ne yapıyorsunuz siz? Neredesiniz?"

Kuzeyin saçma sesi duyulurken, Ali de arkasını dönüp ona baktı.

"Cemre nerede?" dedim.

"O hala yüzüyor. Ben sizi göremeyince, bir bakayım dedim."

Ali, ya sinir olduğunda ya da heyecanlandığında yaptığı gibi, güneşin altında parlayan saçlarını karıştırdı. 1 günde olsa onu biraz tanımışım değil mi?

"Siz ne yapıyorsunuz burada?"

Kuzey, yine saçma sapan sorgu işlemine geçmişti.

Ali fazla sakin bir şekilde, "Aramızda." dedi.

Kuzey, tam ağzını açacakken konuştum.

"Benim biraz midem bulandı da eve gidiyordum."

Ali'nin yanında, yine gözlerinin içine baka baka yalan söylemiştim. Bu zararsız bir yalandı ama sonuçta yalandı. Kesin benim profesyonel bir yalancı olduğumu düşünüyordur. Ama biliyor musun sadist patronum, Normalde hiç yalan söyleyemem.

"Şimdi daha iyi misin?" dedi, Kuzey.

"İyiyim." dedim. "Ama eve gitmek istiyorum."

"Ben bırakayım seni."

Ali, 2 dakikadır ilgilenmediği konuşmamıza, ışık hızıyla daldı.

"Bende buraya Eceyi yolcu etmek için gelmedim.Bırakıyordum şimdi."

Ali, Kuzey'in konuşmasına izin vermeden, tekrar söze girdi.

"Ece arabaya bin."

'Ece' deyince ilk başta üzerime alınmadım ama iki saniye sonra kırmızı arabaya doğru ilerledim. Takma adıma, benden daha çok alışan sadist patronum.

Arabaya bindiğimizde bir süre konuşmadık. Bir kaç kez ona baktığımda, onunda bana baktığını görüp kafamı yola çeviriyordum. Onunla göz göze gelmekten adeta kaçıyordum.

"Muhabbetine de doyum olmuyor. Hala küs müsün bana?"

Bu adamın kaç ruh hali, kaç maskesi vardı? Bilmiyordum. Tabi ki affettim. Ben kin tutan biri değilim ki mavi gözlü bela.

"Küsüm."

"Nedenmiş?"

"Bana söylediklerin için. Cadı bile dedin bana."

Benimle Oynar mısın? (Alsel)Where stories live. Discover now