W.T.F(DoKai) BİTTİ

W.T.F§15§

Bölüm şarkısı: Exo One and Only

W.T.F.W.T.F.W.T.F

Kai Luhan'ın yanından ayrıldıktan sonra bir süre Han Nehri'nin yosunlarla bütünleşmiş rahatlatıcı kokusuyla buluşmak adına nehrin kenarında ki herhangi bir kafeye oturdu. Kyungsoo'nun yanında olmayışı o derece can sıkıcıydı ki içini her zaman rahatlatmayı başarmış su sesi bile derdine derman olmaktan çok uzaktı.

Yarın akşam Kyungsoo ile Kai'nin ilişkilerinin miladı olacaktı çünkü.

Eğer yarın akşamı bir şekilde aşmayı başarabilirlerse ilişkileri sağlam bir kaç kolonun üzerine oturtulup gelecek her hangi bir doğal afete karşın dimdik ayakta duracaktı. Ama nedense Kai'nin içinde ki o siyahlar giyinmiş boynuzlu şeytan tam aksinin olacağını iddia edip duruyordu. Bu bir kumardı ve kartlar açıkça masaya serilmeden kimin galip geleceğini bilmiyordu. Tek dileği ise o şeytanın boynuzlarını bir yerlerine sokmaktan ibaretti.

Saat gece onikiyi gösterdiğinde kafe artık kapanmak üzereyken sandalyenin arkasına astığı montu alarak yarım yamalak sırtına geçirdi. Hava çok soğuk olmamasına rağmen yanlız kalmış olmanın verdiği huzursuzluk vücudunu kış ayazın da kalmışcasına dondurmuştu.

Eve doğru yola çıkarken tek dileği ise Kyungsoo'nun o kocaman yatağı ısıtmış olmasıydı.

Sonunda evin önüne geldiğinde gülümseyerek dış kapının çelik yüzeyin de gördüğü anılarla öylece bakakaldı. Kyungsoo'nun buraya geldiği gün daha dün gibiydi. Ne badireler atlatarak almıştı hayatına küçük adamı. Daha doğrusu Kyungsoo zorla girmişti desek daha doğru bir yorum olurdu sanırım. İyi ki diye geçirdi içinden, İyi ki Kyungsoo'ya ve onun aşkına sahipti. Sözler vermek ve gelecek hakkında konuşmak için henüz erken olabilirdi, malum yarınlar ne getirir bilinmez. Yanlızca emin olduğu tek bir gerçek vardı ki o da Kai bugün olduğu gibi yarın da aynı samimiyetle sevecekti Kyungsoo'yu.

Yuvasına yerleştirdiği anahtarı iki kez sağa doğru çevirdiğin de gelen 'tık' sesiyle birlikte açılan kapıyı iterek tüm ışıkları kapalı olan eve sessiz adımlarla girdi. Kyungsoo uyuyor olmalıydı. Ayakkabılarını büyük bir umursamazlıkla çıkararak vestiyerde ki yerini umursamadan halının üzerine bırakıp karanlık hol de ilerlemeye başladı. Montu da büyük bir umursamazlıkla mavi benekleri olan halinin yüzeyi ile buluşurken eli bu kez pantolonunun gopçası ile buluştu. Neden yolda soyunduğunu kendisi bile bilmezken sonunda yatak odasına girmiş uyuyan bir Kyungsoo ile karşı karşıya gelmişti.

Üzerinde bir boxerden başka birşey olmayan vücudunu yavaşça Kyungsoo'nun vücut ısısı ile sımsıcak olmuş yatağa sokarken, sevgilisinin titrek dudaklarından çıkan ılık soluklar çoktan soğuktan donmuş vücudunun güneşin önüne konulmuş bir dondurma gibi erimesine neden olmuştu.

Soğuk elleri yavaşça Kyungsoo'nun sıyrılan tişörtün den belirgin olan kaslarında gezinirken başını onun boyun girintisine gömüp burnunu dolduran güzel kokunun huzuruna bıraktı can çekişen adi ruhunu. Kyungsoo ile sevgili olduklarından beri ilk defa onun arkasından iş çeviriyor olmanın huzursuzluğu vardı üzerinde. Bir nevi Kyungsoo'yu aldatmışlık hissi taşıyordu kalbi. Ama bunu onun iyiliği için yaptığı su götürmez bir gerçekti.

«»«»«»»«»«»«»»«

Sabah güneşi ile aydınlanan oda ortama huzur aşılarken Kai boynunda gezinen kalın dudakların vermiş olduğu huzurla gülümsedi. Bir kaç esneme haraketi yaparken yarı çıplak vücudunu tamamen unutmuştu. Kollarını yukarı doğru ensettiği için ince pike üzerinden sıyrılıp aşağı kaymış Kyungsoo esmer tenin can yakıcı güzelliği karşısında mest olmuştu.