W.T.F§7§

4.4K 242 104
                                    


Bölüm şarkısı: Pink try

W.T.F.W.T.F.W.T.F


Kesinlikle hiçbir romantiklik ibaresi taşımayan çift bolca ketçapladıkları patates kızartmasını yerken televizyon karşısına geçmiş romantik komedi türünde bir film izliyorlardı.

Kai'nin kahkahaları odanın kulaklarını çınlatırken Kyungsoo'nun ifadesiz suratı ise televizyonda ki oyuncuların bile performansını düşürmesine neden oluyordu. Orada ki Romantik KOMEDİ ifadesini fark etmemiş olsa gerek ki suratsız bir ifadeyle izlediği tek şey Kai'nin dudaklarının kenarında kalan ketçaptı. Kesinlikle fazla ketçap müptelası bir insan değildi ama nasıl desem Kai'nin dudaklarının üzerinde ki ketçap, eti pufun üzerinde ki rengarenk şeker tanecikleri gibiydi. Güzelliğine güzellik katıyordu işte. Hele bir de yanından hiç ayırmadığı çilekli lolipopları yok mu? Tanrım işte yine başlıyorduk. Bu çocuğun götünde lolipop fabrikası falan olmalıydı. Yoksa cebinden bu kadar lolipop çıkmasının başka bir açıklaması olamazdı.

"Kyungsoo romantik komedi ibaresinin neyini anlamadın? Söyle anlatacağım ciddiyim?"

Kai ambalajını açtığı lolipopu ağzına koymak üzereyken söylediğinde Kyungsoo uzanıp lolipopu alarak kendi ağzına koydu. Sadece merak etmişti bunun bu kadar sevilecek neyi vardı ki alt tarafı bir şeker işte. Onun yerine o esmer dudakları ile kendi kalp dudaklarını emse olmuyor muydu.

"Ah! Cidden"

Kısa olan söyleyip sinirle saçlarını karıştırdığında Kai onun lolipop yediğinden dolayı tam kapanmayan dudaklarının kenarından akan salyalara ekmek banmamak için kendini zor tutuyordu. Bir adam aynı zamanda hem seksi, hem güzel, hem sinirli, hemde mutlu olabilir miydi? Cidden Kai'nin üzerinde tuhaf insanları çekme mıknatısı olsa gerek bunun kayda değer en mantıklı açıklaması buydu. Ve mıknatısı icat eden adama ufaktan bir gönderi.

"Neden bana o kadar tuhaf bakıyorsun?"

"Ş-şey Kyungsoo salyaların akıyor."

Kai kendi dudağının kenarında ki ketçapı fark etmeden esmer dudaklarını işaret ederek söylediğinde işte bu Kyungsoo'yu güldürmüştü. Ve öyle görünüyordu ki onu güldürecek tek kişi yine Kai olacaktı.

Gülümsemesi Kai'nin şaşkın suratı ve alt tarafında bulunan hareketlenme yüzünden ufak ufak kahkahalara dönüşürken aynı dejavuyu birkez daha yaşamışlar yere düşüp binbir parçaya ayrılan lolipopun ardından birbirlerine bakarak kahkaha atmaya başlamışlardı. Hem zaten bu filmi komedi diye önlerine süren adamda ufaktan bir kaç küfür hak ediyordu ama neyse ki şu an Kai'nin dudakları Kyungsoo'nun çilekle buluşmuş kalp dudakları ile ilgilenmekle fazlasıyla meşguldü. Hemde kendi esmer dudaklarının farkında bile olmadan...

Kyungsoo esmer adamı kucağına çekip ellerine mükemmel bir şekilde uyan esmer kalçaları okşarken dudaklarını tek bir saniye olsun Kai'nin dudaklarından ayırmıyordu. Hem şu kitaplar da yazan öpüşürken nefes almak için geri çekilme şeysi de neyin nesiydi. Bu dudaklar varken insan nefes almayı ne yapsın?

"Ah! Kyungsoo biliyorsun orası halen daha acıyor."

Kai altındaki şeyin varlığını hissetmeye başladığında tekrardan poposunda halen daha mevcut olan o sızıyı duymuştu. Ama kendi alt taraflarında başlayan Eyfel Kulesi inşaatı 'sikerim senin hassaslığını' der gibi dünyanın en büyük yapılarından biri olduğunu ispatlamaya çalışırcasına yükselmeye başlamıştı bile.

"Biliyorum bebeğim."

Kyungsoo'nun ağzından akan anlayış Kai'nin bugün bilmem kaç milyonuncu şaşkınlığını yaşamasına neden olurken fark etmeden üçlü kanepeye sihirli eller tarafından uzatılmıştı bile.

W.T.F(DoKai) BİTTİWhere stories live. Discover now