KORKU

39.8K 2K 100
                                    


Sınav döneminin bitişiyle rahat bir nefes almıştı Nisa. Yoğun bir tempoyla geçirdiği iki buçuk ay... Yorgunluktan bitap düşmüş haldeydi. Hem derslere çalışıyor hem de Elif'in tedavisiyle ilgileniyordu. Onun durumunun iyiye gittiğini duydukça keyfide yerine geliyordu. Sınavları da iyi geçmişti. Yani hayatında en azından bir kısmı yolunda gidiyordu. Bunun için oldukça keyifliydi.

Ancak bedeni buna dayanmak konusunda kendisi gibi dirençli değildi. Akşam yemeğine bile inmeden koltukta uyuya kalmıştı. Elif, odasına gelip onun uyuduğunu gördüğünde gülümseyerek kenarda duran pikeyi üzerine örtüp bir süre yanında durmuş ve onu izlemişti. Abisi, onu hayatının kenarında bir koltuğun üzerine koyuyordu ama kendisinin istediği bu değildi. Nisa ile abisi arasındaki anlaşmayı duymuştu. İyileştiği gün gitmekte özgür olacaktı. Bunu duyduğunda alınmamıştı. Çünkü Nisa'nın kendisiyle ilgilenmekte ki amacının bu evden gitmek olduğunu düşünmemişti. Onun samimiyetine koşulsuz inanıyordu.

Ancak yine de bir yanı bundan hoşnut değildi. Nisa'nın bu evde sonsuza kadar kalmasını istiyordu. Abisiyle aralarındaki ilişkinin düzeyini biliyordu. Onların evlilikleri nefret üzerine kuruluydu. Ama inanıyordu ki, bu nefret bir gün kalbe inecekti. Çünkü abisinin Nisa'ya olan bakışlarını görmüştü. Ona olan tavırlarının da farkındaydı. Kendisine sorsa asla itiraf etmez hatta inkâr ederdi ama onu önemsiyordu. Daha önce kimse için bu kadar şey yapmamıştı. Abisi bir kızla alışverişe gidecekti... Kendisi için bile yapmamıştı. Tamam, Nisa'nın ihtiyacı vardı ama başkasını gönderebilirdi yanında. Ama o ne yapmıştı,  onunla gitmişti. Nisa, kendisini de götürmemiş olsaydı ikisi yalnız gideceklerdi ama sonuçta abisi onunla gitmişti.

Sonra, ona attığı kaçamak bakışları yakalıyordu. Nisa'nın gülümsediği zamanlarda onun da bıyık altından güldüğünü çok defa fark etmişti. Hatta Nisa kazayla bir yere çarpsa, biri bir şey söylese ondan daha çok tepki veriyordu. Geçen gün Nisa'nın üzerine çay döküldü diye yardımcılardan birini kovmaya kalkmıştı. Ancak Nisa izin vermemişti. Abisi de ona karşı çıkmamış ve evde kalmasına ses çıkarmamıştı. İlk defa kendinden başka birinin istediğini yapmıştı. Nisa yerine başkası o kızın evde kalmasını söylemiş olsaydı, biliyordu ki boşa konuşmuş olacaktı ama Nisa'ya itiraz etmemişti.

Sadece abisinde görmüyordu bunları. Nisa'da yapıyordu. Sözde Savaş'tan nefret ediyordu ancak onun her şeyiyle yakından ilgileniyordu. Evde bıraktığı dosyaları o istemeden şirkete gönderiyor, kıyafetleriyle ilgileniyor, abisinin izin vermediği şeyleri yapmamaya çalışıyor ve elinden geldiğince ona itaat ediyordu. Ancak bu konu hakkında ona bir şey söylediğinde inkâr ediyor ve farkında olmadığını söylüyordu. Buna inanmıyordu elbette. Ama yine de üstelemeden konuyu kapatıyordu.

Bu yüzden Nisa'nın da abisiyle birlikte olacağına karşı umutluydu. Bunu şimdilik nasıl yapacağını bilmiyordu ama bir şekilde Nisa'nın bu evde sonsuza kadar kalmasını istiyordu. Onun gelişiyle evin tüm havası değişmişti. Artık yalnız değildi. Kendisini anlayan, yanında olan biri vardı. Abisi değişiyordu. Evet, bu durumdan hoşnut olmayanlar da vardı ama onların neyi sevip sevmediği kimin umurundaydı. Bu ev abisine aitti. Nisa'yı evde istemeyen çekip gidebilirdi.

Yürümek kadar istediği bir şey vardı hayattan. Nisa, kendisine bu umudu vermişti. Artık büyük yol kat ettiğini kendisi bile görebiliyordu. Yakın bir zamanda yürüyebileceğine inanıyordu. Nisa olmasa bunu yapamazdı. Onun desteğini, dostluğunu göz ardı edemezdi. O kadar farklı biriydi ki, herkesi affetmeye hazırdı. Abisini de bir gün affedeceğine inanmasını sağlıyordu bu huyu. İşte o günün gelmesi için gayret etmeyi kafasına koymuştu.

İkisi, aralarındaki buzların eridiğini görmüyordu ve ya görmezden geliyordu ama Elif bunu çok net görüyordu. Ne yapıp edecek ikisinin bu buzları eridiğinin farkına varmasını sağlayacaktı. Nisa bu evde kalacak ve sonsuza kadar mutlu olacaklardı.

ZOR AŞK SERİSİ_1 NEFRETTEN KALBEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin