5- Fanustaki İki Parlak Pullu Balık

5.3K 436 244
                                    

Eheheheheeh yeni bölüümm

Bu bölümü öyle bi sevdim ki biraz kendimi kaptırmışım da yazarken azcık uzun bi bölümcük oldu

Neyse iyi okumalar <3


----



Chanyeol'ün yaptığı soğuk espri üzerine gözlerimi devirerek arkama yaslanmıştım. Arkama yaslanıp etrafıma bakınmak istediğim anda bütün bedenim buz kesmişti. Karşımda gördüğüm kişi o olamazdı. Bir hayalin ya da rüyanın içinde olmalıydım. 

Sabah erkenden yaptığı spordan gelen Sehun üzerime terli tshirtinü fırlatmak suretiyle beni birazdan uyandıracaktı hatta. Evet evet, bu kesinlikle bir rüyaydı.

"Ne alırdınız?" Gözlerimin içine kısa bir süre baktıktan sonra gülümseyerek bizimkilere dönmüştü. Bana bakarken gördüğüm o bakışlarda bendeki gibi utanma yoktu. Benim bütün vücudum buz kesip dizlerim titrerken o sadece sıcak bir şekilde göz teması kurmuştu benimle.

Eski bir arkadaşmışız gibi, daha önce bir yerlerde karşılaşmışız gibi, evimi soymamış gibi, altında dakikalarca inlememişim gibi ve daha da önemlisi her an beni yeniden altına almak istermiş gibi.

Abartıyordum belki, hayır abarttığımı düşünmek istiyordum, ancak bana ve sipariş vermeye çalışan Sehun ve Chanyeol'e attığı bakışlar oldukça farklıydı. Kısa bir an olsa da hissetmiştim. O bakışlarının gerisinde o gece yaşananlar yatıyordu.

"Başka bir isteğiniz?" Bu sefer benim ve Yixing'in olduğu tarafa döndüğünde tırnaklarımı dizlerime geçirmiştim.

"Teşekkürler." Yixing nazikçe reddettiğinde önümüzde hafifçe eğilmiş ve uzaklaşmıştı. Fakat eğildiği sırada göz göze geldiğimizdeki o gülümsemesi ve koyu bakışları midemi alt üst etmeye yetmişti.

"Bu yeni çalışan herhalde." En çok da bu durum beni tedirgin ediyordu.

"Ateşli parça." Chanyeol fikrini belirttiğinde Yixing bile onu onaylamıştı. Diğerleri gayet olağan bir şekilde Jongin'i izlemeye devam ederken onunla ilgilenmeyen tek kişi bendim.

Tek kişiden kastım cidden tek bendim. Çoğunu okuldan daha önce gördüğüm kızların dolu olduğu masa bütün ilgisini Jongin'e vermişti. Ya da yandaki şirketten çıktıkları belli olan çalışan kadınlar... O tarafa bakmamak için kendimi zorlayarak hemen kenarındaki masaya oturduğumuz yolu izlemeyi tercih etmiştim.

İnsanlar ona bakmakta haklıydı. Yakışıklıydı. Fazla yakışıklıydı. Fiziği kusursuzdu ve tavırları kesinlikle ona ayrı bir hava katıyordu.

Kısacası ben böyle bir ateşli parçayla yatmıştım.

"Siparişleriniz." Jongin geri gelip yıllardır her buraya gelişimizde sipariş ettiklerimizi getirdiğinde ona bakmamak için özen göstermeye çalışsam da kendimi tutamayarak ona bakmıştım. Onun da bana baktığını fark etmemle soğuk terler dökmeye başladığımı hissediyordum. "Afiyet olsun." Uzaklaşabildiğinde nefes alabilmiştim ancak.

"Diğer çalışan kız nerede?" Ve Sehun'un ilgisini çekebilen tek şey ya içki ya da kızlar olurdu zaten.

"Sen kızı tavlayana kadar kız işi bıraktı desene." Kyungsoo Sehun'a küçümseyici bir bakış attığında ben hariç hepsi gülerek Sehun'a acıma dolu bir bakış atmıştı. Çünkü ben kendime acımakla meşguldüm.

"Tavlamaya çalışmamıştım ki. Eğer tavlamaya çalışsam çoktan elimdeydi." Göğsünü kabartarak arkasına yaslandığında eğer modumda olsaydım Sehun'la iyi bir dalga geçebilirdim ancak şu an kendim dalga geçilecek bir haldeydim.

The DaltonsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin