Rogers And Stark / Yirmi Beş

Start from the beginning
                                    

Simon gülümsedi. "Bu da bir seçenek."

"Ama," diye böldü Dylan. "şu an Kaptan Amerika'nın kızıyla konuşuyorsun. Sence ben ne yaparım?"

Simon cevap vermedi.

"Sanırım seni önce ona bırakırdım," diye Hunter'ı işaret etti, Hunter anında silahını kayışından çıkardı ve nişan aldı.

Anında caddeyi boydan boya silahlarıyla nişan alan ajanların sesleri doldurdu.

"Sevgilisinin babasıyla uğraşıyorsun ne de olsa."

Hunter mermiyi sürgüledi.

Boş mermi kovanı ağır çekimde aşağı düştü ve metalimsi ses birkaç saniyeliğine sessizliği bozan konuşmaya destek verdi.

Ajanlar da onunla birlikte aynı şeyi yaptı, tüm cadde bunun sesiyle doldu.

Colletti hala rahattı.

"Sıra bana gelene dek herkes seni döverdi belki de, bilmiyorum."

Hunter silahın büyütecine doğru başını eğdi.

Ajanlardan ses gelmedi.

"Bana sıra geldiğinde,"

Hunter bir ayağını geriye attı ve duruşunu aldı.

"Tüm kanın akmış olacak."

Hunter hazırdı.

"Ama ben,"

Dylan bir adım öne ilerledi.

"Herkes seni işkenceden geçirirken,"

Bir adım daha attı.

"Ben kahvemi alıp bir koltuğa kurulacağım ve,"

Ellerini cebine soktu.

"Senin acı çekmeni izleyeceğim."

Simon, Dylan'ı hala o alaycı gülümsemesiyle süzmeye devam ediyordu.

"Kahve mi?" diye sordu.

Dylan omuz silkti. "Eh, kış geliyor. Bizimkiler senden iki günde sıkılır mı sanıyorsun?"

Colletti yarım ağız gülümsedi. "Bu yüzden Rogerslardan hoşlanıyorum."

"Cehenneme kadar yolun var Collet-"

Silah patladı.

Ajanlar karşılık vermeye başladı, Hunter arabanın yolcu kapısına dönüp açtı ve kapıyı önüne siper ederken Dylan diğer taraftan davrandı.

"Sana işaret vermedim!"

"Ateş eden," Hunter bir başkasına ateş etti ve yeni bir mermi sürgüledi. "ben değildim!"

Belindeki tabancayı Dylan'a atan Hunter silahıyla başka bir ajana ateş etti ve yeni bir mermi sürgüledi. O ilk atışı yapanın kim olduğunu deli gibi merak ediyordu ama şu an arabasına saplanan mermilerin öcünü almalıydı.

Diğer taraftan ateş eden Dylan, şarjörü bitince silahını en yakına siper alan ajana fırlattı ve kaldırımdan eğilerek koşarak siper yerine üstten dalıp ajanı yumruklarıyla bayılttı.

Binanın kolonunun arkasına siper almış ajanın kolunu yakalayıp çevirdi ve kırılmasını sağlarken ajanı kendi önüne siper edip boynuna kollarını doladı ve bayıttı. Bir diğer kolondaki ajan onu vurmadan önce Dylan kolondan destek alıp sıçradı ve ajanın üzerine indi.

O anda bir gürültü duyuldu. İki demirin ezilme ve camların kırılmaya benzer sesleriydi. Hunter siper aldığı kapının ardından başını kaldırdı ve arabasının üzerine inip tepesini çökerten Demir Adam'a baktı.

Rogers And StarkWhere stories live. Discover now