22. Bölüm

110 3 0
                                    

Yazarın anlatımıyla

Bir hafta sonra

Yiğit büyük bir boşluğun içindeydi. Sürekli Uyuyan Güzel'i onu bırakıp gidiyordu ve o hiç birşey yapamıyordu.
Tam bir haftadır gözüne uyku girmiyordu.

Yağmur damlaları yüzünü ıslatırken o sadece başını kaldırmış kara bulutlara bakıyordu.

Gamze'nin gidişi sadece onu değil, herkesi etkilemişti. Peşinden gitmek istiyordu Yiğit, ama bunu yapamazdı.
Çünkü eğer Gamze'nin annesi bunu fark ederse biricik sevgilisinin canını çok yakardı.

Başını yere doğru eğdi. Karşısında ki kadın onu afallatmıştı.

Göğe bakıyordu her zaman ki gibi. Yüzünde ki buruk gülümsemeyle Yiğit'e döndü.

"Beni bırakacaksın, değil mi?"

Geçmiş gözünün önünden geçerken burnundan güldü. Uyuyan Güzel kayboldu. Hasretiyle yanıp tutuşan kalbi o gittiğinden beri atmıyordu sanki. Zaman hiç geçmiyor, Yiğit'in yaraları her gün daha da çok acıtıyordu. Dayanmaya gücü kalmamıştı. Ama sevdiği kadın için bunu yapmak zorundaydı. Ona mutluluğun ne olduğunu öğretmeden ölemezdi. Gamze'nin bu duyguyu tatmasını istiyordu.

Gece Uyuyan Güzel'i için Uyuyan Güzel ise Gece'si için yaşıyordu.

Eli boynunda ki kolyeye gitti.

Kolyeyi dudaklarına yaklaştırıp usulca öptü. "Kavuşacağız, sevgilim."

Gözleri bir anda fal taşı gibi açıldı. Gamze'nin telefonunun odasında olduğunu hatırladığında hızla ama binaya doğru koşmaya başladı.

Çamurlu ayakları beyaz zemini kirletirken koşmaya devam etti.

Odasına doğru yöneldi ve kapıyı açıp hızla içeri girdi.

Gözleriyle telefonu aradı.

Siyah kaplıklı bir telefon gördü masasının üstünde. Bu Gamze'nin olmalıydı.

Eline alıp şifre olmaması için dua etti.

Telefonu açınca bir oh çekti ve hızla kişilere girdi.

Titreyen parmakları yüzünden az daha Fadime Teyze diye birini arayacaktı.

En sonunda annem yazısını gördü ve üzerine tıklayarak annesini aradı.

Telefon defalarca çaldı. En sonunda annesi telefonu açtığında boğazı düğümlendi. Konuşamadı. "M-merhaba."

Annesi tek kelime etmedi.

Yiğit derin bir nefes alıp konuşmaya başladı. "Lütfen, bir kez sesini duymama izin verin... Lütfen."

"Gece!"

"G-Gamze?" Sesi titriyordu. Sesini tekrar duymak ona biraz da olsa iyi gelmişti.

"Gamze!" diye bağırdı. "Gamze, seni kurtaracağım."

"Hayır! Sakın, gelme! Bekle sevgilim, bekle. Ben sana geleceğim."

Sözleri onu sakinleştirirken sertçe yutkundu.

Pansuman | TAMAMLANDIKde žijí příběhy. Začni objevovat