19. Bölüm

91 1 0
                                    

Gördüklerim her an daha çok korkmama neden oluyordu. Yıllardır bu zalim kadınla aynı evde yaşıyordum ve hayatta kalmıştım. Bence bu büyük bir başarıydı.

Kalbine bir bıçak saplı olan küçük kızın cesedi kurumuş kanla kaplıydı. Yüzünde ki o ifade hâlâ oradaydı. Tam yüz on üç kere görmüştüm bu ifadeyi.

Muhtemelen daha on-on iki yaşlarındaydı. Acımasızca katledilmişti.

Annesinin durumu ise daha beterdi. Koluna ve bacaklarına saplanan bıçaklar sayesinde duvarda bir tablo gibi asılı duruyordu.

Arkamı dönüp evden çıktım. Annem şuan buradalarda olabilirdi ve benim kaybedecek bir saniyem dâhi yoktu.

Kendi evime girdiğimde kanla boyanmış olan kırmızı duvarları gördüm.

Arkamdan gelenlerde en az benim kadar korkmuş olmalıydılar.

Duyduğum silah sesleriyle irkildim ve arkamı döndüm.

Simsiyah giyinmiş birkaç adam, koridorda ellerinde silahlarla bize saldırmaya çalışıyorlardı.

Gece hızla silahını kaldırdı ve tetiğe bastı. Adamlardan biri kalbine saplanan mermiyle yere düştü. Geriye on iki kişi kalmıştı.

Silahımı onlara doğrulttum ve ateş ettim.
Adam aynı anda başka bir silah sesi daha duyuldu.

"Mert!" diye tüm gücüyle bağıran Sıla'nın sesinde büyük bir öfke vardı.

Dönüp Mert'in ne durumda olduğuna bakmak istiyordum ama eğer böyle birşey yaparsam başka birini daha kaybedebilirdik.

Sıla "Sıçtım ağzına!" diye bağırıp deli gibi ateş etmeye başladı. Mert'i vuran adamın bedeni kurşunla dolduğunda Sıla'nın tekrar acı içinde ki çığlığını duydum. Bu sefer ona saldırmış olmalıydılar.

Polat birkaç adım öne çıktı ve adamları sırayla vurmaya başladı.

Geriye sekiz adam kalmıştı. Ozan'ın da bağırışını duyunca gözümden bir damla yaş aktı.

Yiğit ve Can aynı anda bir adamı vurdular. Yedi kişi kalmıştı.

Hemen karşımda ki adamla aynı anda ateş ettiğimizde benim mermin onun karnına, onun mermisi ise benim omzuma gelmişti.

Kanamaya başlayan omzumu umursamadam tekrar ateş ettim.

Karşımda ki adam ölünce altı kişi kalmıştı.

Aslı karşısında ki adamın tam kalbine ateş etmişti. Bu çok şaşırtıcıydı ama şaşırmaya bile vaktim yoktu.

Taner'in olmadığını fark edince korkmaya başladım.

Adamların arkasından gelen kişi ta kendisidiydi. Sessizce yanlarına yaklaşıp birinin kafasına dirseğini geçirdi.

Tüm adamlar aptallık edip arkalarını dönünce sırayla hepsine bir bir ateş ettim.

Hepsinin cesetleri yere yığıldığında arkamı dönüp Mert ve Ozan'a baktım.

Mert göğsünden, Ozan ise kolundan vurulmuştu.

Yiğit ve Can Ozan'ın yanına, Aslı Ve Polat da Mert'in yanına gittiğinde ben hızla eve girdim.

Hızla adımlarla evde yürümeye başladım.

Her yer çok korkutucuydu. Evin içinde etmişti.

Etrafta kimsenin olmadığı görünce burnumdan sinirli bir şekilde solumaya başladım.

Koltukta duran küçük not gözüme çarptı.

Titreyen ellerime notu aldım ve yavaşça açtım.

Odana bir uğra derim, canım kızım.

Pansuman | TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now