2. Sezon 12. Bölüm; Yıkılmaz!

25 7 1
                                    

Top sesleri Hun'un duyu organını kısa süre boyunca felç etmişti.

"Lanet olsun burdan çıkmam gerek." Aynı zamanda su alan gemi paramparça olmuştu. Alt tarafta ucu görünen tekneye bakan hun bir rahatlama yaşamıştı.

Kısa süren bir rahatlama..

Hun rahatlar rahatlamaz bir top atışı daha oldu ve gemi tamamen iki parçaya ayrıldı. Geminin sağ parçasının üzerine düşmesi sonucu hun bilincini kaybetti.

Yu ming ise fırsattan istifade etmek için bekliyordu. Beklediği gibi büyük gemideki kişiler gemiye sonradan çıkan o çocuğu hedef almıştı. Geminin ikiye yarılması sonucu dengesi bozulan yu ming geminin dümeninin yakınlarında olan bir çıkıntıya sıkıca tutundu.

"O lanet çocuk olmasa çoktan ölmüştüm." Yu ming Hun'un az önce bulunduğu yere pişmanlık dolu bakışlar atarken gözleri ile büyük gemiye baktı.

Büyük gemi ise kısa süren savaştan dolayı pek tatmin olmamıştı. İki deste top atışı yiyen büyük gemide ağır hasar almıştı. Normalde olsa bir iki atıştan büyük gemi hasar almazdı ama bu sefer iki deste top atışı almıştı.

O sırada ilk kaptan köşkünden çıkıp mürettebat'a seslendi.

"Siz çocuklar çabuk olun ve alt tarafa destek çıkın!" Elinde bulunan eğik kılıcı ile uzun direğe bağlı 12 ipi kesti. Kesilen iplere bağlı ağırlıklar düşerken büyük bir gümbürtü ile direğe bağlanmış yelkeni açtı. Yelken gemiden daha büyüktü. ( Burda bahsettiğim yelken bildiğimiz gemilerde olan yan yelken değil paraşüt gibi olan ama adı aklıma gelmedi idare ediverin :)

Rüzgarı içine alan yelkenle beraber gemiye binen su miktarı düşmeye başladı. Geminin yan tarafında bulunan iplerle gemiye veriilen hasarı bir nabız azaltan tayfa 1. Kaptana sevinç naraları attı.

1. Kaptan naraları görmezden gelemezdi. Bir süre bekledikten sonra eliyle tayfaya susmasını söyledi. Hasarı azalttıktan sonra batırılan geminin kalıntılarına baktılar. Aralarından bazıları rasgele küfür ederken bazıları dalga geçiyordu.

Siz çocuklar yanlış tayfaya bulaştınız.

Bizi süt çocuğu mu zannettiniz.

Öyle atarsan, böyle batarsın!

Kaptan köşkünde doğru ilerlemek isterken bir kıpırtı gözlerini ona bakmasına sebep oldu. Bunlar hazine kasaları ve değişik boyutlarda olan varillerdi.

Kaptan bu ani gelişen çatışmadan dolayı boşa giden birkaç büyük top zarara girmişti. Ama gördüğü şeyler şimdilik onu heyecanlandırmaya yetmişti.

Tayfadan iki kişi verilen emirle beraber bir tekne ile gemi kalıntılarına ulaştı. Ulaştıkları an onlara en yakın olan hazine sandığını tekneye bağladılar. Ardından 4 büyük varil ve 2 bira fıçısı bağladılar. O anda geminin bir parçası batıyordu. Yan dönen parçadan ortaya çıkan şey bilincini kaybetmiş biçimde yüzen bir çocuktu.

Hun'u az önce gemilerine zarar veren kişi olduğunu düşünüp yüzünü biraz ekşittiler. Lakin kısa süren birkaç bağırışla birlikte gemiden git gide uzaklaşan bir tekne gördüler.

"Lanet, başkası varmış." Hızla kürek çekmekte olan Yu ming tüm gücünü harcıyordu. Şansına su akışı gittiği yöndeydi. 5 nefes sonra ufukta dehşet bir hızla kayboldu.

"Lin sence çocuk bu herif tarafından kaçırılmış olmasın ?" Basit bir deyişle Hun'un gücü sadece temel alemi 5. Seviyede takılı kalmıştı. İstese bile tek başına böyle bir gemiye sahip olamazdı. Yu ming'de onu umursamadan gitmesini sadece bu olasılığa bağladılar.

HUN SUOWhere stories live. Discover now