Dertli Dipan

5.3K 102 15
                                    


2 Hafta Sonra:

Bu iki hafta içerisinde her gece kusuyordum. Ama şu dört gün çok iyiydim. Kızlar ısrar edip hamilelik testini yaptırmaya çalışıyordular. En sonda sabrım taştığında hepsine "Niye ikide bir zorluyorsunuz? Yoksa sizde mi bu evden defolup gitmemi istiyorsunuz?!" diyip Kuzey'in bana dediklerini anlatmıştım bebek konusunda. Sonra da onları odadan kovup bir daha yüzlerine bakmamıştım.

Aynı şekilde Ela ve Melisaya da yapmıştım. Çünkü Yağmur, Melisa'yı arayıp olanları söylemişti. Bir süre bana dediklerini dinlemiştim. Yok mutlu olacak mışım yok bilmem ne bilmem ne! İkisine de bağırıp evden kovmuştum. Sinirle gruptan çıkıp hepsine engel atmıştım.

Bunları düşünürken balkonda gözlerim dolu dolu yıldızları izliyordum. Bir haftadır doğru düzgün uyuyamıyordum. Zaten Kuzeyde odaya hiç uğramamıştı. Bu iki hafta içerisinde Kuzey'e karşı duygularım epey bi değişmişti. Eskisi gibi hissetmiyordum.

Gözlerimden bir yaş aktığında gözlerim yanmaya başladı. Hem uyukusuzluktan hemde yorgunluktan. Telefonumu alıp kızlarla ve grupla olan fotoğraflarıma bakmaya başladım. Kameraya geçip fotoğrafımı çektim, sonra da instagrama paylaştım.

@pigaçuKamel: Dertli Dipan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


@pigaçuKamel: Dertli Dipan

995K Beğeni
Yorumlar Kapatıldı


Telefonumu kapatıp gözlerimi yeni doğan güneşe çevirdim. Ne olmuştu benim eski özgürlüğüme? Ne olmuştu benim hayatıma?

Böyle şeyleri düşünürsem kesin kadayı sıyıracaktım. Kablosuz kulaklıklarımı takıp Elektornik Gitar cover Farazi Unutulanlar sesini açtım. Aşağıya inip kahvaltılıkları hazırlamaya başladım. Kahavltılıkları masaya yerleştirip tabakları,çatal-kaşık-bıçakları ve bardakları dizmiştim. Gülerek inen Osman baba, Selen anne ve Erele baktım. Üçü sofraya bakıp oturdular. Yavaş yavaş diğerleri de indiğinde portakal sularını sonra da çaylarını doldurdum. Yağmur'un yanında değil Kerem'in yanında yiyordum. Kerem tabağımı alıp birkaç şey doldurduğunda ona bakıp gülümsedim. Oda gülümseyip önüne döndü. Tabaktakilerle bakışırken. Kuzey ayağa kalkmış yanıma geldi. Çatal'ı tutup sucuğa batırdı, sonra da ağzıma getirdi. Dudaklarıma sürtüp ağzımı açamamı bekledi. Ağzımı açtığımda ağzıma sokup çatalı çekti, tabağa bırakıp yerine oturdu. Otururkende "Onlar bitecek! Doğru düzgün yemek yemiyorsun bir haftadır." dedi. Tabağımdaki salatalık ve domatesleri yemiştim sadece. Yiyesim yoktu. Yine dolan gözlerime lanet edip ayağa kalktım. Kulaklıklarımı takıp hızla bahçeye çıktım. Bahçedeki hamama oturup sesi sonuna kadar açtım. Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başlıyordu...


Uyandığımda ormanlık bir yerdeydim. Hamaktan kalkıp etrafa baktım. Gözlerim bana doğru yaklaşan Aslan'a döndüğünde kala kalmıştım. Geri geri yürümeye başladım. Aslan da geri geri yürüyüp gözlerime baktı. Aslında pek korkunç gözükmüyordu. Aslan'ı süzüp gözlerim sarkan karnına takılmıştı. Hamileydi galiba. Ona doğru bir adım attığımda oda bana doğru atmıştı. İyice yaklaşınca elimi Aslan'ın anlına atıp okşadım. Gözlerini kapatmasıyla içimde bir huzur hissettim. Beraber biraz yürüdükten sonra bir uçuruma geldik. Uçurumun kenarına gidip oturduk. Ben uzanıp yıldızları seyretmeye başladım. Hemen hemen bu iki ay içerisinde en çok burda huzur hissetmiştim. Stres,gürültü,sinir hiçbiri yok!

Yan tarafıma baktığımda Aslan gitmişti. Bir anda yer titrediğinde uçurumdaki kaya parçalanmıştı. Kendimi uçurumdan düşmeyi beklerken bir el elimi tuttu. Kimin olduğuna baktığımdaysa Kuzeydi. Elinde örtüye sarılmış bir bebek vardı. Kuzey eliyle beni yukarı çekip sarıldı...


Hızla yerimden doğrulup etrafa baktım. Rüya mıydı bunlar? Başımda Selen anne ve Kuzey vardı. Ellerimle yüzümü kapatıp hıçkırarak,bebek gibi ağlamaya başladım. Selen anne sıkıca sarıldığında bende ona aynı şekilde sarıldım. Çekildiğinde ellerimi tekrar yüzüme götürecekken Kuzey önümde diz çöküp ellerimi tuttu. "Ne oluyor Kamel? İki haftadır suratın asık. Odadan bile çıkmıyorsun. Yağmur'a soruyorum 'Beni odadan kovdu. Yüzümü bile görmek istemiyor.' dedi, nedenini sorduğumda ise 'Boşver.' diyip geçiştiriyor." Dediğinde kafamı yana attım. "Ya yok birşey. Az bişi atıştık, o yüzden konuşmuyoruz!" Kafasını aşağı-yukarı doğru salladı. "İstersen gruptakilerle ve kızlarla geceye akalım bügün? Kendine de gelirsin." Diyince sıkıca ona sarıldım. "Teşekkür ederim." Dedim, sonra da hızla odama gidip giyinme odama geçtim. Siyah şık,açık-saçık bir elbise giydim, ayakkabı olarak ise bağcıklı siyah uzun topuklularımı.

 Siyah şık,açık-saçık bir elbise giydim, ayakkabı olarak ise bağcıklı siyah uzun topuklularımı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Makyaj masamın yanına gelip rimelimi tazeleyip kan kırmızısı kalıcı bir ruj sürdüm. Yine klasiğim şimşek eyeliner çektim. Saçlarımı salık bırakıp taradım. Kapı açıldığında gelene baktım. Kuzeydi, üstüne siyah bir gömlek altına da siyah iş pantolonunu giymişti. Gülümseyince oda beni süzüp kaşları çatık bir şekilde baktı. "Bu gece karışmasan?" Dediğimde başını aşağı-yukarı salladı. Elini belime atıp aşağıya indik. Kızlar hazırdı. Hızlıca evden çıkıp arabalara bindik.

Büyük bir bara gelmiştik. Arbadan inip Kuzey'in yanına gittim. Elini belime atıp içeri girdik. Elaları görünce yanlarına ilerledik. Hiçbirisine selam vermeyip söyledikleri içkilerden değil de canım buzlu portakal suyu istiyordu. Ayağa kalkıp barmen'in yanına ilerledim. Beni görünce sırıtıp göz kırptı yavşak adam. Belimde bir el hissetiğimde kokusundan Kuzey olduğunu anladım. Kuzey de ona hayırdır dercesine bir göz kırptı. Barmense ellerini önünde birleştirip baş selamı verdi. "Kusura bakma ağabey bilemedim." Dedi yavlarıyormuş gibi çıkan sesiyle. "Buzlu portakal suyu istiyorum!" Dedim emir verir gibi. Kuzeye baktığımda dudağının yukarısı kıvrılmıştı. Barmen büyük bir bardakta portakal suyunu uzattığında alıp yerimize gittik. Ben oturmuş portakal suyu içerken diğerleri bana bakıyordu. Erkekler yanımdan ayrılıp karşımdaki koltuğa geçtiler. Kızlar ise hemen yanıma geldiler. Hep bir ağızdan "AFFET BİZİ KAMEL!" dediler. Onlara gülüp sıkıca sarıldım. Ben bunlardan ayrı kalabilir miydim amınakoyim!


Bir süre sohbet edip gülüştük. Sıkılıp ayağa kalktım. Elbisemi düzeltip bizim masanın yakınlarında dans etmeye başladım. Yanıma kızlar da gelince iyice bi coşmuştum. Fotoğraflar çekip dans ediyorduk. Belimde bir el hissedince arkamı döndüm. Ellerimi Kuzey'in boynuna dolayıp dudaklarına yaklaştım. Aklıma Elis gelince geri çekilmeye başladım. "Duş aldım." Diyip dudağımdan öpünce karşılık vermeye başladım.

Deli Kız (Kuma) +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin