7. Bölüm: Gece

604 51 48
                                    

"Her şey hazır mı?" telefondan net anlaşılmayan bir ses. Gecenin sokaklara çöktüğü bir zamanda harekete geçmeyi bekliyordu.
Sessizdi, sakindi; bu daha fazla korku veriyordu.

"Neden geceye bırakılır ki bu işler?"
sesi titriyordu, fazlasıyla korkuyordu. Ama bir yandan da sorduğu sorunun cevabını aşırı merak ediyordu.

"Çünkü gece tüm hataları örter. Çözülmesi zorlaşır, insanı korkutur. Eğer geceyi beklersen bu olayı kimse çözemez, adalet bile..."

Derin nefes alışları hissediliyordu. Bu işten kaçması imkansızdı, muhtaç olan oydu. Aslında istiyordu da, ama bunu arzulaması bile ona korku veriyordu. Kendini tanımaz hâle gelmişti.

"O halde, hazır mıyız?"

"Evet..."

"Hadi o zaman, karanlığı boyayalım."

______________________________________

Zamanlama harikaydı. Onunla yalnız kalma fırsatını yakalamıştım. Şimdi de çorba her şeyi bozmuştu. Evren! Benimle nasıl oyun oynuyorsun bilmiyorum ama her ne kadar engel çıkarsan da gerçeği öğreneceğim.

Minho: Tamam, fazla taşmamış.

Eun: Çorba ya, sadece bir çorba her şeyi bozdu!

Minho'nun bana bakıp güldüğünü hissedebiliyordum. Hızla ona döndüm ve kızgın olduğumu ona gösterdim.

Eun: Ne var be! Komik bir şey varsa birlikte gülelim!

Minho: Ahahahah! Çorbaya mı kızdın yoksa ben mi yanlış anladım?

Eun: Yanlış anlamışsın.

Minho kendi halinde eğlenmeye devam ederken ben de mutfağı toplamaya başladım ve yemeklere son dokunuşları yaptım. Yarım kalan konumuzu müsait bir zamanda konuşmanın daha iyi olacağı kanaatindeyim, tabi yoluma daha fazla taş koyulmazsa!

Yaklaşık yarım saat sonra her şeyi hazır etmiştim. Minho'nun yaptığı tek şey masa düzenlemesiydi. Çok yardımı dokunmuştu, o olmasaydı ne yapardım bilemiyordum!

Minho tabakları masaya taşırken telefonuma gelen bildirim ile elime aldım. Üzerindeki adı ve çağrıyı görmem beni heyecanlandırmış ve mutlu etmişti. Onunla daha rahat konuşabilmek adına üst kata çıkmak güzel bir karardı.

Minho: Nereye?

Kapının yanında aniden dondum. Hadi Eun, yalan bul. Hani davalarda zor durumda kaldığında hızlı hızlı üretiyorsun ya! Hadi! Sadece birkaç gün davaya katılmadın diye körelmiş olamazsın.

Eun: Şey...

Minho: Ne?

Eun: Ellerim! Ellerimi yıkacaktım.

Minho: Tabaklar?

Eun: Sen taşı ya! Zaten yemekleri bana yaptırdın.

Minho: Ah avukat, iyi git bakalım.

Aferin Eun! İçimden yaşadığım mutluluk ile hızlıca üst kattaki banyoya çıktım ve telefonumu açıp arayan kişiyi aradım.

Eun: Alo?

Seo-jun: Eun, kaç gün oldu neredesin kızım ya!?

Eun: yardımın gerek Seo-jun.

Adalete İhanet (Stray Kids&TXT&Yn)Where stories live. Discover now