50 SANA DEĞER

1.2K 64 9
                                    

Selam !
Biraz gecikti bunun için sorry . Aksilikler peşimizi bırakmadı diyelim . Şimdi buradayız.

✔️OY VE YORUM ✔️

Hallettiysek bölüme geçelim mı?

KEYİFLİ OKUMALAR

Ruşa Cibranoğlu

Bir hikaye anlatmak istiyorum huzurlarınızla, kendimi kendimden sevmediğim kadar beni seven değerli birisini nasıl sevdiğimi ,onun beni her koşulda nasıl koruyup kolladığını ,kaderin ağlarını çapraz ördüğü vakitlerde dahi nasıl yanımdan bir an olsun ayrılmadığını..

Ben size beni değil, bizi anlatmak istiyorum.

Hayatımın en bedbaht ,en başıboş döneminde ansızın çıktı karşıma. Tamam demiştim Rûşa , başına gelen herşeyi kabul et ,edilen her sözü hakareti yut , başını eğ . Kabul etmiştim Kadir ile evlenmeyi . Hoş başka seçeneğim de yoktu ya . Mutlu olurum belki demiştim,biz ezelden beridir tanışığız sever beni demiştim.

Yanılmışım.

Tüm hayatım yalanmış,beni seven kimse yokmuş. Annem babam öldüğünde öksüz yetim kaldım demiştim . Meğerse kimsesizmişim .

Sonra bir gece o geldi .

Kan davam var dedi . Gözlerinde korkunç bir öfke vardı.Berdel istiyorum dedi .Şaşırdım ,evde berdel edecek kimse yoktu. Sağıma soluma baktım . Sonrasında tüm gözler üzerime çevrilince anladım.

Kıyamete gelin olan bendim.
Kıyameti düğüne çeviren o .

"Sevgilim, dalmışsın yine." kendime gelmeme sebep olan onun huzur dolu sesiydi . Birlikte uyuyakaldığımız yatağımızda beni ne zaman yalnız bıraktığını bilmesem de uzandığım yerden doğrulup sırtımı yatak başlığına yasladım .

"Dalmışım evet . Sen ne zaman kalktın?" Ağır adımlarla yatağa ulaşıp yokluğundan beridir buz kesen boşluğu yeniden ısıttı. Bir eli belime dolanırken diğeri ise karnımı sevdi .

Sol kolunda ki metal saate bakarak "Sabah erken kalktım " dedi. Başımın üstüne bir öpücük kondurarak devam etti konuşmasına.

"Baktım büyük bebeğim ve küçük bebeğim bebekler gibi uyuyor,hiç uyandırmayayım dedim . Hem güzelce dinlenmiş oldun yavrum fena mı ?" Gevşek gevşek gülüyordu şimdi . Onun bu halini çok özlemiştim. Bir elim sakallanmaya başlayan yanağına çıkınca isteğimi anlamış olacak ki üzerime eğilerek zaman kaybetmeden kurumuş dudaklarımızı birleştirdi. Bu ana öyle hasrettim ki ..

Tam anın şehvetine kendimizi kaptırmış gidiyorken yalnızca ıslak öpüşme seslerimizin yankılandığı odada başka sesler de duyulmaya başlamıştı. Birisi deli gibi kapıyı çalıyordu.

"Ağabey ,yenge !" Elbette kendisi en güzel anlarımızın katili Kürşattı.

Azer'in sinirli soluğu yüzüme vururken hızlıca üzerimden kalkıp kapıya doğru adımladı . Kapıyı açmadan önce son kez bana bakıp açıkta bir yerimin olmadığına emin olmuştu .

Kocam'in kapıyı açmasıyla Kürşat'ın kendini yerde bulması bir oldu . Hızlıca doğrulup Azer karşısında hazır olan geçti. Bu halleri çok komikti.

"Kapı mı dinliyorsun lan sen it?" Bir eli kapı kolunda diğeri belinde son derece sinirli vaziyette bekleyen kocama karşılık Kürşat oldukça rahatti . Yüzünde ki kocaman gülümsemesi ile konuşmaya başladı.

DİLDÂDE(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin