43 GEÇEN ZAMAN

1.7K 87 0
                                    


Selamlar efendim nasılsınız?
OY VE YORUMA basan elleriniz dert görmesin.

Bölümde belirtilen yerde (+18) sahneler vardır.

ÖNCEKİ BÖLÜME OY ATMAYAN VARSA LÜTFEN ATLAMA OLMASIN.

KEYİFLİ OKUMALAR 😘

"Ay, Allahım ne güzel yaratıyorsun sen öyle. Oh sulu sulu güzel karpuz!" çeneme akan kızıl suları aldırmadan koca bir ısırık daha aldım elimde ki buz gibi üçgen karpuz diliminden. Havaların sıcak olduğu bu dönemlerde aşeren bana öyle iyi gelmişti ki bu serinlik.

Oturma odasında ki üçlü geniş divanda oturmuş hem karpuz yiyordum hemde yalnız olduğumdan mıdır bilinmez, derin düşünceler içerisinde olmaktan kendimi alıkoyamıyordum. Yaşanılan berbat günlerin üzerinden aylar geçmişti. Karnım kocaman olmuş, bebeğimiz artık sekizinci ayına girmişti.

O anları anımsar gibi oldum yeniden. Atlatılması zor bir o kadar da sancılı dönemlerdi.

"Arkana bir yastık daha ister misin?Hemen getireyim." geriye doğru atacağım bir adım onun elimi tutması ile sekteye uğramıştı.

"Lütfen yanıma oturur musun Ruşa? Konuşmak için anlaşmıştık. Dinle beni lütfen." yanına oturduğum sırada yutkunarak konuşmasına devam etti.

"Hem ben yalnızca yaralıyım, sen hem yorgun hem de bebeğimize hamilesin. Sende uzan lütfen." dediklerine uyup uzandım sol yanına. Ona pek temas etmemeye çalışıyordum.

Canı yanardı belki korkuyordum.

Derin bir nefes aldım. "Seni dinliyorum." sözlerim üzerine yan yana ama temas etmeden duran ellerimizi iç içe geçirip sıkıca sardı.
Yerimde rahatsızca kıpırdandım.

Sanki halinden memnun değildin yeme bizi.

Kıkırdadım kendi halime.
"Ay bir izin verir misin iç sesim."

"Nereden başlasam bilemiyorum ama en doğrusu lafı dolandırmadan anlatmak.. O günün sabahı yanından ayrıldığımda sana işlerim olduğu söyledim, yalan değildi. Lakin şirkete gidecek olmam yalandı."

Bunu tahmin etmiştim. Merakla baktım gözlerine devam etmesi için.

" Kabul ediyorum sana söylemem gerekiyordu ama korktum Ruşa. Güya hiç bir boktan korkmayan ben sana bir şey olmasından köpek korktum..
Affet beni, yalvarırım.. " cümlesinin sonunda yüzünü buruşturunca anladım acı çektiğini. Kalktım ayağa.

"Daha sonra devam edersin, yorma kendini." kalkacağım sıra bileğime dolandı kolu. Oturttu beni yeniden yanına.

"Hayır devam etmek istiyorum. Dinle lütfen." yumdum gözümü onayladım onu. Sessiz onayımı anlayınca devam etti konuşmaya.

"Heval diye bir adam var. Bize tüm bunları yaşatan kansız." bilmesem de ağır ağır salladım başımı. Bizden aylarımızı çalan adamdı o.

"Aslında onunla küçüklüğümüzden beridir tanışırız." cümlesi ufak bir şok geçirmeme sebep olmuştu lakin o durmadan konuşmasına devam etti.

"Şaşırmakta haklısın. Dedemin ikinci karısı, uhuların olduğu bölgede bulmuş onu daha el kadar bebeyken. Almış temizlemiş, beslemiş. Yaşımız büyüyene, aklımız bir şeylere erene kadar öz bildik onu. Oynadık, konuştuk. Koştuk, yorulduk ama hiç bir zaman dost değildik Ruşa.
Samimi hiç değildik. " yattığı yerden doğrularak yatak başlığına yasladı sırtını. Bu hareketine uyum sağlayarak bende doğruldum. O anla göğsüne çekmesi bir oldu beni.

DİLDÂDE(+18)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon