14 SIR

7.7K 397 80
                                    


Multimedya
Deniz Tekin Sezenler olmuş
Yıldızlamayı unutmayalım lütfen.

"Aramızda dağlar yollar yıllar var iken
Beni sana sımsıkı sarılı görenler olmuş.."

Keyifli okumalar 🎈


"Ağlama fıstığım, sakinleş hadi gözünü seveyim."

Azer, bir yandan kardeşi Mihrimah'ın saçlarını okşuyor diğer yandansa kulağına sakinleşmesi için telkinlerde bulunuyordu.

Lakin Konak öylesine kalabalık öylesine gürültülü idi ki genç kızın sakinleşmesi oldukça zordu.

Haberi duyan Cibranoğulları soluğu burda almıştı.
Azer Ağa'nın konağında.

Mihrimah'ın kendine gelebilmesi için daha sakin bir ortama ihtiyacı olduğundan onu buradan uzaklaştırmaya karar verdim.

"Azer, istersen ben Mihrimah'ı da alıp odaya çıkayım. Belki biraz dinlenirse kendine gelir."

Konak halkının vereceği tepkiden çekindiğim için kısık sesle konuşmuştum. Lakin Azer tam yanımda oturuyor olduğundan duymakta zorluk çekmemişti.

Kardeşinin üzerinde olan ellerinden yalnızca birini çekip dizlerimin üzerinde ki ellerime koydu.

"Haklısın Birtanem.
Teşekkür ederim."

Ufak bir baş hareketi ile önemsiz olduğunu belirttim.

"Mihrimah, hadi güzelim yengen ile git. Seni odaya çıkaracak."

Mihrimah, solgun olan yüzünde ki cansız ifade ile onayladı abisini.

Bir an kalkmaya gücü olmadığını düşündüğümden koluna girip kimseye bir şey demeden odanın dışına çıkarttım ikimizi.

Ardımızdan bakan meraklı gözlerin sorularını Azer yanıtlardı ne de olsa.

Başta misafir odasına götürmek istesem de ani bir kararla vazgeçip yatak odamıza girdim.

Ardımdan kapıyı kapatıp Mihrimah'ı yatağa doğru ilerlettim.

"Gel bakalım. Biraz dinlenmen seni için en iyisi olucak."

Öncesinde Azer ile yatağın üzerinde oturduğumuz dan sebep dağınık olan nevresimi elimle kenara alıp Mihrimah'ı çarşafların içine bıraktım.

Uyuyana kadar yanında beklemeyi düşünüyordum.

Mihrimah, nefes almak dışında hiç bir yaşam belirtisi göstermediği için uykuya dalana kadar bir istekte bulunabilirdi.

Örtüyü boğaz hizasına kadar çektim.
Kendimi çocuğu hastalanan endişeli bir annes gibi hissediyordum.

O uyuyana kadar bende odada bulunan koltukta biraz dinlenebilirdim.

Lakin arkamı dönmem ile elimi kavrayan buz gibi ten buna engel oldu.

"Yenge." Sesi oldukça titrek çıkmıştı.
Ağlamak istiyormuş da buna mecali yokmuş gibiydi.

Kaşlarımı kaldırıp devam etmesini isteyen yüz ifadem ile yüzüne baktım.

"Özür dil-dilerim. Beni yani bizi affet. Senin de hayatını Ka-kararttı abimin de. Hakkını helal et. "

Aslında karartmış sayılmazlardı.
Lakin şimdilik bunu bilmesine gerek yoktu.

"Yaptığınız evet çok yanlıştı Mihrimah. Lakin affetmek yalnızca Allah'a mahsustur. Benim hakkım sana helal. Gerisi Allaha kalmış."

DİLDÂDE(+18)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora