KY « 9 »

357 153 141
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın✨

Keyifli okumalar 💕

•••

Hayatımızın bir parçasıdır yalnızlık. Bazıları arada sırada karşılaşır yalnızlıkla, bazıları ise hayatta hep tek başına mücadele etmiştir. Hep yalnız olanlar, duygusal açıdan da her zaman eksik ve tamamlanamamıştırlar.

Ben hiçbir zaman yalnızlıkla ara sıra karşılaşan biri olmamıştım, çünkü zaten hayatımın her anında yalnızlığı iliklerime kadar yaşamıştım. Öyle ki üniversiteyi bitirdiğimde yalnızlığımla barışabilmiştim.

Bazı şeyleri tek başıma halledebildiğimi gördüğümde, aslında insanlara ihtiyacım olmadığını düşünmüştüm. Fakat hayat dediğimiz olgu, yalnızca bir şeyleri başarmakla veya tek başına yaşamaya devam etmekle yürümüyordu.

Tek başına yapamayacağın, yerini dolduramayacağın şeyler de vardı.

Eğer ki biri size, yalnızlık çok iyi diyor veya yalnızlığı bir popülerlik mezesi olarak lanse ediyorsa bilin ki o kişi tam manasıyla yalnız kalmamıştır. Belki arkadaşı yoktur, belki ailesi yoktur ama illaki yanında en azından bir kişi vardır.

Gerçekten yalnız olan insanlar, yalnız olmayı bir eksiklik olarak görürler ve bunu dile getirmekten kaçınırlar. Düşünürler ki; eğer onlara yalnız olduğumu söylersem, neden yalnız olduğumu sorgulayacaklar ve beni sürekli test edecekler. Bir yanlışımı yakaladıklarında ise "Seni yalnız bırakanlar haklıymış." diyecekler ve ben yine yalnız kalacağım...

İşte bu yüzdendir ki gerçekten yalnız olan insanlar; en iyi rol yapmasını bilen, gerçek hislerini daima saklayan ve güzel duyguları bile sorgulayanlardır.

Derince nefes alarak karşımda duran ormanın temiz havasını ciğerlerime doldurdum ve düşüncelerimi bastırmaya çalıştım. Ne kadar bu tür konular hakkında düşünsem, o kadar çıkmaza giriyor ve kendimi mutsuz hissediyordum. Ruh halimin düşmemesi gerekiyordu çünkü içinde bulunduğum bu evrende kendi duygu durumumu kontrol altında tutup etrafımdakilere karşı her zaman tetikte olmalıydım.

Burada kimin dost, kimin düşman olduğunu bilmiyordum ve bana elini uzatanlar bile her an beni arkamdan vurabilirlerdi. Bunu bilerek adımlarımı sağlam atmalıydım.

Ellerimi mermer tırabzana yasladım ve başımı biraz eğerek aşağıya baktım. Terasın altında, dikdörtgen cam bir fanusa benzeyen, büyükçe bir yapı vardı. Yaklaşık on beş metre uzağımdaki yapının çatısı da kenarları gibi camdan oluşuyordu ve içinde ne vardı görebiliyordum, bir bahçe. İçerisindeki rengârenk çiçekleri, türlerini seçemesem de, görebiliyordum.

Ellerimi tırabzandan çekip heyecanla arkama döndüğümde Raven'ın, "Nereye?" diye sormasıyla duraksadım.

"Kış bahçesi var aşağıda, ona bakacağım." dediğimde gözlerini devirdi.

"Oyalanmak yerine, Diceon'a karşı plan yapsan? Hayatta kalman gereken konular var ya hani." dediğinde kaşlarımı şaşkınlıkla havaya kaldırdım.

Bu çocuk benim tarafımda mıydı yoksa kendi çıkarları için mi beni yönlendirmeye çalışıyordu, bilmiyordum. Tamam, söylediklerinde haklılık payı vardı ama hep de intikam planları yapıp başımı ağrıtamazdım. Birazda kendime vakit ayırmalı, doğayla iç içe olmalıydım.

"Bugünlük kendime ödül veriyorum. Sence de iyi iş çıkarmadım mı? Keyif yapmayı hak ettim."

Ellerini göğsünün altında birleştirdi ve tek kaşını kaldırdı. Dediklerimin onu memnun etmediği anlaşılıyordu.

Kötülüğü Yaşatmak |ARA VERİLDİ|Where stories live. Discover now