54

2.2K 207 50
                                    

Bagajı sertçe kapattım ve ön koltukta oturan Adenin yanına yürüdüm. "Başka bir şey var mı?" Kafasını iki yana salladığında şoför koltuğuna geçtim. "Konumu açar mısın?" Uzattığım telefonumdan hızlıca ayarladığında bende arabaya yansıttım. Bir süre sessizce ilerlesek de kendimi daha fazla tutamadım. "Orada yapabilecek misin?"

"Başka şansım yok."

Bir iç çektim. Aklım durmadan orada nasıl yapacağındaydı, üniversite okurken çalışıp çalışamayacağındaydı. "Kesin kabul edildin değil mi?"

"Elbette."

Kendinden emin tavrına hafifçe gülümsedim. Hocaları onu istiyordu, bir kaç defa onunlayken konusunu açsam da burada okuyacağını kesin bir dille belirtiyordu.

"Ne okuyacaksın?"

Bir süre cevap vermediğinde ona baktım. "Aslında tarih diye düşünüyordum ama artık görsel sanatlara yöneleceğim." Tekrar önüme döndüğümde ondan hiç böyle bir istek duymadığımı fark ettim. Sanata yeteneği var mıydı onu bile bilmiyordum.

"Asiye ile aynı bölüm istiyoruz, her şeyimi onunla yapacağım."

Hayallerine gülümsediğinde yerinde duramaz olmuştu. "Günün birinde ünlü bir heykeltıraş olacağım."

"Annen seni destekliyor mu peki?" Omuz silkti ve gülümsemeye devam etti. "Sorun değil, çalışabirilirim. Diğer bütün erasmus öğrencileri böyle yapıyor. Yurdu onlar ayarlıyor ama okulda ekstra olan masrafları benim karşılamam gerekli."

Kavşaktan döndüm ve gergince direksiyonda ritim tutmaya başladım. "Sponsorun olabilir miyim?" Gülümseyen yüzü hafifçe soldu. "Anlamadım?"

"Gece Kara olarak sponsorun olmak istiyorum, Gece olarak değil. Zaten böyle bir isteğim vardı, gelecek vaad eden insanlara sponsorluk yapmak istediğimi biliyorsun."

Yerinde rahatsızca kıpırdandı. "Gelecek vaad ettiğimi nereden biliyorsun ki? Belki çok başarısız olacağım." Dediklerine hafifçe güldüm. "Bu sensin Aden, senin başarısız olman imkansız."

"Böyle düşünmene sevindim... Ama buna gerek yok, bir başka öğre-"

"Bunu senin için değil, kendim için yapıyorum. Eserlerinden kendi payımı alacağım, sergide yardımcı olacağım. Erken yatırım olarak düşün. Çalışmak istiyorsan gene çalışırsın, ama okul masrafların için beni kullan."

Onuz silktim. "Bana borçlanmıyorsun, burada iş yapıyoruz." Eğildim ve torpidodan cüzdanı aldım. Elimi direksiyona yasladım ve içerisinden kartı alıp, ona uzattım. "Kullanmaktan çekinme, kendi paranı harcıyorsun." Kırmızı ışıkta durdum ve ona dönüp gülümsedim. "Bu senin gelecekteki paran olarak düşün, tamam mı?"

Parmakları ile oynamaya başladığında ona düşünmesi için zaman verdim. Ne zaman önemli bir karar alacak olsa parmakları ile oynardı. "Bu... Bunun doğru olduğuna emin misin?" Mavi gözlerini kırpıştırıp, bana baktığında iç çektim. "Emin ol en doğrusu bu. Benim yüzümden bu haldesin, beni kullanmaktan çekinme."

"Ben doğru olanı yaptım, geç olsa da yaptım. Hiçbir şey senin yüzünden değildi, asla bu şekilde düşünmedim. Annemle aramın bozulması annemin kendi kararıydı, beni olduğum gibi kabul etmemesi onun hatasıydı.

Bugün bilmese yarın bilecek. Yarın bilmese ondan sonraki gün öğrenecekti, annem sen olsan da olmasan da bana hasta muamelesi yapacaktı."

Yüzünde buruk bir gülümseme çiçek açmıştı. Annesini seviyordu, annesini çok fazla seviyordu ama buna rağmen gidiyordu. "Ne zaman ülkeden ayrılacaksınız?"

Le / Yarı Texting GxGWhere stories live. Discover now