~28~

981 21 30
                                    

Işık Akan

Nil Akan

Yankı, Mutlu, Bartu ve Lal, çocuklarla oynuyordu, Helin lavaboya gitmişti, ve Yankı'da tabi ki endişelenip peşinden girmişti, hatta kadınlar tuvaleti olduğunu unutup içeri girdiğinde, bir kaç çanta darbesi yemişti.

"Nil'im?" Dedi. "Dalgınsın."

"Yo, sadece yorgunum." Dedim.

Saudade çalıyordu, Son Dans.

Alayla güldü. "Şarkı, nasıl? Mükemmel ama, değil mi?"

"Acı," dedim.

Bir grup genç, az ilerde kendi çaplarında gitar çalıp eğleniyorlardı, aralarından iki tanesi vardı, sesleri çok güzeldi, ve rahatsız olmamıştım ama efkarlanmış olacaklar ki, Saudade çalmaya başlamışlardı. Tabi ki şarkının orjinali gibi güzel değildi, ama güzel söylüyorlardı, sadece anıları ve şarkının hikayesi acıydı.

"Acı," dedi. "Ama biz iyileştik. Mucizem varmış Nil. Hep istediğim gibi, mucizem sana geçmiş, iyileştirmiş seni."

"Yine de bu şarkı iyileşmeyecek Poyraz."

Kaşları çatıldı ardından bir nefes verdi. Gözleri kızlarımıza kaydı. Büşra, yine çocukların içine dalıp, diğerlerini unutmuştu. Saye ise, Lal'in kontrolündeydi. "İyileştirelim mi peki?"

"Nasıl?"

"Her şeyi iyileştirdik. Bir şarkıyı mı iyileştiremeyeceğiz?" Gülümsedi ve sandalyesinde hareketlendi. "Dans edelim. Ama bu sefer son dansımız olamayacak, güzel bir dans olacak. İyileştireceğiz o dansı."

Gülümsedim. "Olur mu?"

"Olur," dedi. Ayağa kalktığında şarkı bitmek üzereydi ama yeniden çaldıracağını biliyordum. Yankı ve Helin bizi gördü ama Koza, elimi tuttu, onlara bakmadı. Bende gülümsedim.

"Merhaba," dedi Koza, gençlerin yanına gittiğinde. Altı kişilik bir gruptu, ve hepsi erkekti, yanlarında bir bez bebek vardı, bunu anlamadım. "Çok güzel çalıyorsunuz, bizim içinde çalar mısınız?"

"Tabi ki, aşıkların yanındayız," gitarlı çocuk güldüğünde gülüşü hoşuma gitti, samimiydi. "Ne çalalım sarışın aşıklara?"

"Az önce çaldığınız," dedi Koza. "İyileştirmemiz lazım."

"Saudade," dedi elinde cips olan çocuk. Mutlu gibi kıvırcık saçları vardı ama bonus kafa gibi gözüküyordu. Diğerlerinde bir efkar varken o neşeli gibiydi. "Son Dans. Çalsana efkarlanmak istiyorum."

Genç çocuk, parmaklarını tellere değdirdi, ve sol eli ile, ritme girme çalıştı. Boğazını temizledi. Diğer çocuk cipsi köşeye fırlattığında, hemen yanındaki, kucağındaki kediyi okşuyordu.

Sokak Nöbetçileri (KURGU)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora