Bölüm 38

6.4K 547 87
                                    

Damla

Gözlerime gelen ışık, yavaş yavaş bilincimin açılmasını sağladı. Gözlerimi kırpıştırdım. Pencereden gelen güneş ışığına baktım. Ne çok uyumuştum.

Kafamı diğer tarafa çevirip esneyecekken bir anda durdum. Caner burada ne yapıyordu?

Yatağa yaslanmış bir şekilde uyuyordu. Yandaki kupaya ve tepsiye baktım. Dün gece benimle mi ilgilenmişti?

İçim suçlulukla doldu. Neden uyanmamıştım ki? Karnımın ağrıdığını hissetmedim. Doğrulucakken Caner'in elinin elimi tuttuğunu fark ettim.

İster istemez gülümserken onu uyandırmamaya dikkat ederek yataktan çıktım. İlk başta banyoya gittim.

Allah'ım... Dünkü ağrı neydi öyle ya? Yok boşver. Niye olmuyorsam olmuyorum. Doktora gitmem. Bu ağrıyı her ay çekersem kesinlikle hayatımın 5 yılı rahat gidecektir.

Elimi yüzümü kurulayıp banyodan çıktım. Caner hâlâ aynı yerde uyuyordu. Aklıma gelen şeyle yatağı kontrol ettim. Neyseki bu sefer temizdi.

Tekrar Caner'e döndüm. Dudağımı büzdüm. Eğer gece boyu burda kalıp uyuya kaldıysa boynu ve sırtı çok ağrıyacaktı kesin. Onu kaldırmak istedim ama sonra dönüp kendi bedenime bakınca vazgeçtim. Hem kesin kaldırmaya çalışsam uyanırdı.

İç çektim. Belki sonra omzuna masaj yapardım. Yanından yavaşça geçerek muhtemelen bitkisel çay ile dolu kupayı tepsiye koydum. Caner'e bakıp kafamı iki yana salladım. Benimle neden bu kadar ilgilenmişti ki.

Sıcak su getirmesi bile tek başına yeterliydi ona minnet duymam için. Çarşafları değiştirip beni uyandırmasını söylemiyorum bile.

Ve bu kadar şeyi sadece benim için yapması... Düşüncelerimi beynimin bir köşesine fırlatıp tepsiyle beraber odadan çıktım.

Etrafa sessizdi. Tepsiyi mutfağa bırakıp tekrar yukarı çıktım. Daha doğrusu oturma odasının önünden geçecekken içeriden ses duyunca oraya gittim.

Kim olduğuna bakma gereği duymadan "Günaydın." demiştim.

Arkası dönük koltuktan bir kafa belirdi. Arkasını dönen kişi Onur'du. "Abla." dedi şaşkınlıkla.

Umursamayıp yanına gittim. Saat muhtemelen daha erkendi. Benim gibi alışkanlıktan uyanmış olmalıydı. Kafamı kaldırıp karşıdaki televizyona baktım.

Gülümsedim. Çizgi film izliyordu. Telaşlandığını hissettim. Tam kumandayı alıp kapatacakken ya da başka bir şey açacakken yanına geçip oturdum. "Uzun zamandır Tom ve Jerry izlememiştim."

Onur tepkime şaşırsa da kumandayı yavaşça indirdi. "Çizgi film izlediğini bilmiyordum."

Omuz silkip yanımdaki yastığı düzelttim ve kafamı dayadım. "Alay edilecek bir şey değil bu, değil mi abla?"

Sesli bir şekilde iç çektim. "Neden olsun Onur? Zevkler tartışılmaz. Kimseye zararı olmadığı sürece."

Aklıma fantaziler gelince kafamı hızlıca iki yana salladım. Hep Hayat yüzünden fesatlaşmıştım!

Onur önüne döndü. Ben de bunu fırsat bilerek çizgi filme odaklandım. 10 dakika olmadan yine konuştu. "Seninle bir şeyler izlemeyi özlemişim abla."

Sıkkın bir nefes verip doğruldum. Hem izletmiyordu hem de benim yukarıda uyandırmazsam fıtık olacak bir kardeşim vardı. "O zaman saçma sapan şeyler yapmasaydın Onur. Yaptıysan bir kere, sonuçtarına katlanacaksın."

Ayağa kalkıp gidecekken "Ama pişman oldum." dedi. Omuz silkip yürümeye devam ettim.

"Ha bide olmasaydın Onur."

ANTİ ABİ "Tamamlandı"Where stories live. Discover now