Sadece Biz Varız (III)

Start from the beginning
                                    

         "Nova," 

        "Bak," diye 9'un sözünü kesti Nova ve iki adım atıp banyodan çıktı. "Muhtemelen benim deli olduğumu düşünüyorsundur ve haklısın da." Dudaklarını kısa bir an birbirine bastırıp 9'un yüzüne bakma isteğine direnmeye çalıştı. 

         "Nerede hata yaptım?" 

         Nova'nın yüzü buruştu. "Hiçbir yerde," sesi haddinden fazla titriyordu. 

         9, iç sesini dinleyip bir adım daha atsa da Nova'nın iç sesi bir adım uzaklaşmasını söylemişti. 

         Dişlerini sıkıp kalbini oyan görünmez bıçağın acısını hafifletmeye ve sesini toparlamaya çalışan Nova, "Ben, bunu istemiyorum." dedi en sonunda. "Senden bunu gizleyemem. Yollarımız eninde sonunda ayrılacak ve ben unutamayacağım birini istemiyorum." Başını iki yana sallayıp iç geçirdi. Çenesini aniden kaldırdı ve donukça yüzüne bakan 9'un gözlerine baktı. "Kalbimde iyileşmeyecek bir yara istemiyorum, Dokuz. Beni anlıyor musun?" 

          9'un göz kapakları kıpraşır gibi oldu. Güzel olan şeylerin dağılması ne kadar da kolaydı. Nova'nın kalbini bilmiyordu ama şu an kendi kalbinde iyileşmeyecek bir yara açılmış gibi hissediyordu. Hiçbir şey demeyecekti, bu durumda da ne yapması gerektiğini bilmiyordu. O, normal bir insan değildi, ona hiçbir zaman normal insan gibi davranılmayacaktı. Bunu kabul etmesi gerekiyordu artık. 

           Nova, 9'un sessizliğini izlerken dolan gözlerini bir kez daha sildi. Tam o sırada koridorun başından duyduğu sesle başını o yöne çevirdi: 8, karanlığın içinden bir adım daha atıp floresan ışığının ulaştığı son noktaya çıktı ve bir robot gibi hareketsizce dikilip ikisine baktı.  Nova, merdivenlerden çıkan adım sesleri duymamıştı. 8'in aralarında geçen son konuşmaları duymuş olduğunu anladı. Başını tekrar 9'a çevirdi fakat 9 aniden hareketlendi ve koridorun sonundaki merdivenlere doğru ilerledi. Sert bastığı adımlarından sinirli olduğunu düşündü. 

           8, her şeyi duymuştu. Nasıl bir anlam yüklemesi gerektiğini bilmiyordu fakat ikisinin arasında olan şeyin kötü bir şey olduğunun bilincindeydi. Hatta Nova'ya sinirlenmişti. Bir hançerin gövdesi kadar soğuk ve ağzı kadar keskin bakışlarını, Nova'nın yüzüne sabitleyip yanından geçti ve 9'u izlemeye karar verdi. İçinden bir ses, onun şu an yalnız kalması gerekse de bir zaman sonra yanında birini arayacağını söylüyordu. Merdivenlerden indi ve binanın arka kapısından çıkıp hızlıca yürümeye devam eden 9'un peşine takıldı. 

         Nova, cılız bir ışıkla sadece bir bölümü aydınlanan soğuk koridorda yapayalnız kaldı.

9, taş istiflemek için kullanılan alanın arkasına kadar ilerledi. Boğazındaki düğümü çözemiyor, Nova'nın açıkça onu istemediğini belli den sözlerini kulaklarından silemiyordu. 

           9'u sessizce takip eden 8, yanından geçtiği kırık taş yığınından ufak bir parça aldı ve 9'a doğru fırlattı. 

            9, kürek kemikleri arasındaki hafif sızıyı hissedince arkasını döndü ve baldırına çarpıp yere düşen taşa baktı. Hemen ardından benzer bir sızıyı kolunda hissetti ve gözleri 8'e sabitlendi. 

           "İki kere öldün." dedi 8. 9'un karşısında durdu ve parmaklarını birbirine sürtüp eldivenindeki tozu temizledi. 

           9 dişlerini sıktı ve önüne dönüp yürümeye devam etti. 

           "Aptallaşmışsın." diye konuşmaya devam etti 8. 9'un adımları yavaşlarken ekledi: "Bir infazımda tuhaf bir durum yaşamıştım." 

            9 tekrar arkasını döndü ve 8'i dinlemeye başladı. 

            "İnfazını yapacağım Yakuza'nın önüne son anda bir kadın atladı ve kendi canını onun canı için hiçe saydı." 8, temkinli adımlarla 9'a yürümeye başladı. Birkaç adım kala durdu ve gözlerini bir şey düşünüyormuş gibi kıstı. "Adamın kadınla aralarındaki aşka dair söylediklerini biraz hatırlıyorum." 

             9, 8'in konuşmasını bekledi. 

             "Yakuza benden bir ricada bulundu: Ölürken kadına sarılmak istiyordu. İzin verdim. Aptalcaydı." 

              Başını bitkin bir tavırla yere eğen 9, sessiz kaldı. 

              "Az önce iki kere öldün, Kyū. Beyaz saçlı kadının seni aptallaştırmasına izin vermişsin." 

               "Nova..." diye mırıldandı 9.

                "Ne fark eder? Az önce tam iki kez öldün, Doragonkurō." 

                9, 8'in haklı olduğunu fark etti. Nova ile tanıştığından beri oldukça savunmasızdı. Neredeyse şans eseri hayatta kaldığını düşünmeye başladı. 

                "Alacağın bilgileri al ve buradan gidelim." dedi 8, etrafına donuk bakışlar atıp. "Duygular bizim için uygun değiller. Bize ölümden başka bir şey getirmezler." Bakışlarını 9'da sabitledi. "Kim olduğunu hatırlaman gerek, Kyū. Kendini hazır hissedince benimle bir Doragonkurō gibi dövüş. Arkadaki yığınların yakınında olacağım." 

                9, cevap beklemeden yoldan gerisin geri dönmeye başlayan 8'in arkasından baktı. 8 haklıydı. Yıllarca eğitimini üstlenen keşiş haklıydı: Duygular, Doragonkurō için değiller, sana ölümden başka bir şey getirmezler. 

Dileklerinizin çabucak yerine geldiği ve hayatınızla ilgili en güzel adımları atacağınız mutlu bir yıl dilerim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Dileklerinizin çabucak yerine geldiği ve hayatınızla ilgili en güzel adımları atacağınız mutlu bir yıl dilerim. ♥ (:

Bölümü beğendiyseniz oy verip yorum yaparak destek olabilirsiniz. RQs Discord sunucusu davet linki ve Spotify/YouTube linkleri profil biomda mevcut. Herkese iyi okumalar dilerim.

8,9,3/Yakuza -I- (GxG)Where stories live. Discover now