Sadece Biz Varız (II)

126 42 60
                                    

"Tam olarak istediğim gibi değil." 

                "Bence sen bugün fazlasıyla huysuzsun." 

                 Nova ani fren yaptı ve sol koltukta oturan Tuna'nın yüzüne ters bir bakış attı. 

                  İki omuzundan da çapraz inen çift şerit halindeki kemer sayesinde koltukta kalmayı başaran Tuna omuzlarını silkip emniyet kemerini çözdü. "Sen, kafayı yemişsin. Sorunun her neyse söyle ya da çözmeden gelme." Hiçbir karşılık alamayınca arabadan indi ve hızlı adımlarla pist olarak belirledikleri alanın kıyısına ilerledi.  

                 Nova kolunu araba camından dışarı çıkarttı ve sabahtan beri drift atıp yaktığı lastik yığınının önünde oturan ikizlere ve aracı ayarlamakta ona yardım eden diğerlerine eliyle gelmelerini işaret etti. Benzin yeşili gövdesinin üzerine gök mavisi sedef atılmış, kaportadan başlayıp iki yanına ve arka çamurluklara kadar uzanan alev stickerlarıyla donatılmış 95 model Nissan Skyline GT-R 33'den indi. Kaputu kaldırdı ve motora göz gezdirdi. Sorunun araçta mı yoksa kendinde mi olduğunu çözemiyordu. Kaput tutucuyu kurup ellerini ön ızgaranın üzerine koydu ve bakmaya devam etti. 

                "Bir daha bakalım." dedi Nildem, Nova'nın yerini almak için onu kibarca itelerken. "Sorunun bizlik olduğunu düşünmüyorum ama için rahat eder." 

                   Nova ikizlere izin verdi ve bilgisayarı araca bağlarken, sessizce izledi. Kollarını göğsünde birleştirip, "Kule gergilerinde sorun olmalı." diye mırıldandı. İkizler aynı anda başlarını sallasalar da bilgisayarla uğraşmaya ve ufak tefek ayarlar yapmaya devam ettiler. Nova iç geçirdi ve sol ön lastiği değiştiren Dinçer'in yanına ilerleyip izlemeye başladı. 

                 "Bana bir iyilik yap," dedi Dinçer, Nova'ya bakmadan, "burada burnundan soluyacağına bir çift daha lastik getir." Lastik vidalarının sonuncusunu da elindeki aletle söktü ve yüzünü buruşturdu. "Hepsini pert etmişsin." 

                Yüzüne huysuz bi ifade yayılan Nova yeni lastiklerin dizili olduğu kısma baktı; 9 ve 8 lastiklerin önünde durmuş olan biteni hareketsizce izliyor, ara sıra birbirlerine doğru eğilip bir şeyler söylüyorlardı. Nova alt dudağı büktü ve kaşlarını çattı. Bakışlarını özellikle 9 ve 8'den başka her yere çevirerek onlara doğru ilerledi. 

               9, yan tarafında dört sıra lastik olmasına rağmen üzerine doğru yürüyen Nova'yı merakla süzdü. Durmayacağını anlayınca kenara çekildi ve lastik sırasının önünü açtı. Nova bu kez de inatla önüne geçtiği sıraya yöneldi ve yüzüne bakmayı reddetti. 9 bir adım daha yana kaydı ve Nova'nın lastiğe uzanışını izledi. Gözü merakla ikisini izleyen 8'e kaydı. 8 anında bakışlarını kaçırdı ve etrafındaki insanların hızlı hareketlerle yanında dolaştıkları ve üzerinde bir şeyler yaptıkları arabaya doğru baktı. Ne de olsa onun meselesi değildi. 

                  Nova, en üstte duran tekere ayakları ucuna kalkıp uzanmaya çalıştı ama boyu yetişmiyordu. Yanaklarını şişiren, sinirli bir nefes verdi ve etrafında üzerine çıkabileceği bir şey aradı; böyle bir şey yoktu. 

                    9 tereddüt etse de daha fazla dayanamadı ve lastiğe uzanıp aldı. 

                    Nova önce 9'un uzattığı lastiğe sonra da yüzüne baktı. Hiçbir şey demeden sıranın yeni en üst lastiğine uzandı ve lastiği çekerken 9'un omuzuna değdirmeye özen gösterdi. Omuzuna bakan 9'a döndü ve "Ah, pardon, bilmeyerek oldu. Özür dilerim!" Özründeki imayı anlamamak için aptal olmak gerekirdi. Fakat bu, Nova'ya yetmemişti. "Biz, daha doğrusu çoğu insan, özür diler. Özellikle başkalarına ufakta olsa zarar vermişsek."

8,9,3/Yakuza -I- (GxG)Where stories live. Discover now