Değişim (I)

145 40 56
                                    

İlk adres Beşiktaş'ta terk edilmiş bir binanın adresiydi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İlk adres Beşiktaş'ta terk edilmiş bir binanın adresiydi. Arabayı dar sokağın kaldırımına park eden Nova, 9'un ardından binaya girdi. Merdivenler her adımda gıcırdıyor, her an yıkılacakmış gibi duruyordu. Sokaktan geçen araçların sarsıntılarını dahi zeminde hissedebiliyordu. 

                   9, neredeyse zemininin yarısı alt kata çökmüş odanın kapısının önünde durdu. Hemen ardında bekleyen Nova'ya bakmadan, "Ben demeden içeri girmeye çalışma." dedi. Bu sırada gözleri yerde boş kovan arıyordu. Odaya kimsenin girmediğinden emin olunca adımını kaldırdı ve görünmez bir engelin üstünden atlarmış gibi içeri girdi. Hemen ardından girişin sağ tarafında kalan boşluğa sabitlediği silahın tetiğine bağlı misinayı kravat iğnesinin keskin tarafıyla kesti ve siyah bantların bir kısmını kaldırıp silahın emniyet pimini indirdi.  "Girebilirsin." 

                    Nova, içeri doğru bir adım attı. Eşikte duran kesik misinaya, 9'un duvardan söktüğü silahı görene kadar anlam verememişti.  

                     9 silahı beline koydu ve odanın ortasında kalan tahta yığınlarının üstünden zorlanmadan atladı, duvara yaslı duran pislikten renk değiştirmiş eski bir kanepeye doğru yöneldi. Kanepeyi ileri doğru itelerken, Nova tahta yığınından atlıyordu. 

                   "Nezih bir mekân," dedi Nova etrafına bakarken. Ellerini birbirine sürttü ve toza bulanmış avuçlarını temizlemeye çalıştı. Odadaki küf ve toz kokusu ciğerlerini sıkıştırıyor gibi hissetti. "Burda mı uyudun, gerçekten?" Çöken zeminin kenarından bir alt kata baktı ve eski bez parçaları üstünde, uyuduğunu umduğu, insana benzettiği bir kabartı gördü.  Yüzünü buruşturup geri çekildi ve camları kırılmış kare çerçeveden dışarı baktı. Attığı her adımda gıcırtılar yükseliyor, kırık zeminin ucundan alt kata tozlar dökülüyordu.

                      9, Nova'ya hiçbir cevap vermeden koltuğun arkasına sakladığı iki çantayı çıkarttı. Önde duran çantanın çift taraflı fermuarını açıp içini kontrol etti; silahı ve mührü bıraktığı gibi duruyordu. Kıyafetlerinin olduğu çantayı açtı ve takım elbisesini çıkartıp çantanın üstüne bıraktı. 

                      Nova, bir süre camdan dışarı bakıp arkasını döndü. 9'a tam da yeni bir soru yöneltecekti ki, aralık dudaklarıyla bakakaldı: sırtı ona dönük duran 9 gömleğini ve sütyenini çıkartmış, çantadan aldığı yeni bir sütyeni takmaktaydı. Yutkundu ve gözlerini kırpıştırdı. Yaptığının etik olmadığının yine bilincindeydi. Ama 9, kaslarıyla ve muhteşem detaylarla şekillendirilmiş dövmesiyle, oldukça ilgi çekici bir vücuda sahipti. Pencereden yansıyan ışığın açısıyla gölgelenen sırt ortası çizgisi nefes kesiciydi. Nova'nın yerinde kim olursa olsun, kolları hareket ettikçe kıpırdanan ve gölgelenen parçalı sırt kaslarına bakarken iç geçirmemesi imkânsızdı. Nova, yanaklarına hücum eden kanı ve ısıyı hissetti. Belki de kızarmıştı ama umurunda değildi. 9 pantolonunu indirip çantadan çıkarttığı yenisini giyerken nefessiz izledi. Omuzlarından geçirdiği siyah pantolon askısının kıskaçlarını beline sabitleyen 9 arkasını döndü ve Nova'nın nefesi -sanki imkânı varmış gibi, daha da kesildi. 9, siyah takım elbise içinde nefes kesici görünüyordu. 

8,9,3/Yakuza -I- (GxG)Where stories live. Discover now