Korhan Cihanbey ve Karaca Demirkan... İki ayrı dünyaların insanı gibi görünseler de birbirini tamamlayan iki parçaydılar. Aralarında engel var gibi gözükse de aşklarından asla vazgeçmediler...
Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.
Şok olmuş bir şekilde ekrana bakakaldım. Yazılanlar ciddi miydi? Kendimden emin olmasam gerçekten böyle bir şey yaptığımı düşünecektim. Daha evleneli bir gün olmuştu ve ilk günümüzden böyle bir iftira atılıyordu.
Korkmuyor da değildim.
Korhan odaya girdiğinde bakışlarımı ona yönelttim. Şaşkın şaşkın bakışlarımı onda gezdirdiğimde önce elimdeki telefona daha sonra ise yüzüme baktı. Gözlerini hafif kıstığında yanıma doğru gelmeye başladı.
Telefonu hızlı bir şekilde ona uzattığımda atılan uzun mesajı okumaya başlamıştı. "Ne?" dedi şaşkınca okumasının arasında. "Yok artık!" dedi ve bana baktı. "Karıcığım sen benden habersiz neler karıştırıyormuşsun öyle!" dedi. Kaşlarımı çattım ve ayağa kalktım.
"İnandın mı gerçekten?" diye sordum büyük bir hayal kırıklığı ile. Gözlerini devirip bıkkın bir nefes verdi ve kafasını yavaşça sağa sola salladı.
"Hesabımdan 4 milyon çekilecek ve haberim olmayacak." dedi ve yüzüme baktı. "Sence böyle bir şey mümkün mü?"
"Korhan gerçekten hiçbir bilgim yok. Eğer hesabından böyle bir para çekilmişse bile benimle bir alakası yok." dedim kendimi savunmak istercesine. Yapmadığım bir olayda kendimi savunmam da acayip bir durumdu. Eğer bu olay benim üzerime yıkılırsa nasıl işin içinden çıkacağımı bilmiyordum. Ve umarım, benim üzerime kalmazdı.
"Anlarız şimdi, bir dakika." dedi ve yatağın üzerine oturdu. Ben de yanına oturduğumda ekranına bakıp ne yaptığını izlemeye başladım. Uygulamasına girip şifresini girdi ve ekranı açtı.
Bankasında sadece 789 TL vardı.
"Ha siktir!" dedi yüksek bir sesle. Üzerimden atamadığım şaşkınlıkla öylece durmuş ona bakmakla yetiniyordum. Telefonunun rehberine girdikten sonra Müge'nin numarasına tıkladı ve sesi hoparlöre aldı. "Efendim Korhan Bey." diye açıldı telefon.
"Hesabımdan 4 milyon gidiyor Müge?" dedi sorarcasına.
"Bilginiz dahilinde değil miydi Korhan Bey? Ben, sizin haberiniz vardır diye aramamıştım." dedi Müge. Korhan'ın sıkıntılı bir nefes verdiğini duydum. Kafasını iki yana yavaşça oynattığında fazlasıyla sinir olduğunu anlamıştım. "Bilgim dahilinde ya da değil, hiç mi haber vermek aklına gelmiyor? Ayrıca sana bunun bildirimi ne zaman gitti?" diye sordu Korhan.
"Bir buçuk saat önce geldi." dedi Müge. Korhan, Müge'ye bir cevap vermeden telefonu kapattı ve telefonu yatağın üzerine koyup derin bir nefes aldı. Bakışları bana yöneldiğinde öylece ona bakıyordum.
