44

1.5K 188 41
                                    

Draco, Amy'nin kapısından içeri girip gülümseyerek "Merhaba," dedi.

Amy ayağa kalkıp kendisi gibi gülümsedi. "Merhaba, Draco. Çok güzel görünüyorsun."

Draco kendi üzerini şöyle bir süzdü, elleriyle üzerindeki beyaz bluzu düzeltti. Yüzünün yandığını hissederken "Teşekkür ederim, sen de." dedi.

Amy oturduğunda Draco "Sana bir şey söylemem gerek," dedi. Kendi koltuğuna otururken onu onaylayan Amy'e baktı.

"Theodore bana bir mektup yazdı. Eskiden en yakın arkadaşlarımdan biriydi... Bundan bahsetmek istiyorum."

Amy ellerini masasında birleştirdi. "Elbette."

"Benden uzaklaşmalarının sebebini anlatmış..." Gözlerini pencereye çevirdi, bir ağacın yapraklarının sallanışını takip etti. "Haklı çıkmaya çalışmadığını yazmış, inanmalı mıyım bilmiyorum. Ben... Şey, savaş başlamadan önce yaralanmıştım."

Amy "Neden?" dedi.

Draco derin bir nefes verdi. "Potter yüzünden. Düelloya tutuştuk, masum sayılmazdım ancak ona zarar vermedim. Çok gergindim, her şey mahvolmak üzereydi, üzerime geldi ve bana bir büyü yolladı. Büyünün ne olduğunu bilmiyormuş o zaman, bir önemi yoktu."

Amy "Hangi büyüydü?" diye sordu. Draco gözlerini camdan çekip ona çevirdi. Anlamazca "Sectumsempra." dedi. Amy büyüleri biliyor muydu?

Kadının yüz hatları gerildi. "Üzgünüm," dedi.

Draco ellerine bakarak "Aslında ben de ona... korkunç bir büyü yollamak üzereydim. Belki de böylesi daha iyi oldu."

Amy'nin başını salladığını göz ucuyla gördü. "Böylesi daha iyi olmuş değil."

"Ben yaralı yatarken Potter, Slytherin Ortak Saloluna gidip arkadaşlarıma yardım etmek istediğini söylemiş. Neyin peşinde olduğumu öğrenmek istemiş. Onlar da Potter'ın görevimi öğrenip beni öldüreceğini düşünmüş. Çareyi beni terk etmekte bulmuşlar."

Ağzından kaçan tek nefeslik gülüş Amy'nin dikkatini çekti. "Böyle bir şey olmaz mıydı?" dedi.

Draco alayla gülmeye devam edip "Potter'ın beni öldürmesi mi?" dedi. "Hayır... O kimseyi..."

Sözünü yarıda kesti. O kimseyi öldüremez demek üzereydi, Karanlık Lord'un katili olan çocuğa.

Amy'nin gülümseyerek "Evet?" dediğini duydu.

Draco cesaretlenip "O beni öldüremez... Yani bana- bana zarar vermez... Y-yani hiç vermedi, aslında, vermesine gerek yok..."

"Seni yaralamamış mıydı?"

Draco dalgınca "Evet," dedi. "Ama bence yapmazdı... Bilmiyorum, büyünün naaıl çalıştığını bilseydi yapar mıydı?"

Amy başını sallayıp "Bilmiyorum," dedi.

Draco "Bence yapmazdı," diye devam etti. "Hem zaten... Ölmemi istese beni yangından kurtarmazdı."

"Seni yangından mı kurtardı?"

"Evet... Bir yığıntıda sıkışmıştım, her yerim alevlerle kaplıydı, ölmek üzereydim. Süpürgeyle kaçarken dönüp beni süpürgesinin arkasına çekti..."

Amy "Öyleyse sana bir şey olmasını istemiyor olmalı," dedi.

Draco yutkunup "Öyle olabilir..." dedi. "Ama bu önemli değil."

Amy cevap vermeden beklediğinde anlatmaya devam etti. "İşte beni böyle terk etmeye karar vermişler. Sonrasında pişman olduklarını da yazmış. Yaşadığı zorlukları, ailesinin onu karanlık tarafa geçmek için zorlamasını... Benim yaşadıklarıma benziyor, ama benimkinin suyla yıkanmış hali gibi. Dibine kadar yaşadığım her zorluğu sadece uzaktan görmüş sanki."

Amy "Sorunlar böyle karşılaştırılmaz, Draco," dedi. "Kendine göre haklı olabilirsin, tıpkı onun da kendine göre haklı olabileceği gibi. Dünya böyle siyah beyaz değil."

Draco sıkkınca "Biliyorum," dedi. "Ama onu affetmek hiç kolay değil."

Amy "Affetmek zorunda değilsin," dedi. "Zaten affetmek ve ona hak vermek farklı şeyler. Belki de çok haklıdır ama seni geri dönüşü olmayacak şekilde kırmıştır. Affetmen gerekmez."

Draco gülümsedi. "Sanırım haklısın... Ama galiba... Galiba affetmek istiyorum."

"Öyleyse affet. Seni nasıl iyi hissettirecekse öyle olsun. Kendini hiçbir şey yapmak zorunda hissetmemelisin."

Draco ona dönüp "Affetmek istiyorum ama affetmiş değilim," dedi. "Sadece istiyorum. Başarabilir miyim bilmiyorum. Deneyeceğim."

Sonra Amy "Arkadaşların Potter'ı dinleyip yardım etmesine izin verselerdi neler olurdu diye düşünüyor musun?" dedi.

Draco yalan söylemeyerek "Her an," dedi. "Mektubu okuduğumdan beri her an bunu düşünüyorum. Her şey farklı olabilir miydi? Gerçekten de böyle olmak zorunda değil miydi?..."

"Sence neler değişirdi?"

"Bence... Emin değilim, Potter önceliklerine beni alır mıydı?"

Amy "Onun kimsenin zarar görmesini istemediğini düşündüğünü sanıyordum." dedi.

Draco "Öyle düşünüyorum," diye onayladı. "Ama müthiş biri olduğundan değil... Kahraman olduğundan."

Amy kalemini elinde çevirerek "Sence o bir kahraman mı?" dedi.

"Tüm dünya öyle diyor."

"Sence öyle mi?"

Draco gözlerini Amy'nin yüzüne çevirdi. "Öyle... Yani, ben, bilmiyorum. Belki de müthiş biri olduğundandır."

Amy buna güldü.

-

Tbsl 100k olmak uzere resmen
YUHHHHHHH BE

Hate The Way / ❝Drarry❞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin