XXII. 'wish i were...'

193 27 92
                                    

Bu da hayat mı amk

Naomi:
Tachihara-san, abim senin yanında mı?

Tachihara:
Hayır, ne oldu

Naomi:
Son beş saattir telefonu kapalı da, endişelenmeye başladım

Teruko:
Ölmüştür

Tachihara:
Ölmüştür
YA HATIR YİNEÖKİ NEFTET EDİYORUM ŞUDNAN

Teruko:
Sen de öl.

Tachihara:
Nasipte varsa

Atsushi:
Junichiro evden ne diyerek çıktı Naomi?

Naomi:
Geç kalmam dedi ve soru sormama fırsat vermeden gitti

Atsushi:
Başına bir şey gelmiş olmasın

Tachihara:
Kötüye bir şey olmaz

Atsushi:
Michizou-kun!
Son günlerde kafası çok yerinde görünmüyordu zaten
Başını belaya sokmasından endişeleniyorum

Kenji:
Tanizaki-san mı kayıp?

Kyouka:
Abime haber veriyim mi?

Atsushi:
Aramaya mı çıksak?

Teruko:
Cenaze işlemlerine kayıt olmama gerek var mı?

Tachihara:
LAN Bİ SAKİN OLUN
Teruko sen de bi sus

Naomi:
Size gelebilir miyim, Tachihara-san?
Fırtına beni korkutuyor
Abim hiç yalnız bırakmazdı beni ama...

Tachihara:
Koşarak gel
Ben de çıkıp şu aptalı buluyum

Atsushi:
Ben de geliyorum

Tachihara:
Gelme Atsushi
Ben onun kokusunu 12 km öteden alabiliyorum, senin kedi güçlerin bu işe uygun değil

-----

Gündüz saatleri olmasına rağmen karanlık bulutlarla çevrilmiş Yokohama'ya uygun giyinmek tam bir kabus gibiydi. Eğer kalın bir mont giyerse ve güneş açarsa, terler; ince bir mont giyerse ve hava ısınmazsa soğuktan donardı. Her türlü sıçış anlayacağınız....

Eline geçen şeyleri çok düşünmeden giyinip, hızla evden çıktı. Junichiro'nun yalnız kalmak için sık sık gittiği birkaç yer vardı. Onları sıraya döküp bakmayı planlarken, 'kesin en son bakacağım yerdedir bu piç' diye düşünerek, sıralamada sona koyduğu adrese doğru yürümeye başladı.

Junichiro ile geçen çocukluğu boyunca neredeyse her gün buraya gelirlerdi. Kıyı kısımlarda, çok da sık ağaçların bulunmadığı bir ormandı. Ormanda takılmak tüm ortaokul boyunca havalıydı. Sonuçta ıssız orman, domuzu var, çakalı var, ejderhası var... Her an herhangi biriyle karşılaşıp savaşma ihtimalleri yüksekti.

Ormanın içine doğru yavaş adımlarla ilerlerken, kulağına nazik bir gitar sesi ilişti.

"I still remember the third of December, me in your sweater
You said it looked better on me than it did you
Only if you knew how much I liked you
But I watch your eyes as she"

Şarkıyı da, şarkıyı söyleyen kişiyi de tanıyordu. Sözleri yaklaştıkça daha net duyuyor, ama Jun ürkmesin diye sesini çıkartmıyordu.

Moonlight | TachiGinOnde histórias criam vida. Descubra agora