geçecek meleğim

13.7K 404 99
                                    

Multimedya :BARAN: yağmurun sapığı arkadaşlar...

Eve geleli tam 3 saat olmuştu tamı tamına 3 saattir odamdan dışarı çıkmamıştım. Tabikide o kim olduğu belli olmayan biri için keremden uzak durmayacaktım onun dediğini yapmayacaktım sonu ne olursa olsun keremden vazgeçmiyecektim. İşler iyice garip bir hal almaya başlamıştı. İki gün üst üste ve Keremle yakınlaşmaya başladığımız anlardan sonra karşıma çıkıyordu. Başıma bela mı aldim naptim ben. Korkmalı mıyım? Deli cesaretime devam mı etmeliyim? Kimseye de anlatamiyorum ki. Anneme anlatsam şimdi dışarı çıkmalarıma karışmaya başlayacak beni ilk okul çocuğu gibi okula bırakıp okuldan alacak. Arkadaşlarıma desem oha kızım sapığın yakışıklı mı bari diye makara yapacaklar veya anneme söylemem gerektiğini söyleyecekler. Kim bu gizemli şahıs kim.

*****
Sabah ilk kez kendim kalkmıştım saate baktığımda 5 ti. Yok artık bu kadar erken kalkamazdım kendime söverek banyoya girdim duş aldım kıyafetlerimide giydim ve en son işlem saçımı maşalamaktı 1 saattir saçımla uğraşmıştım saate baktım 7 ye geliyordu. Hafif bir göz makyajı yapıp odamdan çıktım. Mutfağa indim dolaptan bir elma alarak dışarı çıkacaktım ki anneme not yazmayı unuttuğumu anlayarak hemen bir not yazdım: annecim ben okulda yapacagım  kahvaltıyı seni seviyorum öptüm . notumu yazdığım gibi dışarı çıktım.

Okulun kantininde oturuyordum. Kafamı masaya gömdüm biri masaya oturdu hiçte merak etmiyordum kim olduğunu günaydın yağmur dedi kafamı kaldırdım bu bizim sınıftaki mertti. "Günaydın mert" dedim. Bana birşey diyecek gibiydi. O demeden "mert birşey mi diyeceksin" dedim. Oda "yağmur şey ımmmm " diye ağzında geveledi lafı. "Hadi ama söyle " dedim. Dayanamayıp " kübrayı çok seviyorum yağmur fakat kübra beni görmüyor bile ben onu erkek arkadaşlarıyla konuşmasına bile zor dayanıyorum ben napacam şimdi bana yardım et"  demişti. Ağzım bir karış açıkta kaldı tam birşey diyecekken yanımıza kübrayla kerem geldi. Ne olur birsey deme dercesine mert gözlerime bakıyordu. Kerem ne konuşuyordunuz bakalım dediğinde bende hiç matematik hakkında konuşuyorduk felan diyerek konuyu kapattık. Ama mert gerçekten de kübrayı seviyordu bunu gözlerinden anlayabiliyordum. Kübra uzun zamandır kimseyle çıkmıyordu. Bunlar birbirine yakışan çift olurlardı.

Bugün son iki ders boştu. Benim aklımda müthiş bir fikir vardı mertide yanımıza çagırarak birşeyler yapalım dördümüz dedim. Herkes kafasını sallayarak beni onayladı .kübra sinemaya gidelim aşk filmi seyredelim dedi. Kerem hemen aksiyon olsun diye. Bende aksiyon istiyordum belki bu güzel bir plan olabilirdi hemen ortaya atılarak keremle ben aksiyon bir filme gitcez mertle kübra da aşk filmleri seyretsin dedim. Kübra bana ne oluyor dercesine baktı. Bende pembe bir yalanla sevgilimle beraber izlemek istedim dedim.  Bu mert için büyük bir sans olur diye düsünüyordum. Mısırlarımızı da alıp içeri girdik film bitesiye kadar keremle el ele tutuşmuş hatta kerem öpmeye bile kalkmıştı fakat koluna yumruğu yemişti film bitmiş ve biz sersem bir şekilde dışarı çıkmıştık. Aradan 10 dakika sonra kübrayla mert tartışarak geliyorlardı mert: kız bırakma diyor sen ağlıyorsun saçmalığa baksana ya. Oğlan ölüyo gebersin pislik diyorsun hemde bağırarak diyorsun kübra tabi sustururum seni.

"Hayır efendim tabikide bağırırım mal herif kızı aldattı sonra affet affet diyip geri dönemez iyiki de ölmüş iyikide bağırdım."

"Film için bağırdın unutma bunu ayrıca yanındaki oğlan dibine girdi farkında değilmisin sen."

"Ya sanane mert! Sen benim neyim oluyorsun da karışıyorsun bana. Çocuğu dövecektin neredeyse ayrıca çocuk sadece bana selpak uzattı sempatikti."

"Haklısın ben senin hiçbir seyin olmuyorum. Doğru çok sempatikti dibine kadar girdiğine göre."

Keremle ben şaşkın şaşkın onları izliyorduk. Sinema işi iyi gitmemişti anlaşılan başka planlar yapmalıydım. Yoksa bunlar birbirlerini yerlerdi hatta öldürmeleri an meselesiydi. Araya tekrar atılarak hadi alışveriş yapalım dedim fakat kübradan başka kimse onaylamadı. O zaman pasta yiyelim dedim teklifim bu sefer cazip gelmiş ki hemen onayladılar. Pastamızıda yedikten sonra eve gitme vakti gelmişti. Kerem bana;

"Hadi güzelim evine bırakayım " dedi. Mert ve kübrayı kaş göz ederek bunlar nolcak diye işaret gösterdim. Kerem merte:

"Kübrayıda eve mert bırakır demi mert " dedi. Ah kimin aşkı ya.

Mertte durumdan fazlasıyla keyif almış şekilde "tabikide bırakırım küçük hanımı" dedi.

Kübrada mecburen onaylamak zorunda kalmıştı.

Kerem beni eve bıraktı bırakırken de yanaktan masum bir öpücük kondurdu. Bende onu öptüm ve eve girdim.

Anneme seslendim duymadı. Tekrar seslendim yine duymadı odasına doğru girdiğimde annem yatakta öyle baygın baygın uyuyordu. Yanına gittim annem ben geldim dedim ses vermedi. Anne beni duymuyormusun dedim yine ses vermedi korkmuştum anneme birşey olduğundan  benim sırdaşıma birşey olduğundan korkmuştum. Annemi sarstım artık haykırıyordum anne nolur ses ver anne beni bırakma yalvarırım diye. Annem ses vermiyordu hala melekler gibi uyuyordu. Yalvarırım anne aç gözlerini beni bırakma senden başka kimsem yok benim desemde annem gözlerini açmıyordu.

Ne yani simdi annem beni bırakmış olamazdı demi benim hem arkadaşım hem annem hem babam gibi olan insan beni bırakamazdı. Hani hep yanımda olacaktı hani hiç bırakmıycaktı beni. Allahım nolur annem beni bırakmasın diye hıçkırıklara verdim kendimi. Ben şimdi onsuz muydum? Annemsiz nasıl yaşayacaktım. Ne yapacağımı bilmiyordum keremi arayıp nolur gel çabuk dedim hıçkırıklarımın arasından bunları deyip kapatmıştım telefonu anneme sarılmıştım korkmadan onu öpüp koklamıştım annem ölemezdi değil mi?. Başım dönüyordu heryeri bulanık görüyordum.

Baran'ın  ağzından ( YAGMURUN SAPİGİ )

İçime birşey oturmuştu ve nefes almamı engelliyordu. Yağmurumu birtanemi aklımdan çıkartamıyordum. Onu görmem gerekti. Evlerine doğru gittim kapı aralıktı birşeymi oldu diye korkmaya başlamıştım evet ben koskaca acımasız Baran Öztürk su an sevdigi kıza birşey olmasından korkuyordu. İçeri girdim kimse yoktu yukarı kata çıktım odaları dolaştım kimse yoktu son bir odaya baktım yağmurum sevdiğim kız can parçam yerlerde yatıyordu. Allahım nolur birşey olmasın ona nolur diye yalvardım. Annesi yatakta  yatıyordu yanına yaklaşıp nabzını kontrol ediyordum anlamıştım bir seylerin ters gittiğini  hassiktir nabzı atmıyordu. Yağmurum üzüntüden bayılmıştı demekki. Hemen ambulansı arayıp  ev adresini verdim..

Baktım geleceği yok bu kodumun ambulansının yağmuru tuttuğum gibi arabaya atıp hastaneye götürdüm.

2 saat olmuştu hastaneye geleli yağmurumdan hala haber yoktu. Doktora;

"Benim yağmuruma birsey olursa seni yaşatmam doktor kendi ellerimle öldürürüm siktiğimin hastanesinde neden kimse birşey söylemiyo lan bana" dedim. Doktor korkmuş olacaktı ki tamam baran bey müşadeleye aldık girip görebilirsiniz fakat hala baygın dedi.

Odaya girdim yağmurum melekler gibi uyuyordu ağlamaktan gözleri şiştiği çok belliydi. Yağmurum baygınlığın etkisinden anne gitme anne nolur bırakma anne diyordu. Dudaklarımı alnına dayayarak öptüm şşştt geçecek meleğim geçecek dedim gözlerini hemen açtı ve beni görmesiyle korkmaya başladı...

BenimsinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin