Son Kez

2.3K 236 122
                                    

Dudaklarımızı ayırmamıza rağmen Aksel'den uzaklaşmadım.

Aksel bana gülümseyerek "Seni seviyorum." dedi.

"Bunu biraz daha dile getirirsen fazlasıyla egom okşanacak. Sen uğraşmak zorunda kalırsın." dedim.

Aksel bu dediğimi kısa bir süre düşündükten sonra "Eh, el mahkum. Uğraşırız." dedi.

Aksel'in bu dediği beni güldürürken "Metehan nerede, seni gördü mü? Çok sevinecek." dedim.

"Yenge ben buradayım!" diye bağıran Metehan'a baktım.

Odanın en köşesinde yemek yiyordu.

"Tabii buldun Aksel'i, Metehan'ı görmezsin." diyen Metehan'a "Trip mi atıyorsun?" diye sordum.

"Beni yemekler ile yalnız bırakın." diyen Metehan ile Aksel'e döndüm ve "Bence bırakabiliriz." dedim.

Aksel tam cevap verecekken üst kattan "tık tık" sesi geldi. Sanki biri yere kasti olarak vuruyordu.

Kafamı yukarı kaldırınca cam bir tavan gördüm.

Üst kattaki tanrıları gördüğümde "Bu tasarımı kim yaptı? Niye yani niye?" diye sordum.

Hades ile göz göze gelince hafif sinirlendiğini fark ettim.

Kıskançlık da seziyordum.

Kıskanması hoşuma gitmişti fakat keşke siniri olmasaydı.

Hades'in yüzü değişirken "Bunu sen mi yaptın?" diye sordu.

Anlamayarak "Neyi?" diye sordum.

"Sinirliydim fakat bir anda sinirim geçti. Sen baktıktan sonra." dedi Hades.

İçimden geçirdiğim aklıma gelince "Galiba ben yaptım." dedim.

"Çabuk buraya gelin." diyen Hades ile Aksel ile hızlıca üst kata çıktık.

Aksel geride dururken Hades, "Duyguları değiştirebiliyorsan düşünceleri de değiştirebilirsin. Bu savaşı başlamadan bitirir." dedi.

"Nasıl yapacağımı bilmiyorum." dedim.

"Dene işte." diyen Zagreus ile denemek için Aksel'e döndüm.

Aksel bunu beklemiyor olacaktı ki yüzü bittim" dercesine bir hal aldı.

"Çok havalı ve güzel. Bu kıza bayılıyorum."

Aksel'in bu düşüncesi beni gülümsetirken Aksel utanarak ensesini kaşıdı.

Düşüncelerini değiştirmek için hareket edecektim ki cam kırılma sesi geldi.

Ne olduğuna bakmaya fırsat bulamadan karnımda hissettiğim acı ile olduğum yerde kalakaldım.

Korkarak karnıma bakarken saplanmış bir ok olduğunu gördüm.

Ne yapacağımı bilemezken bacaklarım beni daha fazla taşıyamadı.

Dizlerimin üzerine düşerken Aksel korkuyla "Alya!" diye bağırdı ve koşarak yanıma geldi.

Hades, "Asklepios! Alya'nın yarasına bak ve o iyi olmadan gelme!" diye bağırdı.

Asklepios çift başlıklı yılan asası ile yanıma geldiğinde "Onu aşağıya götürelim." dedi.

Asklepios alanı tıp, hasta bakımı, iyileştirme, hekimler, gençleştirme tanrısı ve sağlık üzerinde kehanet tanrısı olmaktı.

Aksel beni dikkatlice kucağına alırken kırılan cama baktım.

Dışarıdaki on iki titan ve arkalarındaki ordu savaşı başlatmıştı.

Asansörü kullanarak aşağıya indiğimizde Aksel beni bir yatağa yatırdı.

Asklepios, "Birazdan bilincin kapanacak. Şimdi gidip gerekli birkaç şey alacağım." dedi ve yanımızdan hızla uzaklaştı.

Kafamı zorla çevirerek Aksel'e baktım.

"İapetos beni hastalıktan öldürecek sanıyordum. Ok sürpriz oldu." dedim.

Aksel elimi tuttu ve "Hiçbir yere gitmiyorsun, Alya. Ölmeyeceksin. Seni yeni buldum. Bu kadar kolay kaybedemem. Hem tanrı Asklepios seni iyileştirecek. O titanların götlerine tekmeyi basacağız." dediğinde güldüm.

Ölümün yaklaştığını hissederken sol gözümden bir yaş aktı.

"Son kez sarılabilir misin, bana? Ölümcül silahlar bedenimdeki canı almadan... Hala bir şeyler hissedebiliyorken, hala buradayken son kez sarılır mısın? Son nefesimde bile sana ihtiyacım var. Son kez bana sarılır mısın, Aksel?" diye sordum.

Aksel'in gözünden yaşlar akarken yarama dikkat ederek bana sarıldı.

Kollarımı boynuna sararken içeriye Metehan'ın endişeyle girdiğini gördüm.

"Son nefesime kadar Metehan'ı yalnız bırakmadım, artık sıra sende Aksel. Bu çocuk ruhlu adamın sorumluluğu sende." dedim.

Asklepios içeriye girerken son kez nefes verdim.

Son nefesimde bile Aksel'e sarılmak yüzümün gülmesine sebep oldu fakat bilincimin kapanmasına engel olamadı.

Çember Kırılana Dek 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin