Değilsin

2.4K 255 34
                                    

Birlikte uçağa bindiğimizde Zagreus cam kenarına oturmuştu.

Metehan ile arasına oturmanın en mantıklı seçenek olduğunu düşünmüştüm.

Çünkü Metehan her an Zagreus ile kavga çıkarabilirdi.

"Dünya'ya gelmeyeli uzun seneler oldu. Çok heyecanlı ve eğlenceli bir yolculuk oluyor." dedi Zagreus.

"Sana göre öyle." diye mırıldanan Metehan ile Zagreus, "Bir şey mi dedin?" diye sordu.

"Aksel'i daha yeni kaybettik, pek eğlenemiyoruz." dedim.

Zagreus, "Üzgünüm, sadece fazla heyecanlıyım." dedi.

"Sorun değil. Onca sene o karamsar tanrının yerinde yaşadıktan sonra Dünya hoş gelmiştir." dedim.

"Hades'e karamsar demek mi? Kızım sen yürek yemişsin." diyen Zagreus'a "Tek o olsa iyi. Eşi de ayrı bir havada. İkisi birbirine tam uymuş." dedim.

"Eşi benim annem oluyor." diyen Zagreus ile yanlış bir yorum yaptığımı hissettim.

Aslında yorumum yanlış değildi, yorumu yaptığım kişi yanlıştı.

"Tanrı Hades niye seni hayata döndürmüyor? Ölen bir tanrısın. Zeus'un oğlu." dedim.

"Tanrı Hades ile annemin hiç çocuğu olmadı. Annemin çocuklarının hepsi başkasından. Tanrı Hades bunu pek kabullenemiyor." dedi Zagreus.

"Anlıyorum ama tek tanrı Hades mi birini hayata döndürebiliyor? Birçok araştırma yaptım ve tanrıların hayata döndürdüğü kişiler oldu." dedim.

Zagreus yere bakarken "Bilmiyorum, belki de işe yaramayacağımdandır." deyince onun adına üzüldüm.

Konuyu değiştirmek istediğimden "Peki sen benim kim olduğumu biliyor musun?" diye sordum.

Zagreus yüzünü asarak "Hayır, daha çok ölü ruhlar ile takılıyorum. Bana öyle bilgileri söylemezler." dedi.

Heyecanla "Apollon bana bir kehanet okudu. Belki beraber çözebiliriz." dedim.

Metehan kolumu dürttü ve "İyi bir fikir gibi gelmiyor. Zaten Olimpos'a gittiğimizde öğreneceksin." dedi.

"Daha önce de öğrenebilir ama!" diyen Zagreus'un üzerine Metehan, "Yanlış bir karar değil, değil mi?" diye sordu.

"Bir şey olmaz." dedim gülümseyerek.

"Peki. Sadece şunu bilmelisin ki bir canavar değilsin. Sinirle konuşmuştum." diyen Metehan ile gülümsedim.

"Bunu bilmek içimi rahatlattı." dedim.

Zagreus, "Hadi kehaneti söyle." dedi.

"Gidilecek tanrıların ve korkunç
savaş bölgesine,
Öğrenmek için bazı gerçekleri konuşulacak tanrı Zeus ile,
Gerçekler çarpacak su gibi yüzüne,
Henüz kalbini yitirmemiş bir baba,
Persephone vermişti ilk kez ona bir can,
Şimdi yaralı ikisinin de yüreği."

Apollon'un söylediklerini bire bir tekrar ettiğimde Zagreus kısa bir süre düşündü.

"Cümle cümle inceleyelim." dedim.

"Ondan önce şunu unutma ki kehanetteki her kelime çok başka bir anlam saklıyor olabilir. İlk düşündüğümüz anlamdan çok farklı şeyler çıkabilir." dedi Zagreus.

"Bu umurumda değil, az da olsa bir şeyler anlayalım." dedim.

"Peki, ilk cümle. Gidilecek tanrıların ve korkunç savaş bölgesine. Yeraltında büyük bir kargaşa var. Olimpos'ta savaş olması bekleniliyor." dedi Zagreus.

"Zaten şu an Olimpos'a gitmek için yoldayız. Yani ilk cümlenin Olimpos'a gideceğimizi söylediğini düşünebiliriz." dedim.

Zagreus, "Mantıklı. İkinci cümle, öğrenmek için bazı gerçekleri konuşulacak tanrı Zeus ile. Lanetlendiğini biliyoruz ve laneti kaldırmak için Zeus ile konuşman mantıklı olur." dedi.

"Tanrıların ve insanların babası olduğuna göre bir laneti de kaldırmak onun işi olur." dedim.

"Evet, şimdi diğer cümleye geçelim. Gerçekler çarpacak su gibi yüzüne."

"Su derken Poseidon'dan bahsediyor olabilir mi? Belki de Poseidon ile aramda bir bağ vardır. Bana çok yakın davranmıştı." dedim.

"Olabilir. Belki de Poseidon ile ilgili bir gerçektir." dedi Zagreus.

"O zaman diğer cümleye geçelim. Henüz kalbini yitirmemiş bir baba. Öz babamdan bahsediyor olabilir mi?" diye sordum.

"Belki de Zaus'tan bahsediyordur." dedi Zagreus.

Çember Kırılana Dek 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin