Acı Tatlı Aşk

▪10▪

  
Vote ve yorumlarınızla destek olursanız çok sevinirim. Keyifli okumalar. ❤❤

   Elimdeki rujun kapağını kapatıp yerine bırakırken, arkamdan gelen ıslık sesiyle, gözlerim aynadan yatağının üzerine oturup kollarını geriye yaslamış beni izleyen Burcuyla kesişti.

"Kızııım tam bir afet oldun varya. Üff alev aldı buralar aleeev."

Küçük bir kıkırtı çıktı bordo rujla renklendirdiğim dudaklarımın arasından.

"Aynaya karşı söylüyorsun bunu değil mi?"

Kıkırdadı
"Yok ona çoktan söylemiştim zaten şuan direkt karşımdaki afete söylüyorum."

  Kocaman gülümsedim
"Güzel olmuş muyum gerçekten. Çok abartmamışım de mi?"

"Hayır hayır bir içim su gibi oldun. Çok can yakacaksın bugün çook."

"Ya ama ben seni yerim. Sen bir de kendine bak istersen. Sende aşırı güzel olmuşsun."

Gülkurusu rujla renklendirdiği dudaklarını büzüştürüp bir öpücük gönderdi bana. Ben de aynısını ona yaptığım sırada odamın kapısı tıklatıldı.

"Geeel."
 
  Usulca aralanan kapıdan kafasını uzattı Sevde.
"Kızlar müsait misiniz gelebilir miyim?"

  Sevdenin bizimle samimiyet kurma çabası niyeydi anlayamıyordum. Sevgilisinin yakınlarıyla yakın olmak için mi? Rahatsız ediyordu bu durum beni ama yapacak bir şeyim de yoktu. Burcu gözlerini devirirken ayıplarcasına baktım ona.

"Tabii müsaitiz gel."

  Kapıyı tamamen açıp içeri girdiğinde istemsizce süzdüm onu.
Siyah dizinin üzerinde biten uçuş uçuş etekli ince askılı elbisesi tam üzerine oturmuş ince belini ortaya çıkarmıştı. Saçlarını dalgalı bir şekilde açık bırakmıştı kalın dudaklarını kırmızı rujla renklendirip göz makyajını  hafif tutmuştu. Çok güzel görünüyordu.

  Kıskanç bir kız değildim ama onun bu kadar güzel olmuş olması deli gibi kıskanmama neden olmuştu.

"Oo kızlar harika görünüyorsunuz ama siz. Ben yanınızda sönük kaldım şimdi."

"Sen mi sönük kaldın?"
Yok artık der gibi baktım. Şuan kibarlık yapmıyordum. Gerçekten bu durum ne kadar hoşuma gitmiyor olsa da biz onun yanında sönük kalırdık o bizim yanımızda değil.

  "Kızlaaaar hadi inmiyor musunuz daha aşağı. Çıkacağız birazdan. İnsanlar gelmeye başlayacak biz daha buradayız."

  Anneler bazen fazla abartıyordu. Nişanın başlama saatine daha bir saat vardı. Ne insanlar gelmeye başlayacaktısıydı canım!

Kızlarla birbirimize baktık. Burcu oturduğu yerden kalkıp kapıya yönelirken
"Siz inin ben hemen geliyorum."
dedim kafa sallayıp çıktılar odadan. Onlar çıkınca aynadan eksik bir şey var mı diye şöyle bir inceledim kendimi.

   Saçlarımı ensemde dağınık bir şekilde topuz yapıp önden birkaç tutamını çıkararak salaş bir görünüm vermiştim. Uzun zamandır bu kadar detaylı makyaj yapamadığım -ihtiyacı yoktu- yüzüme ince bir tabaka fondöten sürmüştüm. İnce bir eyeliner çekip uzun kirpiklerime bir kat rimel sürerek bırakmıştım. Göz makyajımı fazla abartmak istememiştim.  Yüzüme bakımca ilk dikkati bordo rujla renklendirdiğim dolgun dudaklarım çekiyordu.

  Elbisemin açıkta bıraktığı boynuma taktığım, amcamın doğum günümde almış olduğu kartanesi narin kolye parıldıyordu. Omuzlarımı  açıkta bırakan kayık yaka, yarım kollu, üst bendeni vücudumu sarıp sarmalayan, eteği kloş bir şekilde dizimin hemen altında biten oldukça koyu bir bordo tonunda olan elbisenin kaliteli kumaşı oldukça hoş görünüyordu. Ayağıma giydiğim siyah, beni olduğumdan beş santim daha uzun gösteren, ince topuklu stilettolar, hem elbiseye çok uyum sağlamış hem de çok kibar duruyordu.