24.BÖLÜM ▲ ELİT

59.6K 1.2K 316
                                    

Hepinize keyifli okumalar :)

Bölüm Parçası : Ellie Goulding - Figure 8

Sanırım bu dünyanın en değerli insanı ben olmalıyım! Bunu ciddi ciddi düşünür oldum, sırf karanlık tarafın sokaklarında dans etmek istediğim için bir sokağı hoparlörlerle donatan bir sevgilim vardı...

Müziği açanlarında Doruk ve Aysun olduğunu öğrenmiştim. Mutlu ama çok mutlu bir şekilde Serin’in arabasında otururken o da aynı mutluluğu paylaşıyordu.

Arabayı grup evine doğru sürerken geçtiğimiz sokaklarda rastladığımız insanlar kendi hallerindeydi. Bazı köşelerde konuşanlar, bazı köşelerde yiyişenler mevcuttu. Barlara girip çıkanlar, sokakta bağırarak şarkı söylenler...

Biz onların arasından Range Rover’la geçerken çoğu dönüp bize bakıyor ve saygıyla selam veriyordu. Serin bütün selamlara başıyla karşılık verirken ben gülümsememi eksik etmiyordum.

Serin sağdan gitmesi gerekirken soldaki sokağa sapınca şaşırdım. "Grup evine gitmiyor muyuz?"

"İlk önce bu sabah uğraştığım o çocuğa bakmalıyım."

Acaba ne yapacaktı? Gerginlikle bunu düşünürken içimde nedense karanlık işler yapma arzusu yükseliyordu. Serin’den istesem o çocukla biraz oynamama izin verir miydi?

Karanlık tarafın çok daha içine doğru yol aldığımızda boş bir deponun yanına park ettik. Bu sefer kendi kapımı kendim açıp arabadan indiğimde Serin de çoktan çıkmış beni bekliyordu.

Deponun demir parmaklıklı kapısının kilidini açtı, eliyle kapıyı içeri doğru iterken çıkan gıcırtıyla beraber yüzümü buruşturarak içeri yöneldim. İkimizde kıyafetlerimize göre buraya ait durmuyorduk ama değiştirme olanağımız da yoktu. İçeri girip kapıyı arkadan kapattığımızda Serin duvardaki bir düğmeye bastı ve ışığı açtı.

Etraf aydınlanınca teni siyahi olmaya yakın esmer bir adam gözüme çarptı. O kadar cool ve gangster havasında duruyordu ki gözlerimi birkaç saniye ondan alamadım. Adam hafif bir gülümsemeyle başını öne eğerek beni selamlayınca, karşılık verdim ve kafamı yanındaki kişiye çevirdim.

Bir erkek ve bir kız vardı. Kızın koyu, dalgalı saçları tepesinden at kuyruğu yapılmış, kıyafetleri de yırtılmıştı. Ela gözleri sinir ve asilikle bakarken yanındaki kumral çocuk biraz daha uysaldı. İkisi de 20’lerinde gözüküyorlardı ve çiftten çok ikiz gibiydiler.

"Ne yaptılar?" diye sorduğumda Serin elini boynuna götürdü ve sinirli bir bakış atarken boynunu kütletti.

"Madde satmaya teşebbüs."

Kaşlarımı çattım. Bunda ne gibi sorun vardı? Karanlık tarafın insanları bu iğrenç şeyleri kullanıyorlardı zaten. Ve satışta yapılıyordu. Ah! Bu iğrenç maddelerden nefret ediyordum. İlk başta gerçekten cazibelerine kapılıyordunuz ama üzerinizde oluşturmaya çalıştıkları kontrolü fark ettiğinizde onları hiç ama hiç affedemiyordunuz. Diğer insanlarında bunun farkında olmasını isterdim. Kim bir madde tarafından kontrol edilmeyi isterdi ki?

Serin soru işaretlerimi anlamışçasına devam etti. "Sattıkları madde sahteydi. Öldüren cinsten."

Dudağımı büzerken tek kaşımı kaldırarak önce erkeğe sonra kıza baktım. Kıza bakarken bakışlarım daha alaycı bir tavır almıştı.

"Kendi tarafınızdan birisine bunu yaparken ne düşündünüz? Sizin sadıklığınız bu kadar mı?" Kollarımı göğsümde kavuştururken tehlikeli bir gülüşle kıza baktım.

SOĞUKWhere stories live. Discover now